siktiğimin bir yalanı. bir de olmadıkları zamanı yaşayalım da fiili olarak kaos nasıl bir şeymiş bir de onu tecrübe edelim, zaten bir kaos yok mu, yaşadığımız durumdan daha farklı ne olacak bi görelim. ben şahsen kaosu yaşamak istiyorum.
şimdi eksiler gelecek ama umrumda değil işin aslı.. bu önerme doğru.. çünkü eğer avrupadaki sistemi getirirlerse buraya , yani her üniversite kendi öğrenci seçebilme yetkisine sahip olursa var ya işte o zaman esas kaos olur.. hatta kaos bile olmaz.. normal torpilsiz adamın üni. umudu sıfırlanır..şimdi hiç olmazsa ama öle ama böle merkezi sınavlar var..
yoksa bi sistemi yıkmaktan kolay ne var ? ama yerine ne gelecek onu bilmeden yıkmak işte kaos oluşturur..
yök darbe yadigarıdır bu ülkede.
tümdengelim anlayışını götünden anlayarak, yök-üniversite-rektör-dekan-bölüm bşk-öğrenci hiyerarşisiyle toplumu zapt edebileceğini sanan denetçi bir güruh var! pes doğrusu...ösym dediğinin beli doğrulmuyor zaten. her sınav öncesinde "bilmem ne sınavı rezaleti" diyerekten başlık parseller hale geldik. kaos derken?!
nasıl olsa yandaşlar bir yerlere gelebildiğinden, hiç de kaos olmaz. en azından açık seçik bir biçimde tüm taşlar dökülmüş olur ortaya. bu düzen haksızlık olmasın diye kurulmuş zamanında ama bi işe yaramıyor işte, atılsın gitsin.
güzide memleketimizdeki olmazsa olmazlarından iki tanesi olan yök ve ösym'ye dair bir önerme. tam da şu bulunduğumuz ana kadar her şey mükemmel, pürüzsüz. fakat yök'ü ya da ösym'yi kaldırırsak vay halimize. bitmişiz biz. zincirleme reaksiyon, ne buğdayı eken çiftçi, ne buğdayı un yapan değirmenci, ne unu ekmek yapan fırıncı, ne de ekmek parası peşinde koşan ekonomi meraklısının işi rast gider.
