şiiri sevmeyen insanların da mutlaka okuması gereken, ironi ustası büyük yazar.
unutmak mı?
delisin...
gitmesem de bekler orada deniz.
gelirsem, bilmelisin
benim beklememdir burada deniz.
gitmek gibi geleceğim
denizin delisine
delinin denizi gibi
o ne kadar giderse..
zamanında, halk tarafından ilgi gören; fakat şairlerin beğenmediği şairimizdir. cemal süreya, asaf okurları ile ilgili olarak; 'Bütün okurları birbirine benzer; şiir sevmezler, yalnız onun şiirinden tat alırlar; sofra beğenisini görselleştirmişlerdir; kış turizminin bağnaz müşterileridirler.' demiştir.
ece Ayhan da eleştirmiştir Asaf'ı. Hepsinin bağımlı bir okuru olarak; 'bu kavga ne diye? oyoy'
- seni yitirmek istemem . senın benım olmanı bu yüzden istemiyorum.
aptaldır bu.
- beni yitirmeni istemem. senin olmak istemiyorum bu yüzden.
bu aptal bile değil.
kendi döneminde, meslektaşları tarafından hep küçük görülen şairdir. onun şiirleri basit, kelime yoğunluğu bakımından yetersiz ve sıradan bulunmuşlardır. onu bu şekilde niteleyen şairler, özdemir asaf'ın halk tarafından beğenilmesini ise yazdığı şiirlerin basitliği ve kolay anlaşılırlığı ile açıklamışlardır.
değeri yeni yeni anlaşılmaktadır.
Bir aksam ustu pencerenden bakıyordun
Ağır ağır, yollara inen karanlığa.
Bana benzeyen biri geçti evinin önünden.
Kalbin başladı hızlı hızlı çarpmaya..
O gecen ben değildim.
Bir gece, yatağında uyuyordun..
Uyanıverdin birden, sessiz dünyaya.
Bir rüyanın parçasıydı gözlerini açan,
Ve karanlıklar içindeydi odan...
Seni gören ben değildim.
Ben çok uzaktaydım o zaman,
Gözlerin kavuştu ağlamaya, sebepsiz ağlamaya.
Artık beni düşünmeye başladığından
Bıraktın kendini aşk içinde yasamaya..
Bunu bilen ben değildim.
Bir kitap okuyordun dalgın..
içinde insanlar seviyor, ya da ölüyorlardı.
Genç bir adamı öldürdüler romanda.
Korktun, bütün yininle ağlamaya başladın..
O ölen ben değildim..
Bir şiir bir geceye değer,
Bir şiir bir uykuya değer,
Bir şiir bir uyanmaya değer,
Bir şiir bir sigaraya değer,
Bir şiir bir rakıya değer,
Bir şiir bir şarkıya değer,
Bir şiir bir türküye değer,
Bir şiir bir ağrıya değer,
Diye-diye..
Meğer.
Mutluluğun gözü kördür,
Yalnızlık sağır.
Ondandır biri tökezleyerek yürür,
Öbürü uykusunda bile bağırır.
Mutluluk yalnız kendisini görür;
Unutur bu yüzden ilkin kendisini.
Yalnızlık kendi tutukluğunda özgür,
Boyuna bekler dönsün diye sesini.
Mutluluk alışır kendisine, ölümden beter;
Borçsuzluğuyla övünür, ama kedisi doğurmaz.
Yalnızlığın gidecek bir yeri yoktur;
Boyuna kapısına döner, açan olmaz.
Mutluluğun mezarları, yalnızlığın heykeli var...
Her ikisinin de saksılarında çiçek.
Biri hep başka bir renkle solar,
Öbürüyse ha açtı, ha açmayacak.
Tükenen sevilerin alışkanlıklarında,
Gittikçe donuklaşan ışıklar yanıp söner.
Karanlığı emzirir yığın-yığın gölgeler,
Can ateşi soluk göz-bebeklerine tüner.
Bir sure kanat çarpar artık yorulmuş bir kuş,
inişinin kararan havalarından düşer.