hayatında bir baltaya sap olamayacağını bilen güruhun yaygara koparırcasına söylediği söz.
evet, kendine güveni olmayan güruhun söylediği sözdür bu. sonuna kadar da arkasındayım.
psikolojik olarak neden bu sözü söylediklerini kendimce hep analiz etmişimdir.
bu sözü sarfeden tiplerin çoğunluğu kendine solcu görünümü veren kolpacılardır, evet kolpacılardır.
sözde üniversite adayı olan herkesi düşündükleri için öss'nin kaldırılmasını istiyorlar, yalan.
bu tip isteklerde insanın en ufak bir çıkarı yoksa, en ufak bir çıkar ilişkisi yoksa cümle alem beni eskişehir'in porsuğunda boğsun.
şimdi bu sloganı yaygara kopartırcasına sarfeden arkadaşın öğrenim hayatını bir inceleyelim.
boş derslerde top peşinde, hovardalık peşinde koşmuştur. lise döneminde elizabeth'den başka bir şey bilmemiştir.
yumurta kapıya dayanında ise kahramanımız 1 günde adeta kozasından çıkan bir kelebek misali "yalancı solculuk" oyununu oynayıp öss'nin kaldırılmasını istemektedir.
çok afedersiniz ama başlarım ben böyle isteğe ve solculuğa.
geceleri yatmayıp, sınava hazırlanıp, dersini çalışıp üniversitenin kapısından giren öğrenciler enayi mi peki ?
ha, öss'nin acımasız olan tek yanı vardır o ise hepimizin bildiği gibi sınav süresi.
bu tip yan sorunlar devlet tarafından halledilirse üniversite adayları zaten büyük bir oranla rahatlayacaktır.
taramalı tüfek misali matematik formülleri çözen arkadaşlarım var, onları gödükçe acımasız olanın sınav değil, sınav süresinin olduğuna kanaat getirdim.
sınavsız geçiş demişken önlisans programların okutulduğu okullara, yani meslek yüksek okullarına bir göz atalım.
meslek yüksek okulları tüm lise mezunlarının sınavsız olarak geçiş yapabildikleri, aslen meslek lisesi öğrencilerini kademe olarak daha iyi eğitme çabası veren, bulunduğu şehirin üniversitesine bağlı eğitim yerleridir.
bu okullara baktığımızda isteyen her kişi bu okula kayıdını yaptırabilmektedir.
bu ise meslek yüksek okullarının kalitesini ve eğitimini giderek aşağıya çekmektedir.
tamamen görüntü yapmak amacıyla (yani "ehehe ben ünili oldum") okula gelen insanlar derse katılıp, adeta mutantlaşmış bir lise öğrencisi gibi yaygara kopartmaktadır.
geçen dönem matematik dersimize giren anadolu üniversitesi'nin efsane hocalarından musa şenel bile bu sistemin "meslek yüksek okullarını çok kötü zedelediğini ve iyi yetişmiş ara elemanların bu yüzden yetişemediğini" savundu, kendisine yüzde yüz katılmaktayım. ayrıca kulaktan dolma bir bilgi mi bilmiyorum fakat bir kaç sene sonra meslek yüksek okullarında eğitim görmek isteyen öğrenciler artık sınava tabii tutulacak.
kısacası öss'nin kaldırılması türk eğitim sisteminin topyekün çökmesine neden olur.
ben sizlere en basitinden şöyle açıklayayım:
türkiye gibi 75 milyonluk bir ülkede imkanı olmayan bir durum öss yi kaldırırlarsa bile yerine gelecek sistem herkesin üniversiteye girebilmesini sağlamayacaktır çünkü üniversiteler yetersiz, mesela duyduğum kadarıyla biliyorum ingiltereydi galiba orada olan sistemde sınav yokmuş ve herkes istediği bölüme gidiyormuş ama ilk zamanda 300 kişi varken ilk ayın sonunda yapılan uygulamalar sonucu 50 kişi kalıyormuş sonuçta çalışmayan her türlü kaybediyor ama bu sistemdeki gibi herkesin istediği bölümü seçebildiği bir sistem gelse iyi olabilir en azından kişi öss stresi yaşamaz haftasonu kurslarında kafayı kırmaz oraya verilecek paralarla kendine artı özellik katabilecek aktiviteler yapabilir dil öğrenebilir vs. ve en güzeli bir şeyi yapamayacağını anladığı zaman rahatça o bölümü bırakıp başka bölüme geçebilir yeni bir sınav stresi yaşamadan ama sonuçta çalışmayan başarıyı arzulamayan kişiler asla mutlu olamayacaklardır, sonuçta dünyadaki en iyi üniversitelerin olduğu yer olduğu söylenen amerikada bile bu yerlere girmek için öss benzeri sınavlara giriliyor demek ki kaçış yok.
saçma bir istektir. türkiye için en güzel sistem össdir. türkiye torpil,dümen ülkesi haline getirilmiştir. öss dışında önerilen sistemlerin çoğunda torpil önemli rol oynayabilir bu yüzden ne istediğimizi iyi düşünmeden, sonuçlarını düşünmeden söylememek gerekir.
