- özel üniversiteli okula özel aracı ile gider, devlet üniversiteli otobüsle. miş.
burslu değilse ve aslında özel üniversitelinin ailesi dar gelirliyse ciddi sorun vardır.
- özel üniversiteli her gün sevişir, devlet üniversiteli 40 takla atar yine de sevişemez. miş.
devlet üniversitelerinde bu olay daha kolaydır çünkü ciddi miktarda saf öğrenci vardır. tercih meselesi tabi
- özel üniversiteli kantinden yer, devlet üniversiteli çıkan yemek 1.5 tl olsa olay çıkarır. miş.
özel üniversitede hep zengin çocuklar okuyacak değil ya. örnekler karşımızda. babasının çalışıp çabalayarak kazandığı evi arabayı yiyen düşüncesiz öğrenciler de var.
- özel üniversiteli ortalama 20.000 gibi yıllık harç öder, devlet üniversiteli 400-500 lira için olay çıkarır. mış.
özel üniversiteli zorluklara karşı dirençsizdir ve fazlasıyla savurgandır.
- özel üniversiteli asil insanların arasından çıkmıştır, devlet üniversitelileri arasında çatalla bıçak tutamayanlar vardır. mış.
özel üniversiteli eğer ailesi zenginse cebinde büyük ihtimal kul hakkı taşıyandır.
- özel üniversiteli hayata 5-0 galip başlamıştır, devlet üniversiteli ise 5 golü yiyendir. miş.
özel üniversitelinin 5-0 galip başladığını amaçsızlıktan ötürü intihar eden zengin çocuklarından görüyoruz.
ve ayrıca özel üniversiteli fazla etli butlu biri değilse, yani kolay lokmaysa sürekli derslerden bırakılır ki bir süre daha haraç ödesin.
ve ayrıca hem özel üniversiteler, hem de devlet üniversiteleri gençlerimizin içini boşaltıp kurdukları düzeneğe parça yetiştiren tesisler hâline gelmiştir.
bazı veletlere fiyatı uygun gelen üniversite ile yalnızca ikinci öğretimlerinin yüklü sayılabilecek bir miktar harç ödedikleri üniversitenin karşılaştırılmasıdır. eğitim açısından bakarsak iki tarafta da çok iyiler vardır.
bu başlıkta herkes özel okulda okuyanları övmüş, devlette okuyanları ezmiş... olay şuna dönmüş;
eskiden kitap okuyanları parmak ile gösteren halk, şimdi kitap okuyanları entel olmakla suçlayıp bir takım sıfatlar ile cezalandırıyor... yok devlet üniversiteli aç, susuz abazan. lan olum aile her yıl 20 milyar okula koyacağına cebine koyar o zaman çin restoranından çıkar, starbaksa gider, sonra dönüp en baba evinde ps3 oynarsın... pamuklu yastığına yatar uyursun. karı kız meselesine girmiyorum bile. arabada senin opsiyonuna bağlı bebeğim...
özel üniversiteye tam puan alıp üstüne para verip girenlerde var.mesela bilkent sabancı koç vs.
devlet her geçeni alıyor ne yazık ki.bu iş sadece sınavdan puan almakla olsaydı ülkede işsiz aç kalmazdı emin olun.
özel üniversiteli her gün dışarıda ve farklı yemek yer. tok uyur.
devlet üniversiteli bimden aldığı makarnayı yer. aç uyur sabah yiyicek bir şeyler bulma umudu ile kalkar.
her iki tip üniversiteyi görmüş biri olarak söylemem gerekir ki, devlet üniversitelerinin iibf bölümlerinde rastlanacak tiplerden, vakıf üniversitelerinde her yerde görülebilir. ancak şu da ayırt edilmelidir, vakıf üniversitelerinde de, en az devlet üniversitelerindeki kadar ders ve projeye değer veren tipler yer almaktadır.
iki devlet, bir de vakıf üniversitesinde okumuşluğum var. kişisel deneyimlerime dayanarak söylüyorum ki; birinden birini görmeyip teenager usülü klişelerle bir yerlere işaret eden arkadaşların bir kısmı çok fena yanılıyor. "özel üniveristeli porş marka araba giyip, sabahları tunik yer." cinsinden tespitler çok ciddi eğitim ve zeka eksikliğinin sonuçları gibi görünüyor. buradan.
mezuniyet sonrası özel üniversitelinin kolayca iş bulacağını göz önünde bulundurursak özel üniversitelinin kazanacağı karşılaştırmadır.
bir kaç taşşaklı devlet üniversitesi dışında hiç bir devlet üniversitesinde ingilizce öğrenilmez. temeli atılır o temelin üzerine insanın içinde varsa kursa filan gider geliştirir ingilizcesini. bu bağlamda ülkemizde en kıytırık devlet uzmanlıklarında bile ingilizce ön şart olarak aranmakta, özel sektörde ise kölelik dışındaki tüm işlerde ingilizce olmazsa olmazlardandır.
not: taşşaksız bir devlet üniversitesinden mezunum. ingilizce bilmiyorum.
not 2: keşke paraya kıyıp zamanında özel bir üniversitede okusaydım.
not 3: şu an ki işimden memnunum, maaşımda fena sayılmaz. lakin bu çalışma tempomu ingilizce ile taçlandırsaydım ayda en az 10.000-15.000 kazanırdım.
not 4: "ingilizce kursuna git" diye akıl vermeyin aq. hangi ara gideyim artı bu yaştan sonra içimde ingilizce öğrenme isteği, arzusu yok.