ilkokula giderken annemin ya da babamın cüzdanından ufak ufak para çalıyordum anlamıyorlardı, sonra bir gün annem para alırken yakaladı, ağzıma etti yeminlen. Ondan sonra da hiç almadım.
birkaç vakıf üniversitesi hariç çoğunda genellemeye müsait öğrenci topluluğudur. içlerinde iyi olanları ve amacı eğitim almak olanları hariç tutacak olursak; bunlar ekseriyetle düşük netlerle bu bölümlere girerler ama ederinden çok daha yüksek ücretlerle öğrenim görürler. öğrenmek ve gelişmekten ziyade piyasa yapmak, birbiriyle maddi anlamda yarışmak, en şık giyinen olmak gibi hedefleri bulunan, zaman zaman burslu okuyanlara karşı saygısızca tavır alan, her defasında devlet üniversitelerine şükür etmemi sağlayan, boş kişilerdir. yeditepe, bilgi, okan, doğuş gibi sayısız üniversite ne yazık ki resmen bu tipler için kurulmuş gibidir.
ya zengindir ya da ezilen bursludur. çünkü zenginler kendi aralarına bursluları almazlar genelde. ortama uygun düşmez. ayrıca, üniversite kazanamama derdi yoktur çünkü sınava girmişse zaten bir yere yerleşecektir. paranın gücüdür. gözü de kör olsundur.
genelde sevilmeyen tiplerdir. sebebi özel üniversite okuyan zengin şımarık çocuk triplerindendir. hepsi öyle olmasa bile bir çoğu o şekildedir. onlara trilyon verseler ders anlatmam. ha aralarında iyiler var mıdır, vardır o ayrı.
koç hukuk'ta tam burslu, yarı burslu ve paralı olarak okuyan birer arkadaşım var. tam burslu olan dersanenin derece öğrencisi dedikleri tiplerdendi. 53. oldu, gitti. yarı burslu olan 800. oldu, okul en son 55. öğrenciyi aldığı için tam burslu olarak o yarı burslu okuyor. parasız olan da 13000'lerde bir derece yaptı. devlet ünversitesine gidilebilecekti hukuk için. ama orayı seçti.
hangisi geri zekalı şimdi?
kadir has da güya özel üniversite ama açtığı kontejyanların %90'ı falan burslu. al oradakiler de özel üniversitede okuyorlar. ama kadir has'ın birçok taban sıralaması 1000'i dahi görmüyor, daha öncesinden alıyor.
ben de özel üniversite öğrencisiyim. şurada bu öğrenciler için "aptal insanlar topluluğu" diyenlerden çok daha adam olduğuma eminim.
kızlarına değinilecek olursa; hemen hemen hepsi taştır. (güzel demiyorum, daha ötesi) paraları vardır. size centilmenlik yaptırmazlar. kültürsüz olduklarını söyleyenler, daha hiç özel üniversiteli bir sevgilisi olmamış eziklerdir. bindikleri arabalar kalitelidir. pekçoğu lüks arabası olan erkeklerle arkadaşlık kurayım derdinde değildir! zira, zaten arabaları vardır. gece gezmelerine sıkça çıkarlar. ileride evlendikleri adamlar; "bugün ne yedirsem eşime?" gibi triplere girecek erkekler olmaz. hepsi belli bir noktaya gelmiş, özgüven sahibi erkekler olur. rastladıklarımın pekçoğu yardımseverdir.
aralarında gezmek hoştur, yürüyen cennet materyalleri size eşlik eder.
kıskanç devlet üniversiteliler basmış eksiyi. hep eziklikten bunlar biliyorsunuz değil mi?
Özel üniversitede okuyan belli başlı üç tip öğrenci vardır. Birinci grup, okul masraflarını azaltacağını düşünüp, okulda derece yapacağını öngörerek böyle bir yola giren öğrenci çeşididir. Genellikle Anadolu'dan gelmektedirler. Eğer ailenin ekonomik durumu çok iç açıcı değilse diğer öğrencilerle pek aşık atamamakta, bursun kesilme ihtimali mümkün olduğundan dolayı öğrenim hayatları boyunca kütüphaneden çıkamamaktadırlar.
Diğer öğrencilerimiz, ana ve babalarının çok paraları olmamasına, aile orta gelir düzeyinde olmasına rağmen yavrusunu üniversite mezunu yapıp mürüvvetini görmek için, arabasını satan, öğlen simit ve çayla idare eden, çocuğu geri kalmasın diye haftasonları ve akşamları dışarda yemek yemeyen, harcamalarını minimum düzeyde tutarak çocuğunu okutmaya çalışan ailelerin öğrencileridir.
