bugün

Ötüken'in Bir şehir değil de orman olduğu Hüseyin Nihal Atsız'ın devamlı üzerinde durduğu konudur.

Atsız kimi aşağılık kompleksine sahip Tarihçiler gibi Türklerin göçebeliğinden hiç mi hiç gocunmamış Türklere "batılının" tanımladığı "medeniyet" tanımına uymuyorlar diye sahte tarih yazmaya çalışmamıştır. Göktürklerin üzerinde fazlasıyla durulduğu 1900lerin başında Türklerin Göçer zamanlarında yerleşik bir kültüre sahip oldukları açısından hiçbir kanıt yoktur. Lakin bahsettiğimiz üzere Aşağılık kompleksine sahip tarihçiler yüzyılın başında yükselen "Batı tarzı bilimsel ırkçılık kuramlarına" Uyum sağlamaya çalışıp sosyolojinin "barbar" tanımına girmemek için Ötüken'i elde hiçbir kanıt olmadan bir anda şehre çevirmişlerdir.

Günümüze gelindiğinde ise özellikle 2000lerin başlarında ve 90ların sonlarında göktürk kitabeleri ve çevresinde yapılan kazılarda Göktürkler zamanında yerleşik bir kültürün çok yaygın olmasa bile varlığını sürdürdüğü görülmüştür. Bu açıdan bakılınca zamanında yaygın olmayan lakin elde edilen buluntularla gelişmişlik arzeden bu yerleşik kültürün Göktürklerin BAşkent yerleşim yeri olan Ötüken'de olmamasında da bir neden yoktur. (ha güvenlik nedeniyle en güvensiz savunma tarzı olan Surlarla örülü bir kent hayal edilmesin, O surlar Kıçı kırık batılı kavimlerin veya korkak çinlilerin eşitlerinden birbirlerini savunmaya yeter ancak, Bozkırda Surlar geçersizdir, hatta sefilliktir)

Haliyle Ötüken'in gayri bilimsel şehir olma iddiası çağının bilmine göre Tarihçi Atsız ve zeki velidi togan kişilerce çürütülmüş. günümüze gelindiğinde bulunan yeni buluntularla bilime uygun bir şekilde yeniden dirilmiştir denilebilir.

HA tabi bu yerleşik kültür Batı sosyolojisindeki "Polis" veya benzeri "medeni" kentleşmelere uyar mı? Uymaz.

Lakin Batılı kendisinden çok daha eski olan çin Medeniyetini bile adam gibi araştırmamış hakkında bir halt bilmeden batıdaki siyasi evrimi Dünyadaki siyasi evrim olarak bilimin içine sokmuştur.

not: BEn de atsız gibi göçebeliği bir eksiklik değil bir nimet olarak görürüm. basitçe tanımlamayla "insanların çoğunu köleleştiren kimi zümreleri egemen kılan Kölenin sırtından yaşayıp Yattığı yerden felsefe üretenlerin düşünceleri değersizdir ve medeniyet değildir" yine basitçe "Batı" o "göçebe barbar" Türk kağanlarının mantık çerçevesinde tamamen dünyevi olarak kimseye hesap vermeden kimseye bağlı olmadan koydukları yasalarla, iktidarın benzeriyle ancak 16 yylın başlarında karşılaşmaya başlamıştır. Hatta Osmanlı yasaları bile kimi dirayetsiz padişahlar harici "islami ortacağı" yaşayan bir topluma göre dünyevidir meşruiyetini mantıktan alır.
orta asya'daki türklerin 1000 yıl araıksız hükmettiği şehirdir. burası türkler için daima özel bir anlam ifade etmişir. türkler devasa güçlerinin ötüken ormanından geldiklerine ve burda kurulan türk devletlerinin çok başarılı olacaklarına inanırlardı, nitekim öyle de oldu. ancak 1000 yıllık bir egemenlikten sonra bu kutsal şehir, yabancıların eline geçmiştir.
yaygın inanca göre; burada oturan bozkır imparatorluğu hükümdarı tüm dünyaya hükmedecek kapasiteye sahiptir. bunun örnekleri de vardır.
türklerin kutsal yerlerindendir.
yolu yokuş olan, atalarımızın başkenti.
http://fizy.com/#s/12c1ty
bir medine değildir.
(bkz: kutlu vatan)
türk ve moğol ırkının kutsal başkentidir. orta asya'da kurulan tüm türk ve moğol devletleri biraz büyüdüklerinde ötüken'i başkent yapmak için harekete geçmiştir. ötüken için asya bozkırları üzerinde çok kan akmıştır.

