Örümcekler, kendi ağlarına kolay kolay yakalanmaz, bunu iki şekilde başarırlar. Birincisi, avı için ördüğü ağda ayrıca sadece kendisinin üzerinde hareket edebileceği yapışkan olmayan özel ulaşım iplikleri vardır, örümcek bunları tanır. ikincisi, ağız kısmındaki bir salgı bezinde ürettiği salgı ile sürekli ayaklarını yağlı tutar ve böylece yanlışlıkla tuzak ağına düştüğünde kendisini kurtarabilir. Fakat ürkütüldüğünde nadiren kendi ağına takılıp diğer örümceklere de yem olabilir.
iclerinde "ee bissuru biseyler yazdik yaa bunlar beni niye yazar yapmioki die düsünen alla alla ulan bu sozluk neki dur hele ben biraz daha sunu kurcalayim derkene valla bravo insanlar yaziyor kardesim diyerekten sozlugun derinliklerine dalan ve acizligini goren" gaza gelip cirmalayan insanlarin bulundugu grup.
benim de penceremde bir tane var. pet edindim ben onu. masrafı yok, pisliği yok, üstelik haşerattan koruyor. penceremin bir köşesine ördüğü ağ sineklik oldu bana. bir de güneşte çok güzel parlıyor. gece odamın ışığına üşüşen küçük sinekler sayesinde örümceğim bolluk içerisinde yaşıyor. onları bir güzel sarmalıyor, hepsini hemen yemeyip bir köşede depoluyor. bir yandan canlı canlı belgesel izliyorum. saçma gibi ama biliyorum ki doğru yoldayım. bakınız peygamber efendimiz de böyle bir hobiye kapılmış, hayrını da görmüş. bir çeşit sünnet bu yani.
korkutucu, sevimsiz görünmelerinin yanı sıra, mükemmel hayvanlardır. birçok akıl almaz özelliklerinin yanında, yaptıkları ağlar tam bir sanat eseridir. ve bugünkü teknoloji ile yapay olarak yapmak "neredeyse" imkansıza yakın*.
(bkz: karadul)
(bkz: tarantula)
özgün'ün 'biz ayrıldık' isimli 2009 tarihli albümünde yer alan, sözü ve müziği sezen aksu'ya ait şaheserin ismidir aynı zamanda. sözlerinden de belli eder kraliçenin kaleminden süzüldüğünü.
Gün gelir bir anda herkes benzeşir.
Dün dövüşenler tezgahlarda uzlaşır.
işler tıkırında ilişkiler sütliman.
Aynılaşırken ufak ufak yalnızlaşılır.
Ben sana uyanık ol demedim mi?
Bu elbise sana bol demedim mi?
Gitme bataklık yol demedim mi?
Demedim mi? Demedim mi?
inadına inadına dönüyor dünya.
Örüyor bak ağlarını örümcek.
Kolu kanadı kırık acıdan aşkın.
Hor görüldü ne zulüm gördü ah vazgeçene dek.
Ne bana benze, ne beni kendine benzet.
Olduğun gibi kal, bana da müsaade et.
Ne kadar çok yatak, o kadar pişmanlık.
Kendine benzemeyeni sevebilmekte marifet.
Ben sana uyanık ol demedim mi?
Bu elbise sana bol demedim mi?
Gitme bataklık yol demedim mi?
Demedim mi? Demedim mi?
inadına inadına dönüyor dünya.
Örüyor bak ağlarını örümcek..
Kolu kanadı kırık acıdan aşkın.
Hor görüldü ne zulüm gördü ah vazgeçene dek.
ince bacaklı, narin, hassas olanları tahammül edilebilir olsa da büyük, kıllı olanlarının cidden korkunç ve tiksinç olduğu sekiz bacaklı yaratıklar grubu. lakin bu hayvanları ağdan aşağı doğru sarkarken izlemek de ayrı bir keyiftir. canlı canlı spiderman hesabı...
bana hiç sorma, uzak dur benden
boyle biriyim işte ben
cevap ortadai bir bak bana
yalnizim dogruyum ben
orumcek agi sarmiş her yani
seni kurtarmak lazim
mecbur muyum, mahkum muyum
bana ne, ne haldeysen
dort bir yandan kuşatmişlar bak seni
sonunda onlar gibi olmuşsun
kalbini orumcekler mi sardi?
pes bu kadari da yok olmaz olmaz
kendine yanliş bir yol begendin
bak en sonunda delirttin
yanima gelme, boyle mutluyum
deliyim, umutluyum
kendimi bildim bileli boyle
kimseden sorumluyum
dort bir yandan kuşatmişlar bak seni
sonunda onlar gibi olmuşsun
kalbini orumcekler mi sardi?
pes bu kadari da yok olmaz olmaz
kendine yanliş bir yol begendin
bak en sonunda delirttin
çoğu örümcek türünün birinci öncelikli algılama biçimi dokunma hissi. gördüğüm yerde öldürdüğüm bu arkadaşlar
bulundukları yüzeydeki çok hafif bir titreşimi bile algılayabilecek düzeyde hassastırlar.
kimi örümceklerin de trichobothria isminde ek tüyleri var. bu tüyler de ses titreşimini algılıyor.
gözleriyle algılamaları ise bu hayvanların ikinci öncelikli algılama biçimi.
avı olan sineklerin davranışlarını iyi tahmin edebilen canlıdır, evde bir duvarın köşesine kurduğu derme çatma ağı yüzünden, hade leeyn o ağ çok baştan savma, 5-6 tel çekmekle kendini avcı mı sandın, ulan sinekler tavana gider bi kere salak aşağıda ağ mı kurulur gibisinden saatlerce dalga geçtikten sonra ertesi gün öğlen uyandığımızda bizi uyutmayan tüm sinekleri ağında gördüğümüz, nasıl yaa, olm nasıl bildi ya buraya geleceklerini, kesin hipnoza sokup çağırıyor sinekleri muhabbetleri sonucu adını kunteper koyduğumuz evimizin yeni üyesi.
özellikle menzoberranzan şehrindeki drowlar için kutsal olan hayvan... drow toplumunda bir örümceğe zarar vermek çok ağır cezalar getirir, hatta idam sebebi olabilmektedir.
gün itibarı ile sözlükten öğrenilenler ışığında, bu arada sözlüğüde öğretme misyonundan dolayı ayrıca tebrik ediyoruz, terbiyesiz hayvanın tekidir. bu ne kardeşim, dişisi erkeğini yer, yavrular anneyi yer. ne pis bir aleminiz varmış lan sizin. bundan sonra örümcek adam'a da selam verirsem şerefsizim.
örümcekler, sanılanın aksine avını yemez.yakaladıkları avlarını mumyalarlar ya da daha doğrusu konserve yaparlar.fakat bu mumyalama işlemi avını canlı bırakacak şekilde yapılır.av,aylarca canlı kalabilir.kaçar demiyorum çünkü kaçamaz.zamanı geldiğinde de nokta ısırığı şeklinde mumyada delik açılır ve avın kanı içilir.sözün özü :örümcekler vampirdir.
bunların bazıları o kadar büyük olur ki görüntüsü bile insanı ürkütmeye yeter. zira bugün bahçede 15 senedir orada olduğunu tahmin ettiğim odunları çekerken boşlukta yuva yapmış yaklaşık 8 10 cmlik bir örümcek kendini savunma pozisyonuna geçmiş ardından kafasına odunu yemiştir. devamında yaptığım tetkikler sonucu devasa ağında sivrisineklerden kelebeğe kadar çok çeşitli haşere ve bir adet yusufçuk* bulmuşumdur.