sonucu kafalarına takmaması, dışarı çıkıp hava alarak günü geçirmesi gereken yazarlardır. seneye nasip kısmet denilip 1 hafta sonra çalışmaya başlanmalıdır.
hayatın üniversiteyi kazanmaya endeksli olduğu inancıyla yetiştirildikleri için muhtemelen üzülecek olan yazarlardır. ancak öyle bir kişi düşünün ki, fikirlerin çatıştığı ve yarıştığı bir ortamda özgürce kendini ifade edebilsin. kendine has görüşleri olsun, beğenilsin yahut ekşilensin! hayata farklı bir boyuttan bakmayı becerebilsin ve tabuların esiri olmasın! işte o kişi böyle gerizekalı bir sınav sisteminin içine dahil olmasa dünyayı yerinden oynatacak kişidir. evet, yazarlardan bahsediyorum.
sırf bilmemkaçyüz tane asosyal kişilik kafasından kitabı kaldırmadan ve etrafında olup bitenlere seyirci kalarak, susarak tepkisizce ders çalıştığı için başardı diye, bu kişi "başarısız" damgası yemiştir. oysa ki fikirleriyle, düşünceleriyle hep var olmuştur ve hep başarmıştır.
çoktan seçmeli bir kaç soru yüzünden belki de gardı düşecek ama kısa zamanda toparlanıp gençliğine ve kendine borçlu olduğu görevine kaldığı yerden devam edecektir, etmelidir!
hayatta hiç bir okul, kurum vs. insana düşünmeyi öğretemez! hele ki bir fikir üzerinde nakış dokur gibi yazı yazmayı.. asla! bir üniversite öğrencisi olarak en ineklerimizin aslında en kötülerimiz olduğuna değinmeme hiç gerek yok sanırım.
yormayın kendinizi gençler...
kafanızı yorun siz,
kafa çalıştıkça her iş gelir elinizden...
+BU ne lan essek sıpası... komsunun kızı ortamın anuna goymuş... sende oturmus bana kazanadım diyon
-Ehe baba derece yapmısım ama
+ne derecesi lan ben seni büyüttüm bu yaşa getirdim bide dalga geçiyorsun...
-47 bin kişi içindeymişim ama baba
+ lan bu fikirleri o uludağsözlük kafana sokuyo demi...
-??? *
Edit: Sonuçlar açıklandı. Say2 Puanımlar tam tamına türkiye 40000. oldum. yuvarlama yapmıyorum. Ta o zamanlardan belliymiş. (bkz: Şaka yapalım derken kaka oldu)