--spoiler--
kaşgarlı mahmud, divânu lügati't-türk'te; ötüken" "tataristan çöllerinde bir yer adı. uygur iline yakındır." şeklinde tanımlamıştır. ayrıca kaşgarlı, çizdiği haritada, basmıl bozkırlarının altında, "feyafi-yi tatar" tatar bozkırlarını ili nehri'nin sol tarafında (batısında) göstermiştir.
--spoiler--
orta asya türklerine vatan olmuş, yıllarca sadece bir isim olarak bilinen bu yer, tarihin arka odası adlı programda ilk deva görüntülenmiştir. göktürk mezarının bulunması ile yeniden gündeme gelmiş, aslında şehirden çok ovayı andıran tarihin önemli yerleşim merkezidir.
Ötüken; kelime anlamı olarak, Orta Asya'daki ilk Anayurdumuz demektir. Mukaddestir.
maalesef bugün bir hayli insanımız, Ötüken'in ne anlama geldiğini bilmiyor. Bu ismin büyük oranda ülkücü camia tarafından tanınması ise, Ülkücü hareketin Türk kültürü ve Türk tarihine olan derin bağlılığını gösteriyor.. 
türk imparatorluğunun yanı sıra ruran ve şyungnu ların da kutsal mekan olarak gördüğü yer.
görüntülerini görünce kan çekiyor lan resmen. insan duygulanıyor kendini oraya aitmiş gibi hissediyor.
türklerin yurdudur, başkentidir, insanın başını evini taşıyıp oraya yerleşesi geliyor.
Türklerin anayurdu olarak bilinir. Göktürk Devleti'nin sınırları içinde kalan bu kent, Türk Milliyetçileri için "kutlu yurt" olarak da adlandırılır. Aynı zamanda Türkçülük hareketinin önderi Nihal ATSIZ'ın çıkardığı bir derginin de adıdır.
yokuş olan yollarıyla ünlü ilimiz. swh.
Türklerin kutsal saydığı yerdir. son olarak kırgızlar tarafından moğol hakimiyetine girmiştir.
bizim bildiğimiz tek ötüken var, onun da yolu yokuştur.
orta asya türk devletlerinin çoğunlukla başkenti olan şehirdir. kutsal şehir olarakta adlandırılır.
MILLIYETCI BIR CEVREDE YETISMEDIM AMA COCUKLUGUMDAN BERI MERAK ETTIGIM YERDIR, ORHUN YAZITLARIDA AYNI SEKILDE.
Türklüğün kutsal başkenti.
Bir gün mutlaka gidip göreceğim.
Gene yanar oldu bağrımın başı
Nasıl söner bu sevginin ateşi?
Oğuzlar soyunun savaş yoldaşı
Atların nalında gurbet yazılı.

Bir canım olsa da yurt için versem
Ufka nakış nakış kanımı sersem
Kalk gardaş sılaya gidelim desem
ÖTÜKEN yolunda gurbet yazılı.
Kutlu vatan.
eger bir gun yolun duserse etrafa kisik gozle bak, o cadirlari, sancaklari gormezsen dondugunde beni gor! beraber aglasalim.
Şehir olduğu sanılan yer.

Ötüken ormanın adıdır. Belgrad gibi.

Orhun kitabelerinde türklerin burayı elinde tutamayacağı zaman özgürlüklerinin gideceği yazılır. Dünya'ya hükmetmek için ise burayı kontrol edebiliyor olmamız gerektiği öğütlenmiştir.
iyi kitapların basıldığı yayın evidir. * her edebiyat öğrencisi ve de edebiyatçısında vardır bunlardan bir kitap.
--spoiler--
Ötüken Türk, Altay, Moğol ve Orta Asya tarihlerinde kutsal başkenttir. Ötügen olarak da söylenir. Ötügen (Ötüken) Türklerin yeryüzünde ilk var olduğu ve oradan Dünya’ya dağıldığı yerin adı olarak da kabul edilmektedir. Orhun Nehri kaynaklarını bu bölgeden alır ve Göktürk Devleti’nin de başkenti yine bu yörede kurulmuştur. inanca göre bütün büyük devletlerin başkenti burada kurulmalı idi. Gerçekten de pek çok Türk ve Moğol Devleti biraz genişledikten sonra başkentlerini bu bölgeye taşımışlardır. Ötüken dağının Nama (Namı veya Namu) adında bir koruyucu ruhu vardır.

Ötüken eski Türklerin (Göktürk vb.) geleneksel inancı Tengricilikte Toprak Ana'ya verilen isimlerden biridir. Moğollarda Etugen, Itügen ya da Odigan gibi şekillerine de rastlanır. Ötüken-Kültü, Tengri-Kültü ile birlikte özellikle Göktürk Kağanlığı sırasında büyük önem kazanmıştır.

Eski inanca göre, Toprak Ana'nın keyfi ağaçların durumundan belli olur. Eğer ağaçlar sağlıklı ve güçlü yetişiyor ve bol meyve veriyorlarsa, Toprak Ana'nın insanlardan memnun olduğuna inanılır. Toprak Ana'ya edilen bir dua, güçlü ve büyük bir ağaca doğru yöneltilir. Ötüken, eski Türk yurtlarından biri olan Köktürklere (Göktürkler) başkentlik etmiş şehrin adıdır.
--spoiler--
*