kendine göre de dereceleri olan bir kavramdır, kimi için ilk 1000 bir dereceyken kimi için 100'ün altına inilmedikçe derece falan yapılmamış olabilir. kimi için bir soru daha yapılsa dersane ya da okuldan kazanılacak bir araba söz konusu olabilir. genelde derece yapanın ilk tercihi ne olursa olsun girmesi muhtemeldir.
dizüstü bilgisayar, altın verirler. üç kişi inek, beş kişi oha der; on kişi o da bi şey mi der, anneniz de başkalarına bahsederken ikinci tercihine ancak girdi der. sonra ilk seneden sınıfta kalınabilir. yani dereceye ve yapana göre değişir bunlar.
çok acaip bir bir durumdur, övünmek için yazmıyorum ama işte hikayem:
öss vakti.. yarım saatim artmış, mat1'e bi daha bakma şansım var ama canım çekmiyo süre de bitmek bilmiyor. Dershanedeki denemelerde yaptığım gibi sözel 2(aslen eşit ağırlık olmama rağmen) yapayım diyorum. En azından bir şey kazanamazsam espri malzemesi olur umuduyla. 20 dakka da sözel 2 den kurtuluyorum. 10 dakka elde. Pişmanlık gibi bir şey hissedip mat1'e dönüyorum ve ne göreyim. HATALAR. Neyse elimden geldiğince düzeltiyorum ki eğer bir tane daha düzeltseydim şimdi 1. tercihimdeydim. işte sınav bitti çıkışta hemen bir arkadaşla karşılaştım. Tabi pişkin pişkin olm ben sözle2 yaptım artistim ben gibisinden laflarla zaten kafası bozuk arkadaşı rahatsız ediyorum. Neyse puanlar açıklanıyor. ilde sözel2 birincisi olmuşum, eşit ağırlık2 de ise ancak 18. iyimi oldu? Kesinlikle il derecesi kullanabilirsen iyi bir şey. Kullanabildim mi? Oldukça, yani öğretmenlik puanı sözel2 puanına eklenince türkiyede derece oluyor. Yani dershaneden bir laptop. Müdürden ve validen birer çeyrek altın. Bu kadar. Bi de reklam malzemesi olmak var tabi resimler falan. Değdi mi? 20 dakka için evet.
üniversite hayatı için herhangi bir yararı olmadığı gözlenen olay. üniversitedeki başarı öss'ye falan dayanmaz arkadaş. bakmışsın paralı okuyan adam takmış sana farkı gidiyor, sen dereceli bursluyken.
