çalışan öğrenciyle çalışmayan öğrencinin hakkının eşitlenmesi.
haftada 38saat ders görüp yeri gelip tenefüse çıkmadan bütün gün ders görmek zorunda kalan , ilk senelerinde 10saat ingilizceyle boğuşan sınıf geçmek için 45e ihtiyacı olanlara nazaran 55i tutturabilmek için kıçını yırtan yeri gelip baaşramıyıp sınıf tekrarı yapan gece gündüz çalışan anadolu lisesi öğrencilerinin yarıştığı öğrenci sayısı az!mış gibi bide imam hatip,meslek lisesi, düz lisevb. seçimini liseye girerken yapmış ne olduğu belli olmıyanlarıda bu yarışın içine sokan kanundur.
bu ülkeye en çok hizmet etmek isteyen öğrencilerin hakkı yeniyor ! çok adaletli olan sistemimize bi adalet simgesi daha.
imam hatip ve meslek liselerine kıyak yapılmamıştır, aksine olması gereken bir düzenlemeye gidilip aradaki adaletsizlik kaldırılmıştır. yani bu bir mimarın binada uygun malzeme kullanması gibi birşeydir, normal ve olması gereken budur.
nedense imam hatip liselerine karşı çıkanlar bu katsayı uygulamasının sadece imam hatip liselerine yapıldığını zannetmektedir.
şunu gördüm, yeni nesil ergen beyinler artık bunu kendilerine alet etmiş işin bokunu çıkarırcasına iletilerine, nicklerine yazmış, facebook grupları açmıştır..
bre gerizekalım, bre aptalım.. sen değil misin imam hatip liseleri gündeme gelmesin diyen? sen şimdi oturduğun organı yırtarcasına imam hatip liselerine nasıl katsayı şansı verilir ulan omlaz öyle şey dersen onların oturdukları tampon kalkar evladım. bunu bilmiyor musun? biliyorsun dimi. ama sen hala aptalsın biliyorsun değil mi? evet hala aptalsın. türkiye'de alanında yetenekli eleman yetiştirmeyi amaçlayan teknik liseleri, meslek liselerini saymıyorsun bile sen.
sen bir teknik lisede bilişim teknolojilerinin temelleri dersini gördün mü? matematik dersinden çıkıp saatlerce program yazdın mı? bunların üstüne anadolu lisesi müfredatını işledin mi bre anadolu liseli katsayısı yenilen ergen? sen bu kadar gerizekalısın işte. daha dur sözüm bitmedi.. yeni başlıyoruz hatta. sen yaz tatili geldi diye sevinirken, mesleki eğitim adı altında bilmem kaç derece altında staj vazifeni yerine getirdin mi? staj dosyası doldurmayı bilir misin anadolu lisesi çocuğu? katsayıymış. yerim ulan katsayını. senin daha eğitimini doğru dürüst aldığın bir mesleğin yokken, binlerce meslek liseli kardeşim ülkeye yararlı olmak adına bir mesleğin eğitimi almakta efendi..
hani yırtıyorsun ya inatla biryerini katsayım alındı diye.. katsayın alınmadı gerizekalı, yerinde duruyor. ayrıca sen madem o kadar çalışkansın anadolu lisesine geldin, şunu da iyi biliyorsundur. anadolu lisesi seni üniversiteye göndermeye garantilemiyor veya o elindeki katsayın seni üniversiteye göndermeyi garantilemiyor. olay sende bitiyor arkadaşım. sen çalışırsan katsayın olmasın istediğin üniversiteye babalar gibi girersin. sadece imam hatip liselerine gitmedi bu katsayı bilesin, mesleki eğitim veren liselerde bu katsayıdan yararlanıcak. inatla görmek istemediğiniz meslek liseleri. memeleket meselesi olduğu iddia edilen meslek liselilerin önü açıldı işte.
