özel üniversiteyi çekememe fakirliği

entry6 galeri0
    ?.
  1. ne büyük bir tesadüf ki zenginlerin özel üniversiteye laf attığı hiç duyulmamış görülmemiştir, birileri birşeyleri karalıyorsa orda kıskançlık vardır.
    daha ilerisi için (bkz: haset)

    aslında fakirleri sevmeye çalıştım hiçbir zaman sınıf ayrımcılığı yapmadım özellikle beyaz yakalılar bana güven vermiştir mavi yakalılar ise samimiyet

    zenginlerin yaşam tarzlarına laf atmaya sebep veren şeyin (bkz: göreli yoksunluk) olduğunu düşünmekteyim. göreli yoksunluktan doğan kıskançlık ve kıskançlığın neden olduğu karalama, dışsallaştırma ihtiyacı.
    1 ...
  2. ?.
  3. kesinlikle ve kesinlikle doğrudur, günümüz piyasası bu kompleksi aşmış gitmiş iken, nedir hala bu dar alanda kısa paslaşmalar?..
    0 ...
  4. ?.
  5. fakirlik değildir. özellikle istanbul'da bildiğin mahalle arasında kampüs kuran(arel), ya da katlı otoparkı kampüs yapan üniversiteler(yeni yüzyıl) varken bilkent dışındaki üniversitelere gidenler genelde parası bol babaların gerizekalı evlatları oluyor.

    acı ama gerçek bu.
    3 ...
  6. ?.
  7. özel üniversitelerin çekilememesinin sebebi sen ve bir fındıktan daha yüksek olmayan iq seviyen değil berkecan, hayır sen de değilsin oralnaz. güzel ülkemizin güzel piyasasında bu üniveristelerde parayla okuyan yetersizlerin tercih edilmesinin çekememezliği bu. şimdi düşün bakalım. olmadı mı.. zorlama ya beklentimiz yoktu zaten.
    2 ...
  8. 1.
  9. konu hakkında idealist düşünülmemesi gerekiyor karalayanların pervasızlığına bakıldığında fakir oldukları apaçıktır,

    bunlar özel üniversite görmemiş gitmemiş eğitimine katılmamıştır kulaktan dolma özel üniversite eğitimini eğitimsizlikleriyle yermeye çalışırlar.

    kıyas yapmak için her ikisini de bilmek gerekir etraflıca.

    yoksa ki boş boş laflanmak komşu teyzeler gibi.
    0 ...
  10. 2.
  11. bir kere ülkemizde çok çok çok az özel üniversite vardır, özel üniversite sanılan üniversiteler genel itibarıyla vakıf üniversitesidir ve hepsi de yök e bağlı yök denkliği olan üniversitelerdir, çoğunda yüzde yüz ingilizce eğitim verilir ve bu okullar azımsanmayacak ölçüde neredeyse yüzde onu ve belki de bazı yerlerde daha fazlası burslu ve sonradan bursu hakeden öğrencilerden oluşur. bu vakıf üniversitelerinin bazılarında bursu korumak için her sene hiçbir dersten kalmamak ve dört üzerinden üç ortalamanın altına düşmemek lazım, ayrıca da yüzde 80 devam mecburiyeti vardır, okuduğun bölümde taşaklıysa bir hayli performans gerektirir. ben de böyle bir üniversitenin böyle bir bölümünün burslu öğrencisiydim, şimdi sen devlet üniversitesinde kıçını yaya yaya derse devam etmeden öyle böyle notlarla, bazen test usülü sınavlarla ot gibi kendini geliştirmeden okumayı tırnak içinde üstün zekalılık sayıyorsan helal olsun derim sana. ben şu anda üç tane yabancı dil biliyorum, şiir, deneme, öykü yazabiliyorum ve nota nazariyat bilgisiyle enstruman çalabiliyorum, masa tenisi ve amerikan futbolu oynadım uzun süre hala da ara ara oynarım, sürekli her konuda araştırmalar yapıyorum ve mesleğimi de en iyi şekilde icra ediyorum, çalıştığım sektöre farklı bir anlayış getirdim; söyler misin şimdi sen bunlardan kaç tanesini yapabiliyorsun acaba ileri zekalı? haydi eyvallah.
    4 ...
© 2025 uludağ sözlük