sınav esnasında 10 dakika zaman arttırmanızın özgüveniyle geometride çözümü zor gelen bir soruyla inatlaşıp, onu 45 dakika uğraştığınız halde çözememektir.
sınav hocasına aşık olmak. ya şansa bak ki arkadaş taş gibi hatun sizin sınav hocanız oluyor hatta kimlik kontrolü falan yaparken falan el ele değmeler yaşanıyor. sınavı çözmeye akıl bırakmadı ki karı amk. boğaziçi'ne gidecekken marmara'ya gittik. neyse hayırlısı be gülüm.
edebiyat sorulariyla cebellesirken bir sikta en sevdiginiz kitabin adini gorup " aaa ahaha sormuslar lan super ya goruyo musun hay allah " diye sevinir akabinde soruyu okumadan o sikki isaretlerseniz salakliginizin verdigi dinginlikle bir sure sonra fena halde cokebilirsiniz.
ön sıradan birisinin üniversite kimliğini masaya koymasıyla başlayan diyolaglardır.
çekilmez , sövülür.
madem kazandın ne işin var sınavda, madem sınava geldin niye üni. kimliğini koyuyorsun ,ee üniversiteni değiştireceksen sevmiyosan niye o okulun kimliğiyle caka satıyosun.. gibi soruların sonuna küfür eklenerek sorulabilir.
sınav başladığında yanınızdaki binanın da inşaatının başlamasıyla gelen sesleri durdurmak için giden polisin siren sesi*, daha sonrasında önünüzdeki sırada oturan hanım efendinin sürekli ayaklarını sallayarak, benim masama monteli olan oturağını titretmesi, klasik bir olay olan gözetmen hocanın topuklu ayakkabıyla yürümesi ve çıkan ses.
işin garibi, ben bu durumda geçirdiğim sınavda üniversiteye girmeye hak kazandım.
öndeki hanım kızın parfüm kokusuyla özdeşleşmeniz ya da gözetmenin çükünü göster tadındaki espirilerine meze olmanız. tabi ilk kez girenler için geçerlidir. sonra yalama olur zaten.