sonunda dedirten olaydır.eleştirenlerede sesleniyorum, senin o çok övdüğün sistemde, ben elektik bölümünde okumama rağmen elektri̇k mühendi̇si̇ olamiyordum.bunu biliyormusun ? düz liseye giden çocuk milyon tane bölüm seçebilsin, ama ben sadece elektrik öğretmeni olabileyim.oh ne güzel memleket.avrupada ki gibi lise öncesinde çok yönlendirme yapılıyor sankide ona göre devam edeceğim üniv.de.mesleğe gidende üniv için dersaneye gidiyor , düz liseye gidende.düz liseye giden okulda öğrendikleriyle mi kazanıyor üniversiteyi, yapmayın
Bu ülkeyi imamlar değil imam - hatip lisesi mezunu yönetiyor ulan sözünün sebebi olan hede *
Bu ülkeyi yöneten gazeteci de oldu * , fizik profesörü de * , ekonomi profesörü de * Memleketi getirdikleri durum ortada.
Tanım: Sadece iHL ler bazında bakılmaması gereken OSYM uygulaması.
statükocu bürokratlardan tutun, onlara büyük bir istekle, şevkle eşlik eden jakoben chp'lilere, zamanında komünizmin en yoz versiyonu olan stalinizmi savunacak kadar eşitlikçi(!) tatlı su sendikacılarına, rakı masasında ülke kurtaran yurdum insanı zihniyetindeki köşe yazarlarına kadar, çok farklı ünvanlara sahip insanların "eyvah anam! imam doktorlar, imam hakimler geliyur!" serzenişleriyle karşı çıktıkları düzenleme. hadi onların neyi savundukları, farklı konumlarına rağmen pastayı nasıl da kardeşçe paylaştıkları belli, anlaşılır. görüyoruz ki bu güruha, düşünme yetisi vardır, biraz sorgular en azından dediğimiz gençler de abuk, tutarsız tespitlerle katılıyor, ki işte o zaman kayış atıyor, "bilmiyorsan sus, rezil etme kendini" küstahlığı dökülüyor dilimden.
şayet siz, bataklık olarak agıladığınız islamcı, daha yumuşak bir ifadeyle cemaatçi yapılanmanın katsayıyla engellenip kuruyacağını düşünüyorsanız, önce gidin bi yüzünüzü yıkayın derim.
sonra da gerçek türkiye'yi tanımaya başlayın. devlete üst düzey emniyet yetkilisi yetiştiren polis akademisindeki cemaatçi yapılanmayı, komiser yardımcılığı sınavından, il emniyet müdürlüğüne kadar her kademede etkili ve yetkili olan f tipi örgütlenmeyi öğrenin. valiliğe giden yolda ilk adım olan kaymakam adaylığı sınavından, ülkenin en iyi kurumlarında kariyer sahibi olmak isteyenlerin girdiği müfettişlik, uzmanlık sınavlarında son söz hakkının kimlere, hangi sulu göz müritlerine ait olduğunu öğrenin. bunlar hakkında az buçuk bilgiye ulaştıktan sonra, imam hatipli kızların avusturya'da tıp, mühendislik okumasını sağlayan sözde vakıfları ezberleyin. aynı amaca hizmet eden eğitim kurumlarının ard arda açtığı, yök tarafından tanınan üniversiteleri ve buralardan mezun olan insanların türkiye'de hangi mevkilere gelebileceklerini öğrenin. saray bosna üniversitesi'nin kimlere hizmet verdiğini öğrenin en azından. tabi bunlar imam hatipliler için geçerli, ki bu yapılanmanın küçük kısmı. asıl kısım üniversite sevdasına düşmüş herkesin o ya da bu şekilde öğrendiği türkiye'deki lise, dershane, üniversite sürecinde gelişiyor.
