"öpülmemiş dudakları öpmek, her delikanlıya nasip olmaz"
sözün sahibi trilyoner bir manda çobanı. anasının amından şanslı çıkmış işte.
beslenme çantası boş gelirdi okula, bu yüzden ilkokul 1. sınıfta devamsızlıktan kaldı. biz 2. sınıfa geçerken o tekrar 1. sınıfa başladı.
bizim sınıfta ondan 3-5 ay küçük bir kız vardı. gönlünü ona kaptırmış... ama çoban işte, bir türlü açılamamış.. sonra bir gün bir gül alıp vermiş o kıza (ya da başkasıyla yollamış), kız ilk gülünü ondan almış... 1995 senesinde bir aşk başlamış.
kızın aşkının da önüne geçen daha büyük bir sevgisi vardı. o da babası.
babası, (babasının) kuzeni tarafından vurularak öldürülmüştü. vuran kişi 6 sene ceza almıştı.
yıllar geçti çabukcak, 1999 senesinin mayıs ayında vuran kişi tahliye oldu. 12 yaşında babasız kalan kız, babasının katilini vurup öldürecekti. bunun için bir silah almıştı. tam silahını alıp yola cıkacakken annesine yakalandı. annesi de evinde erkek olmadığı için ne yapacağını bilemedi.. erkek kardeşini, yani kızın dayısını aradı. bu kız katil olacak ne yapalım dedi... dayısı da onları evlerine davet etti, belki silah daha önceden kullanışmıştır, parmak iziniz yüzünden başınız belaya girmesin... gelin evde konusalım dedi.
anne kızını alarak erkek kardeşinin evine doğru giderken otobanda piçin biri aniden önlerine arabayı kırıyor, makasa giriyor. arabayı süren ablası ani fren yaparak dreksiyonu kırıyor ve araba takla atmaya baslıyor. arka koltukta oturan kız arka camdan fırlıyor ve araba kızın üstünden takla atarak geçiyor. 6 gün bitkisel hayatta kalan kız yaşam savaşını kaybedip hayata veda ediyor.
daha sonra bu çoban ona ilk gülünü ben vermiştim, mezarına da ilk gülü ben dikeceğim diyerek gül dikti.
çobanın trilyoner olmasına gelince, garanti koza inşaat geldi.. ormanın içine girerek her yeri katletti ve bütün ağaçları keserek "zekeriköy villaları"nı yapıp siktir olup gitti. daha sonra villaların yanlarına yüzlerce siteler yapıldı... bu çobanının babasının tarlaları çoştu.. babası da kızdan 1 sene önce öldü.