sadece biyik sekli ve takunyasinin islakligina bakilarak OSYM gibi bir kurumun basina getirilmis, iki lafi bir araya getirmekten aciz idiot kilikli bir sakirdin basin aciklamasini dinledik..
ne anladik?
boyle gote boyle tarrak...
optik okuyucular için her kitapçığa farklı cevap anahtarı düşmesidir.
böyle bir durumda sınav sonuçlarının 1 yıl sonra açıklanması gerekir. daha kısa sürmez. yani yalanın daniskası.
--spoiler--
inşallah şu seyredemediğimiz kısmında bir insan evladı kalkıp da " tamam biz salağız bütün dediklerinize iyi niyetle inandık, peki adaylardan birine rastgelen bir kitapçığı basına vermediniz, peki zaten bütün soruları halka açıklanacak olan bir master kopyayı neden değiştirme ihtiyacı duydunuz?" sorusunu sormuştur diye düşündüğüm toplantıdır...
değil mi ama, verirsin master kopyayı basına, onda bir algoritma var mı? soru sayı numarasını bir şeyle çarpıp bölünce bir şık numarası çıkıyor mu? herşeyi istediği gibi incelese? niye basına kitapçık hazırlarken cevapların yerini falan değiştiriyorsunuz? basın birbirinden kopya çeker diye mi korktunuz?
basına bunu hazırlarken basit de olsa bir küçük formül yazıp bunu bilgisayara yaptıran elemanlarınız bunu bazı kitapçıklar içinde daha kompleks şekilde yapmış olabilir mi?
hayır kendisi dedi "tabii ki normal aday kitapçıkları hazırlanırken de kullanılan kompleks bir algoritma var diye, o algoritmanın değişkenleri soru numarası, soru yeri, ve şık dizilimi, değil mi? kağıt ya da font olmadığına göre????
ali abi senin öğrendiğin kadar unutmuşluğu olan insanlar var bu ülkede...
--spoiler--
--spoiler--
"bilgisayar üzerinde belirli algoritmalara göre gerçekleşen atamalarda, bazı okullarda sadece kız öğrencilerin bulunması olayının gerçekleşebildiğini görüyoruz, peki bu tür şifreli kitapçıkların da belirli kişilerde toplanmasının önündeki engel nedir"
--spoiler--
belki her şekilde inanabilirdim. ama bu nokta her şeyi bitirdi.
muhabir : şimdi 1700000 çeşit kitapçık var değil mi?
başkan : evet
muhabir : peki o zaman 1700000 tane cevap anahtarı mı var?
başkan : yaklaşık olarak..
bu linkten geçen yılki master kitapçığa bakabilirsiniz. bütün şıklar küçükten büyüğe doğru sıralanmıştır. ösym'nin yaptığı tek olay, bu sene doğru şıkkı sabit tutarak yanlış şıkların yerini değiştirmek suretiyle basına dağıtmasıdır.
1 milyon 700 bin farklı kitapçık olma gibi bir ihtimal olamadığına göre o şıkların olduğu kitapçıklar elbette birilerine verildi. bu yüzden hiç de inandırıcı bir açıklama değil.
