gitmeyecegini bileyim denilendir. kavga edelim deli gibi, sonra birbirimize sarılıp dinlenelim.kavgaya ara verelim. bilelim ki ne kadar kötü olursa olsun aramız eninde sonunda düzelecek. ama bunun rahatlığıyla çaba göstermeyi bırakmayalım. bütün yaralarımızı gösterelim birbirimize, yaraları veren biz olsak bile saralım yine. ilacı olalım birbirimizin. herkes olsa da o olmayınca eksik diyelim. güzel bi şey yapınca onsuz suçlu hissedelim hatta biraz. gerekirse bunu onunla yapalım ya diye erteleyelim.
{{[new]}}{{[new]}}ama ne yazık ki böyle bi erkek yok. {{[new]}}Çünkü bi erkeğe göre 'zarar veren şey' aşk değildir.{{[new]}}yara veren sensen ilacının sen olmadığını düşünüyor. oysa aşk da hayatın iniş çıkışlarına uyum sağlamalı. insan kendine bile tahammül edemezken bazen diye düşünüp tolerans tanıyabilmeli ve her şeyin adını görebilmeli. {{[new]}}ne diyim.
Bitecek bir şeyin insana hissedilmesi ne gereksiz. Ha düşüncelere, kitaplara, davranışlara olan öyle bir aşk istiyorum ki'den bahsediyorsak eveeettt o aşk şahanedir.
hiç bitmemecesine. her şeyimi ona göre kurgulamak. Tüm hayatımı ona adamak herşeyimi onunla paylaşmak. onunla ölüme bile gitmek hemde bilircesine . imkansız diye bir şey yoktur.
tutkudan elim ayağım titresin, birbirimizi görüp arzulamadığımız an olmasın gözlerimiz sevişsin biz konuşmazken, gören herkes birbiri için yaratılmış iki kişinin sadece ikimiz olduğuna inanmasın tapsın... bide arada tavla atalım.