Son grup kendi içinde ikiye ayrılır. Son gruptakiler her halukarda paralıdır. Birinci gruptakiler ailesinde çok para olmasına rağmen, mezun olduktan sonra işleri yöneteceğinin, ailesine yardımcı olması gerektiğinin ve kendisine iyi bir gelecek hazırlamak zorunda olduğunun; varlığın ve darlığın farkındadırlar. Özel şoförleri okula da bıraksa, ortamı çok da hızlı olsa her şeyi gerektiği kadar yapmaya çalışır. Kişisel gelişimine önem verir. Hem paralı hem nitelikli olduktan sonra da zaten başarı kaçınılmazdır.
Diğer gruptakiler, yıllarca lisede orda burda geyik yapmış, liseyi kreşi her tülü bilimum eğitim kurumunu para vererek okumuş, dünyanın en kıytırık bölümünde okusa dahi bir iş beceremeyen öğrenci tipidir. Lise çağlarında babasından arakladığı jip ve mersolarla kız arkadaşlarına para yediren, doğum günü partileri veren, lise mezuniyetine limuzinle gidip sanki MIT'den mezun oluyormuş gibi bir hava veren yeni yetme bu ergen, üniyi kazandıktan sonra da en kötü ihtimalle, CLK 180, VW Scirocco'ya binip okulun yolunu tutar. Onun için amaç okumak değil, kız tavlamak, diskoya gitmek, para bende huzur bende şekil bende imajı vermektir. Kış tatillerinde mümkünse isviçre Alplerini, yada Bulgaristan'ın karlı bir dağını tercih eden kardeşimiz, zaman bulamazsa Uludağ'da takılır. Yazları ise Bodrum'da bol solaryumlu kız arkadaşları ile sarmaş dolaş pozlar verir. Dünya.....me, minare.........tüme diyen bu kardeşimiz ara sıra ailesinin yanına gider, işleri takip ediyormuş gibi görünür. Sorsanız işi gücü çoktur. Okulu da çok zordur. Yurtdışına gidip geyik yaptığında kendisinin ileri düzeyde yabancı dil öğrendiğini, dünya çapında sorumluluk projelerine imza attığından dem vurur. Büyük ihtimal kardeşimiz sınıfta kaldığı için anası babası bir sene orda burda sürtmesin, çocuk boşluğa düşmesin diye onu bir ingiliz aileye bir yıllığına kiralar. Dünyadan ve Türkiye'den bihaber yaşamaktadır. Okul bittiğinde yine her zaman yaptığı gibi hazıra konarak geri kalan hayatını da o zamana kadar yaptığı gibi mutlu paralı ve huzurlu geçirecektir.
parayı basarak okunuyor olsaydı açıkta kalan bir çok öğrenci özelde okurdu. * özelde okuyan her öğrenci gerizekalı olmuş olsaydı kuzenım şuan türkiyenin ileri gelen şirketlerinde en üst kademeye kadar gelmezdi. öss nin zeka ölçütüğünü sanıpta düşük puan yapanların özel üniversitede herhangi bir bölüm seçmesi ve orda okuması gerizekalılık değildir. lütfen genelleme yapmayalım. devlette okuyupta adam olamamış bir çok tanıdığım insan var. burs alan öğrencileride unutmayın. devlet üniversitesinden daha çok imkan vardır vakıf üniversitelerinde. ve artık iş verenler okuduğu okulu ayırt etmeksizin işe alıyorlar.
devlet üniversiteleri de özel üniversiteler de sonuç olarak kendi içinde farklı öğrenci tiplerini barındırır.
Ayrıca 'devlet' ve 'vakıf' üniversitesi kavramı da çok farklı. Mesel;
Özel üniversite denince Koç ,Sabancı ve Bilken Üniversiteleri akıllara gelebilirken.istanbul Sabahattin Zaim Üniversite,istanbul Kemerburgaz üniversitesi ve Okan Üniversitesi de akıllara gelebiliyor.
Koç üniversitesinin yıllığı 31 bin lira ve en iyi ihtimalde ,4 senede bitse 124 bin lara yapar.
istanbul sabahattin zaim üniversitesinin yıllığı ise 13 bin liradır,4 senede 52 bin lira yapar.