samanyolu fen lisesi, fatih koleji, fatih fen lisesi, yamanlar fen lisesi, fem dershaneleri, körfez dershaneleri, fatih üniversitesi... bunlar bahsi geçen cemaatin türkiye'de açtığı eğitim kurumlarından sadece birkaçı. bu ve benzeri okullara bir de diğer cemaatlerin okullarını ekleyin. yine de fotoğrafın küçük bir kısmını görebilirsiniz. zira asıl büyük örgütlenme devlete ait fen, anadolu liselerinde yaşanıyor. türkiye'nin her ilindeki üniversite birimlerinlerinde o sevmediğiniz, istemediğiniz imam doktorlar, imam avukatlar, imam mühendisler yetişiyor, arkadan gelenleri yetiştiriyor. kısacası bu katsayı saçmalığının hüküm sürdüğü 10 yıllık zamanda imam hatip mezunu olmamasına rağmen, öteki olarak gördüğünüz insanlardan fazlasıyla yetişti. ha şimdi kalkmış, sanki bu yıl birden bire bu zihniyetteki insanların peydah olacağını, üniversiteleri "şimdi" ele geçireceklerini düşünüp, "böhüü çok korkuyom ben" demenin ne anlamı var? madem bu kadar karşısınız, madem bu kadar büyük kin besliyorsunuz 30 yıldır aklınız neredeydi?
bu 10 yıllık süreçte o ya da bu şekilde imam hatipe gitmiş insanlardan, belli bir cemaatin korumasında yurt dışına gidemeyen, özel üniversitelerde okuma imkanı olmayan, kısacası dar gelirli insanları engellediniz. belki ailelerinin zoruyla, belki de toylukla verilen yanlış kararlar yüzünden hayatı boyunca sevmeyecekleri, yapmak istemeyecekleri mesleklere, statülere mahkum ettiniz. ama işin en acı, en zalimce tarafı "biz imam hatiplileri istemiyoruz" diyemeyecek kadar korkak olduğunuz için küçük azınlığı engellemek uğruna, bu davada hiçbir yeri olmayan çoğunluğu, tüm meslek lisesi mezunlarını yakmanızdı.. bence bu ülkede mazlum edebiyatı yapacak, "hakkımız yendi" diyebilecek (eğitim alanında) bir kesim varsa, o da, konuyla yakından uzaktan alakası olmayan "gerçek" meslek lisesi öğrencileri ve mezunlarıdır.
şimdi kalkmış bazı goygoycular "ama bu adaletsizlik! (düz) lise mezunlarının işi iyice kötüleşti" diyorlar, ki bir yerde haklılar, ama adaletten bahsederken zerre kadar samimi ve inandırıcı değiller. şayet bir insan kazanırken yapılan zalimliğe susup, kaybetmeye başladığı zaman hak, hukuk teraneleri okumaya başlıyorsa riyakarın önde gidenidir. düştüğü yer müstahaktır ona!
yıllardır haksızlık yapılıyo diye ağlayan meslek liseli ve imamhatiplilerin muradlarına erdikleri hadisedir..
ama bilmezler ki sistemde herkes ayı muameleyi görür.. sen fizik kimya görmediysen tıp okuyamazsın sözel derslerle alakan yoksa hukukcu olamazsın yani lisede yolunu nasıl belirlediysen ne eğitimi aldıysan ona göre hareket etmek zorundasın. sen lisede din ağırlıklı eğitim aldıysan dinle ilgilenmelisin.. sayısal sözel ea öğrencileri olarak bizede sunulan buydu yani haksızlık felan yoktu.. hatta ek puan da vermediler bize seçmek zorunda olduğumuz bölümü seçtik diye.. anlatılması güçtür.
öss nin yeni sistemi hala tam anlamıyla adil değildir lakin yök tarihindeki hatta türkiye cumhuriyeti tarihindeki en kaliteli sistemlerden biridir.
bir kere soru sayısının artması çok iyi olmuş. böylece öğrencilerin konuya hakimiyetleri daha iyi ölçülebilecek.
ikinci olarak sınavın iki aşamadan yapılması şans faktörünün etkisini düşürmüş. öğrenciler için bu da artı.
