aşık olunan kişi ile yapıldığında insanın heycanını tavan yaptıran eylem. doğru yer, doğru zaman ve en önemlisi doğru kişi ile yapılırsa tadından yenmez. insanın içi bi hoş olur, içinde fırtınalar eser öpüşme anında, nefes nefese kalırsın soluğun kesililir... tabi bunlar aşık olunan kişi ile yapıldığında olur. yoksa normal biri ile olduğunda iş ereksiyonlar öteye gitmez. daha sonrasında unutulur gider saman alevi gibi.
çok irdelediğim, üstünde oturup düşündüğüm konular arasındadır. hani neden birbirini seven insan sevgilerini dudaklarıyla ifade eder veya neden herkes böyle yapar diye çok düşünürdüm anlamsız gelirdi. meğer birtakım şeyler üzerinde yorum yapmadan onu gerçekten yaşamak lazımmış. fakat yaşadıktan sonra bana sorsalar; önceden anlamsız buluyodun, şimdi anlamsız gelmiyo nedeni ne deseler, ona da cevap veremem gariptir ki. ama öpüşmek gerçekten sevginin dışa vurumudur. yani gerçekten hissedebiliyorsanız karşıdakini o an, kokusu, her şeyi içinize işliyorsa, sanki her geçen saniye yavaş yavaş içinizde bir parça yer edinmeye başlamışsa anlarsınız ki öpüşmek bir rüyadır bir büyüdür ya da kime göre neye göre diyebileceğim bir şeydir. her insanda farklı duygular yer etmesi doğaldır. ki öyle olmalıdır zaten. kısaca öpüşmek ne midir? öpüşmek bazen karşıdakini çok özlemiş kadar kırmızı, bazen sevginizin masumluğu kadar bembeyaz, bazen bir tartışma sonucu oluşan kışkırtıcı bir siyah, bazen de 'her şey' dir ki tüm renklerin varlığını tadarsınız.
ne kadar uzun bir suredir askimizi yasadigimizi bilmiyorduk artik. yillar olmustu. ilk zaman ki cocuklulugumuzdan, acemiligimizden eser kalmamisti, iki olgun sevgiliydik ve her seye karsi yikilmadan ayakta duruyorduk. hicbir seye ihtiyacimiz yoktu, her sey elimizin altinda, her sey uzanabilecegimiz kadar yakindi. her sey mukemmeldi, zaman, is, aile, gecim kaygisi yoktu ama zengin picleri de degildik elbette. bir gun otele gittik tatile. yemek yedik terasinda. odaya gectik. siyah askili elbisesinin bir askisi hafifce dusmus sekilde yatagin kenarina oturdu. bende yanina oturdum, basini omzuma koydu, o sekilde dakikalarca durdu, ve birden yuzunu bana donerek ve bir bacagini karnina dogru cekerek dudaklarimi optu. ellerimi bileklerinde gezdirdim ve baska hicbir sey yapmadim. sessizce soluk alisverislerimizi bile duymadan dakikalarca opustuk. yemekte azicik ictigim sarabin tadini aldigini biliyordum, parmaklarim yataga dayadigi elinin bileginde, diger elimde yataga cikarttigi ayaginin bileginde, boynumu uzatarak defalarca, dakikalarca optu beni, optum onu, opustuk, kac milyar bakterinin dudaklarimizdan gectigi umurumuzda da degildi acikcasi. birbirimize tekrar asik oluyorduk yani...
öpüşmeyi eğer gerçekten aşık olduğun kişiyle yapıyorsan o zaman duygusal zevklerin everestine çıkarır insanı. yok eğer hoşlanmadığın kişiyle öpüşüyorsan da pek bir haz vermeyen durumdur bünyeye. o zaman da değil everestin tepesi küçük ağrının eteklerine bile çıkarmaz seni. öpüşme sırasında vücut bol miktarda adrenalin ve serotonin salgılar. bu bilimsel olarak da kanıtlanan bir durumdur.