Şimdi soruyorum üniversite eğitimine 124 bin lira harcayanla , 52 bin lira harcayanın öğrenci profili aynı mıdır, ikisi de vakıf üniversitesine gitmelerine rağmen?
Cevap:Tabi ki hayır!
senede bilmem kaç bin lira verip okuyan ve okuduktan sonra iş aramadan dahi iş bulabilme potansiyeli olan insanlar topluluğu.
evet çalıştık ettik ilk gençlik yaşamadık üniversite kazandık, adam gibi okuduk iyi dereceyle bitirdik ama iş aramaktan başka bir şeye neden olmadı o diploma.
öss'de s.kindirik bir puan alan arkadaşım ise ailesinin parayı bastırması sonucu gitti özel üniversiteye bir yığın programı sertifikayı otomatik olarak yazdı cv'sine. okul bitince ilk iş başvurusuna görüşmeye gitti ve aldı işi, bizi çağıran bile yok görüşmek için.
onun cvsine yazdıklarının her birini yazmam için almam gereken kurslar 500-1000$ arası başlıyor.
imkanları ne olursa olsun bi devlet üniversitesinin yerini alamayacak üniversite. sen çok yüksek puan yapıp tam burslu oraya gitsen ne olur sanki, en nihayetinde parayı basıpta üniversite okuyorum ben diyen ve zeka seviyeleri belli olan insanlarla aynı eğitimi görüyorsun. aynı muamelenin insanı olmaya mahkum olan öğrencidir.
öncelikle;
(bkz: bütün genellemeler yanlıştır)
ancak gördüğüm şu ki en kompleksli öğrenci grubudur.
dünyanın ilk bilmem kaç üniversitesi, türkiyenin ilk 3 üniversitesi, balkanların ilk 35 üniversitesi gibi tırt bi anket yapılmayagörsün...
hemen o anketlere bi kulp bulma gayreti.
kardeşim bi sakin ol öncelikle. o listelere girmiş okullardaki öğrenciler bile üniversitelerine burun kıvırırken sen tutup iki sene önce açılmış okulunu övmeye kalkma.
sakin ol herkes biliyor az çok neyin ne olduğunu.
burssuz olanları gerçekten gereksiz insanlar olup, kesinlikle en azından şahsımın ciddiye almadığı insanlardır. bursluların ise herhangi bir devlet üniversitesi öğrencisinden tek farkı kendilerinde ortam çocuğu olma potansiyeli oluşmuş olmasıdır.
büyük bir genellemedir. burslusu vardır burssuzu vardır, koç-bilkent-sabancı öğrencisi olanı vardır, okan-ufuk-özyeğin öğrencisi olanı vardır... çeşitlidir yani. koç'ta burslu olanı bitirince amerikada doktora yapabilecekken okan'da burssuz olanı ilkokul 3.sınıf matematik sorularını -kümeler- çözemeyebilir.
'para vererek okuyan öğrenci' demek yerine,'bu gerizekalı ülkede okumak için bile para veren öğrenci' demek daha doğrudur. Bir insan tiki,salak,burnu büyük yada negatif anlamıyla 'zengin' olabilir, bu onun eğitim hakkından yoksun bırakılmasını legalleştirmez.Bu yüzden kafamızdaki 'zengin piçi' imgelemelerinden kurtulup, özel üniversite öğrencilerini ülkemizin muhteşem eğitim sisteminin madurları olarak görmeliyiz. Kaldıki, özel üniversiteler'de burssuz okumasına rağmen genel önyargının aksine gayet entellektüel,aklıbaşında tipler,burslu okuyup feleğin çemberinden geçmiş bir anne-baba'ya sahip olan, hayatın acı kahvesini erken yaşta içmiş öğrencilerde vardır. Bu sebeple bir 'özel üniversite öğrencisi' profili çizmek bir hayli zor ve mantıksızdır.
üniversite mezunu olmanın çok işe yaradığı ülkemizde, ailesinin büyük desteğiyle özel ya da vakıf üniversitelerde paralı eğitim alarak, erkek ise askerliği kısa dönem yapar. özel okullardaki eğitim kalitesi ve imkanlar devlet okulundakilerden her zaman daha fazladır.
bursluysa helal olsundur. ama baba parasıyla okuyorsa bu öğrenci yanlış yoldadır. okula vereceği parayla küçük çaplı bir fabrika kurulabilir çünkü. saçmadır, kolay yoldur. eğitimde fırsat eşitliğinin(!) örtülemez kanıtıdır o öğrenci.