öykü berk

    49.
  1. habertürk kanalında, saba tümer'in konuğu oldular bu gece. muhabbet sohbet filan devam ediyordu program. açıkçası öykü hayranı biri olarak, "dur lan, şu kızı yakından izleyeyim biraz" dedim ve muhabbeti dinlemeye başladım.

    saba tümer bunlara meşhur olacağınızı bekliyor muydunuz diye bir soru yöneltti ve öykü'den aldığı cevap ;
    - bekliyorduk tabi, ama biz zaten daha önce aile arasında meşhurduk !

    nasıl ya ? yani koskoca bir ülkede meşhur olmakla, sizin aile arasında meşhur olmanız arasında hiç mi fark yok ? bu ne biçim bir ailedir yahu? ben de bir aralar bir il çapında meşhurdum ama, ülke çapında meşhur olmak dendiğinde bacaklarım titrerdi !

    her neyse. asıl bomba şu ; saba tümer izleyiciden gelen soruları soruyor.
    - berk'in kendine ait besteleri var mı ?
    berk efendinin verdiği cevaba dikkat ;
    - yani soru sormanın da bir zeka gerektirdiğini düşünüyorum ben. (izleyicinin zekasını sorguluyor) bu nasıl bir sorudur, tabiki bestelerim var. soracak başka bişey bulamamışlar mı?

    nasıl yani ya? sen kimsin çocuğum? kimsin sen? daha dün oldunuz bugün koktunuz, ne bilsin adam senin besten var mı yok mu? azarlıyor lan bir de?

    bu kadar mı hazımsızsınız siz? öykü hanım da destekliyor kardeşini ! yuh !

    hayran olduğum o kızdan bir dakikada soğudum. bu nasıl bir kendini beğenmişliktir be? tarkan bile o kadar azarlamaz dinleyicisini. ayıp yahu! kendinize gelin bir.

    ayrıca öykü hanım, koltuk altı kıllarınız için epitak mı depitak mı ne var, onu tavsiye ederim. olmadı adresi verin, jilet göndereyim. o ne öyle be. inanki soğudum senden. kılları gözümüze soka soka kaldırdın kolları şıkırdattın. aferin. yanlış bir aşkın peşinde gitmekten kurtardın beni.

    öykü ile berk.. peeehhhh...
    45 ...
  2. 1.
  3. "öykü & berk"

    evlerinin önü boyalı direk'in flamenko versiyonuyla youtube'a nam saldıktan sonra beyaz şov'a çıkan ikili. herifin sesi borazanı, kızınki ise yıldız tilbe'yi andırmaktadır. nah bu da şarkıları;

    http://www.youtube.com/watch?v=uVslhKq5B4k
    13 ...
  4. 23.
  5. ''öykü-berk kardeşleri evlerinin önündeki boyalı direğe oturtmak istiyenler'' diye facebookta grup acilmasina sebep olan kardesler.
    10 ...
  6. 2.
  7. evlerinin önü boyalı direk isimli parçanın flamenko versiyonunu söyleyen ikizler. berk olanının ciddi bir balgam problemi var. kardeş ya boğazını temizle ya da sadece gitar çal, yazık bize ya.
    9 ...
  8. 46.
  9. en son leyla adlı parçalarını dinlediğim, acayip bir türkçe ile de parçayı katlettiklerini gördüğüm, araya da türkü havası katabilmek için, ''hedele hüdele'' tandansını yakalayan acayip ses ritmleri koydukları acayip bir parçaya sahip, balonunun zannımca yavaş yavaş söneceğini düşündüğüm ikizler birliği.

    zira, ilk albümünden önce de, evlerinin önü boyalı direk ile patlama yaşadılar. onda da, sadece gitar altyapısı ile döşenmiş bir düzenleme vardı denilebilir. birçok kişi de ''ilk defa flamenko örneği görüyoruz'' derkene, onların burnuna sol kroşeyi çakmak için, taa en başlardan levent yüksel 'in taş gibi paco de lucia yorumları olan tuana (bkz: palenque) ve son kadınım (bkz: solo quiero caminar) örnek verebiliriz, ki ayrıca 90 lı yılların pop içeriğinde yine birçok şarkıya flamenko ezgileri yardımcı olmuş, hatta bunlardan birisi de, no vivire ismiyle, rahmetli bestecisi büyük müzik adamı onno tunç tan alınarak, ünlü flamenko grubu gipsy kings tarafından da yorumlanmıştır.

    (bkz: yeniden sev)

    buraya kadar böyleykene kalkıp da, ''bu zamana kadar bu ülke flamenko ne ki lan dedi!'' diyene allah taş yağdırır alimallah, kargalar bok manyağı yapar kafasını...

    ki, kalkıp da berk kardeşimize tırışkadan gitar çalıyor demiyoruz, abimizin gitar olayında sağlam eğitim de gördüğü aşikar. fakat acayip ses kıvırmaları ve de sarhoş narasını andıran inlemelerle parçaları bozduğunu birileri kendisine söylemiyor olacak ki, kendisinin sadece gitar çalma konusunu icra edecek olması kendisine daha bir faide sağlayacağı da gün gibi açık. sırf evlerinin önü boyalı direk i dinlerken bile, ibrahim tatlıses i geçtim, uğur yücel in muhsin bey deki yorumu bile berk in yorumunu parça pinçik eder, yoğun bakıma sokar diyebiliyorsam, bu abimizin ya da kardeşimizin gitarıyla, bir köşede oturup yeni solo olaylarına girmesi kendisi yararınadır.

    tabii ki işimiz ahkam kesmek değil, ben de ne naim dilmener im, ne de çok bir şey bilen müzik yorumcusuyum; ama senelerdir kendisini geliştirmeye çalışan müzik dinleyicisiyim. her ne kadar, eleştirmenler de olsa, yorumcular da olsa, kimileri tarafından da kimi albümler ya da x kişiler eleştirilse de, yabana da atılsa, sevilse; güme de gitse, en iyi yorum dinleyicinindir.
    7 ...
  10. 48.
  11. öykünün yaptığı saçma sapan el kol hareketleri ve berkin iğrenç sesi ile müthiş antipatimi kazanmış ikili.

    nasıl meşhur oldularsa öyle yokolacaklarını ummaktayım.
    6 ...
  12. 64.
  13. öykü tamam da, berk, yapma kardeşim şarkı söyleme nolur. sen gitarını çal usul usul. harbiden bak, gözünü seveyim. hala kulaklarımda o sesin, akşamdan beri.
    6 ...
  14. 11.
  15. tarzlarından pek hoşlanmadığım hatta basbaya nefret ettiğim ikili. insan türkülerin formatını neden bozar ki? flamenko o kadar matah bişi mi ki, ayrıca o tonda ne söylersen söyle gider yani. neden illa türkü? neden kendine has bir tınısı olan bir şeyi bozuyosun? ona metaformoz geçirtip özünü değiştiriyosun? ***
    8 ...
  16. 96.
  17. 29.
© 2025 uludağ sözlük