1923-1981 yılları arasında yaşamış olan bu usta kalem; Şiirin bir görüşü yansıtması, bir iletisinin olması düşüncesinden yola çıkmıştır. Yuvarlağın Köşeleri kitabında şiirin ve yazarın işlevi konusundaki görüşlerini dile getirmiştir. Batı şiiri ve geleneksel Türk şiirinden yararlanarak verdiği bileşim sanatını zenginleştirip geliştirmiştir.
'eskiden bir şato bir soyu, bir aşk bir şövalyeyi, bir davaa bir aileyi doyururmuş.
şimdi bir soy bir konağı, bir şövalye bir aşkı, bir aile bir davayı besleyemiyor!' ö.a.
-bir düşünceyi -eğer düşünceyse- bölünüz... çok şey çıkarırsınız içinden. birçok şey... ölüme kadar varan.
-insanın yininde ameliyat yapmak için onu uyutmak gerekir.. ruhunda yapmak için ayıltmak.
-güneşe gözlerini dikersen gözün bozulur, gözlük takıp bakarsan güneş bozulur.
-bir insan bir insanı bir şey görür, bu hayattır
bir insan bir insanı birçok şey görür, bu sevgidir.
bir insan bir insanı her şey görür, bu aşktır.
bir insan bir insanı hiçbir şey görür, bu 'doğudur!'
-gençlik'in yaşlılık çağları vardır.orda pek çok genç ölür. yaşlılık'ın da gençlik çağları vardır, orda da pek çok genç ölür.
-tanrıya sığınanlar bir yana.
bir, tanrıya sığmak isteyenler var. bir de tanrıyı kendine sığdırmak isteyenler.
-her zaman bilenler her şeyi bilmezler.
her şeyi bildiğini söyleyenler başka bir şey bilmez.
akıllarını işletmemiş olanlar çok şey bilmez.
çok işletmiş olanlar da her zaman bilmez.
-ben aşkı hiç ölçemedim, aşk beni ölçtü.
-zamanın varsa, her şeyin gelir geçer.
her şeyin varsa.. zamanın gelir geçer.
-geçmişi büyükleştirenler uyuşturur. geleceği büyükleştirenler uyutur.
bir gürültü olur, biri bağırır; bağıran gündür, ayağına basılmıştır. gün der ki;
gerçek'in üstünde uyunmaz.
-geçmiş'i düşünüp yakınanlar ezilir. gurur duyan övünür, ezer.
gelecek'i düşünenler de böyledir. yalnız bu kez;
gelecek ile gurur duyan ezilir, gelecek'i düşünüp yakınanlar ezer!