bu ülkede öss kalkmaz sadece ismi değişir. öss'yi kaldırdık derler yerine beteri gelir.
bu sene sınava girmeden önce bende kalkmasını istiyordum ama o sınavı kazanınca kalkmamasını daha doğru buluyorum. evet kazanınca fikrim değişti (bkz: gerçeğin farkına varmak)
büyük ihtimalle türk gençlerinin en çok istediği hedelerden biridir. ancak gençlik işte düşünülemiyor; hadi öss kalktı onca genç hangi üniversiteye nasıl yerleştirilecek? kontenjanlar yetecek mi? bu sınav bi şekilde şart -toplumun %90 ı kaldırılsın dese de- .
ama şöyle yapılsa daha makbul: misal 1 sınav değil de aşamalı sınavlar yapılsa, hayat 1 sınava bağlanmasa... çok daha güzel olacaktır fikrimce.
Dunya'nin hic bir yerinde sinavsiz univesiteye giris duzeni yoktur, ama dunyanin hic bir yerinde bizdeki kadar acimasiz ve insan ruhuni zedeleyen bir sistem de yoktur!
Toefl, gmat benzeri yilda bir kac kez girme hakkina sahip olabileceginiz; yine merkezi sisteme dayali bir yontem ile bu is kokten cozebilir! Cok basit ve dunyanin bir cok yerinde uygulanan bir sistemdir.
Ama amac halka hizmet degil, bir somuru duzeni olusturmaktir! ozel univesitelerin oldugu ve bankalardan dusuk faizli egitim kredisi alamacaginiz tek ulke de turkiye'dir! zira amac zenginin oglunu zengin ve okumus saglayabilmek, orta ve fakir halk icinden ise ancak sivrilebilenleri yukseltebilmektir. *
Ne zamanki devlet, butun milleti kapsayan bir reform hareketine girer o zaman bu is duzelir. Su an ki tek dert, kiz olup imam olmak icin meslek egitimi alan * kisilerin bir sekilde universite egitimlerini turkiye de alip, uzun vadeleri planlarini gerceklestirmektir.
Not: Ayrica universiteler egitim kurumu degil, arastirma ve bilim merkezleridir! Egitim vermek ve bilim adami yetistirmek devamlilik esasindan gelir. Sadece sosya-ekonomik baskilardan dolayi insanlar univesiteye gidip diploma pesinde kosmaktadir. Buyuk bir cogunlugun kendini gelistirmek gibi bir gayret icinde oldugunu hic sanmiyorum. Hem buyuk bir ekonomik kayip soz konusudur, hem de bos kafalar diploma sahibi olup adam oldum sanmaktadir.
Zirttan bolumlerden mezun olmak yerine, mesleki egitim alsa, yada direk is hayatinda spesifik bir sektore kanalize olunsa, o bos gecen 4 seneden cok cok daha fazla verim alinabilir. * Sinav oncesi harcanan dershane paralari ve strese dayali yasanan psikolojik sorunlar ve beyin hucrelerinin olumunu hesaba hic katmiyorum.
Tarihte bu acimasizligi sadece Birlesik Krallik somurge doneminde, hindu halkina yasatmistir. 500 ailenin refahi icin koca milletin gencligini heba ettiniz, ediyorsunuz ve edeceksiniz!
öss kaldırılsın kaldırılsın ki gencecik beyinler sınavda basarılı olamadı diye hayatta basarılı olamayacagna inanmak yerine varolan yeteneklerini görmeye ve kendine inanmaya başlasın.
en azından yılda iki kere yapılması gerektiğini düşündüğüm olay. elbet her lise mezunu üniversiteye alınamaz bugünün koşullarında. yine de sınav gibi birkaç saatlik bir olayda ölçülecek kadar az değil sözkonusu süreye kadar harcanan emek. *
yerine geçecek olan sistemin ne olacağını bilmeyen kişilerin maçlarda tezahürat tarzında kullandıkları cümle. iyi kaldırdık öss yi 2 milyon kişi arasından nasıl seçilecek üniversiteye girmeyi hak edecek kişiler. **
daha iyi bir önerisi olan olmadığı için gerçekleşmesi mümkün olmayan olaydır.eğer üniversitelerdeki kontenjanlar tüm öğrencileri karşılar ve üniversitelerin imkanları yüksek bir standarda getirilirse kaldırılabilir.yine de o kadar üniversite mezununa nasıl iş imkanı sağlanır orası da ayrı sorun tabi.
müfettişler ne güne duruyor efendim, paso okullara gezintiye mi çıkacaklar, bir uygulama kaldırıldı mı yerine uygun bir başka uygulama getirilebilir gayet tabi. yazık günah bu öğrenci milletine yahu, bunalıma giren, şiforen olan, hatta intihar eden edene...değer mi??? denesi yorumlar.