ücüncüsü puan türlerinin artması. artık puanlar sözel, sayısal diye temel olarak ayrılmayacak. bir sayısal puan türü kendi içinde mühendislik, matematik, sağlık ve fen bilimleri alanları için ayrı ayrı dörde bölünmüş. örneğin bu dört puan türünün hesaplanmasında kullanılan sorular aynı fakat öğrenci sağlık bilimlerine gitmek istiyorsa kullanılacak puan türünde biyoloji baskın, mühendislik bilimlerini istiyorsa fizik baskın. bu yöntemin her alana o alan bilgisi olan ehil öğrencileri göndereceği kesin. bu ayrın diğer puan türleri için de geçerli.
sonucunda imam hatip liseliler dışındaki bütün liselilerin dezavantajlı olduğu uygulamadır. meslek liseliler müfredatında sınavda çıkacak dersler yoğunlukta olmadığından dershanelerin yine bayram etmesine neden olacaktır. anadolu ve fen liseli olmanın avantajı da ortaöğretim başarı puanının etkisi azaltılarak bitirilmiştir. düz liseliler de ellerinde bir iş garantisi olmadan çok daha fazla rakiple mücadele etmek zorunda kalacaktır. ayrıca lisede bölüm seçme uygulaması da tamamen anlamsız hale getirilmiştir. zaten hedefini belirlemekte zorlanan öğrenciler iyice hedefsizleştirilmiştir.
düz lise mezunu ve hakederek üniversitelerde istediği bölümde okuyan öğrencilere karşı küfür niteliğinde olan uygulamadır.bir nevi düz lise mezunlarına " oğlum siz salaksınız mezun olunca vasıfsız olmayı göze alıp düz liseye girdiniz, bak meslek lisesine her türlü seçim yapabilecek" diyen uygulamadır.ha yök'ün bu uygulaması elektronik , makina, torna tesviye öğrencilerinin kara kaşı, kara gözü uğruna yapılmamıştır.*
meslek lisesi dışındaki liseleri önemsiz* kılmış uygulamadır.
mesela fen lisesinde okuyan bir öğrenci, son yılında meslek lisesinden istediği bir bölüme geçer, hem diploma notunu yükseltir, hem okul birinciliğine oynar, hem de sınavını bir şekilde (özel ders, dersane, vb.) iyi yapar, ekstra puanını da alır, istediği bölüme gider. e o zaman diğer okulların ne anlamı kaldı.
katsayı çürümüş ve kokusu ağırlamış bir boktur. mesleki eğitimi bitirmiş, vasıfsız düz lise mezunluğunu teşvik etmiştir. örneğin endüstri meslek lisesinin elektrik veya elektronik bölümünden mezun olan bir öğrenci öss de bütün soruları istisnasız doğru yapsa ve okul birincisi avantajını kullansa genede mühendisliğe giremiyor. ihtimal sıfır. Bu uygulama 28 şubat darbesinin kalıntısıdır. Kaldırılmasına karşı çıkmak hangi mantığa sığmaktadır merak ediyorum.
eğitim sisteminin içine etmektir o zman bölüm seçme saçmalığını da kaldır! her okulda aynı eğitimi ver.
şu şekliyle düz liselerdeki sözel-eşit ağırlık öğrencileri de dava açmalıdır. çünkü onlar kendi alanı dışında bir bölüm seçtiğinde puanı düşüyordu. ama şimdi bütün fen bölümü öğrencileri matematik-fen sorularının standart sapma nedeniyle yüksek net getirmesinden dolayı sözel sayısal her bölüme yerleşebileceklerdir.
sırf imam hatipliler üniversitelere girebilsin diye milyonlarca öğrencinin hayatını piç etmektir bu.
özellikle son dönemde bütün kaliteli düz liselerin de anadolu lisesi statüsüne yükseltilmesiyle sbs de düşük puan alan çocuklar için süper bir gelişme olur. olayı bir örnekle açıklayayım: efendim benim kardeşim bu yıl sbs de 409 puan almış bulunuyor. istanbul'da oturuoruz ve ne yazıkki bu puanla girebileceği bir anadolu lisesi yok. düz liseye gitsin derseniz 70 kişilik sınıflarda düzgün bir eğitim alabileceğini sanmıyorum. e herkesin de özel okula para veremeyeceği düşünülürse geriye tek bir çare kalıyor; anadolu meslek liseleri. resmen bu okulları yazmak zorundayız! ama küçük yaşta ucundan kaçırdığı bir sınav yüzünden ilerideki meslek seçiminin etkilenmesi haksızlık değil de ne! bu yüzden çok güzel bir uygulama olmuştur. umarım şimdi buna göre seçimlerini yapan çocuklar mezun olana kadar değiştirilmez bu durum da içlerinde patlamaz çocukların.
