sevgililer günü, doğum günleri gibi günlerin haricinde de hediye bekleyen vahim sevgilidir. hiçbir günü kaçırmazlar. ajandaları vardır. her özel gün işaretlenmiştir. regl günü olsun, ilk tanışma, ilk öpüşme, ilk el ele tutuş, ilk sinemaya gidiş, kurban bayramı, ramazan bayramı, ulusal bayramlar, kabotaj bayramı, harf inkilabının kabulu vb tüm özel günleri ajandasına kaydedip günün anlam ve önemine istinaden hediye beklerler.
mesela
şeker bayramında şeker,
ilk tanışma gününde kolye,
ilk öpüşme günün ağız spreyi,
ilk el ele tutuşma gününde eldiven,
regl gününde ped,
kabotaj bayramında gemicik,
ulusal bayramlarda türk bayrağı,
en önemlisi ise harf devriminde uludağ sözlükten bir üyelik ,
erkeklerin söylediği en saçma şeydir. bizim esas oğlanımız sevgilisine iki kere hediye almış, sonra tarihleri karıştırmış, sonra da "benden hergün hediye istiyor bu, ühühü..." diye ağlamıştır. aynı zamanda erkeklerde bu " parasını sevgilisine hediye almak için kullanan zavallıcık" durumları da son zamanlardaki romantik komedi filmlerinin, beyni az çalışan kadın tiplemelerinden dolayı meydana gelmiştir. gerçekte yoktur böyle bir kadın tipi. olanlar da o filmlerdeki "hediye yağmuruna" özenen azınlıktır. tüm kadınlara, kızlara " hediye manyağı" damgasını yapıştırmaya ne gerek var ki?
çoğu zaman kimin belirlediği belli olmayan ancak toplumca rağbet gören özel günlerde hediye almaktan hoşlanan sevgilidir. oysa sevgi tek bir güne indirgenemeyeceği gibi, başkaları kutluyor diye özel gün addedilen her tarihte hediye alınması durumu ilişkinin odak noktasını oluşturacak diye bir kaide de bulunmamaktadır. bu beklenti içerisindeki sevgili kişiyi yorar ama her bünyenin bu tip durumlara dayanma esnekliği de kendi tasarufudur elbette.