anadolu öğretmen liselilerin ek puanları da kaldırsın adalet olur demek ne kadar adaletlidir , tartışılır ! anadolu lisesinde her hafta 3 saat ek olarak eğitim dersleri görülmüyor , bunlar için çalışıp sınava girerek karnene etkimiyor puanı. anadolu öğretmen liselerinde her eğitim dersinin karneye etkisi fizik , kimya , biyoloji ile eşittir. buda direk olarak karne notu olarak öss ye etki ediyor. sen kaldır ek puanı sonra öğretmen liselerine kimse gitmesin , sadece üniversitede 4 yıl boyunca saçma sapan bi eğitimle öğretmen yapıp at gelecek neslin önüne. iyi nesilller iyi yetiştirilmiş öğretmenlerden gecer bunu unutmayın .!
meslek liselerinin önü açılsın eyvallah. ihl'lelerde yararlanıcak bunda da hiçbir problem yok. o zaman madem fırsat eğitliği istiyoruz hem meslek liselerinin hem ihl'lelerin hemde anadolu öğretmen liselerinin ek puanlarını kaldıralım.
çokta doğru bir karar olmuştur. henüz 14-15 yaşında olan 9.sınıf öğrencileri ileride yaşamının akışını değiştiricek meslek adına bir seçim yapıp alanlarını belirliyorlar. sayısalı seçiyor ama aradan 3 yıl geciyor , çocuğun ilgisi tamamen baska yöne kayıyor hukuk okuyup avukat olmak istiyor. edebiyat netleri fizikten kimyadan cok daha iyi çıkıyor , hatta sınavlara girdiğinde de eşitağırlıkta 3 yıldır ea alanında öğrenim gören cocukları gecip birinciliği alıyor. ama öss de karşısına katsayı engeli takılıyor. full yapsa bile ondan çok daha kötü yapan cocuklar ankara hukuğa yerleşirken onun en kötü hukuk fakultesi bile tutmuyor. zorunlu olarak tıpa yerleşiyor ve ömrü boyunca da çok mutsuz olarak hayatına devam ediyor , işkence gibi sevmediği bir meslekte çalışmak zorunda kalıyor evet bunların hepsi 15 yaşında çocukken seçtiği yanlış alan sonucu ...
bu ve bu gibi çocukların önünü açmakla devletimiz en iyisini en doğrusunu yapmıstır bence. anadolu liselerinin imamhatipten farkı kalmayacak diyenlerede yuh ayıp yani diyorum. anadolu liselerinin en büyük farkı öğrenci seviyesidir , sınıfta herkes zeki iken o dersin akışı gayet iyi gider ama imamhatiplere giren cocuklar genelde kalburaltıdır. üstelik anadolu liselerinin hocaları da sınavla o okullara atanmaktadır. meslek lisesine giden çocukta ben yazın fen lisesine giricem diye 12-13 yaşında kıçımdan ter aka aka çalışırken o çarşılarda fink attı !
anadolu liselilerin bi ayrıcalığı kalmadı diyenlerde azıcık daha sıkıp dişini anadolu öğretmen yahut fen lisesine yerleşselerdi...
saçmadır. sonuçta yüzbinlerce ilköğretim öğrencisi sbs denen aptal sınavlarda anadolu liselerine girmek için kıçlarını yırtmaktadırlar. eğer bu fark kaldırılırsa o zaman anadolu liselerine de gerek yoktur. anadolu liselerini de kapatsınlar. düz lise ya da meslek liselerine dönüştürsünler. ayrıca anadolu liselerinin herhangi bir sınıfında eğitim görmekte olan gençlere de yazıktır. boş yere mi o kadar uğraştılar? boş yere mi oks için ter döktüler? zaten meb in yapacağı işten bu kadar hayır gelir!
