Ona buna rest çekip kaymağını dünya'ya yediren Ortadoğu ülke liderlerinden pek de farkı olmayandır.
Her alanda dışa bağımlı bir çılgın devletin saf evlatları, bağıran çağıran artistlerle çok gururlanıyor, saygınlık kazandığını zannediyor...
işin aslı öyle değil bebeler.
Devlet başkanının bağırmasına, posta koymasına siz seviniyor olabilirsiniz. Amma uluslararası politik düzlemde sadece size gülüp geçiyorlar. Ve bu ortaya çıkan bozuk paylaşımı da kendi lehlerinde çok iyi fırsatlar olarak değerlendirip, çıkarlarına alet edebiliyorlar. Örneğin Alman Cumhurbaşkanına karşı dünkü haykırışın ardından gelen ilk tepki, AB müzakerelerinin durdurulması yönünde. http://www.hurriyet.com.tr/dunya/26323658.asp
Her uyarıda daha çok hırçınlaşan sesini daha fazla yükseltenle gurur duymaya devam ediyor, çok fazla pırtlar vadisi seyrediyor olabilirsiniz. Kedi gözlerinden ötürü saygı duyarım. Belki de size nazar değmiştir. Aman sanal gazlarla heyecan yapmayın, adrenalinden başka kazandığınız pek bişiycikler yok alemdarlar!
Oysa dışarıdan yahut içeriden bu acayip gidiş için uyarı yapanlar da en kötü ihtimalle saygı duyulması gereken devlet adamları. Bağırdığı adamın kanadı altında yarın sırıtarak imtiyaz verecek olurlarsa bu sizin bağıran çağıranlar, bugünü hatırlayan ben ve benim gibiler bu çelişkileri kısa film yapar, gene sinirlenirsiniz ağalar!
Her bağıran haklı değil, bağırıp çağırıp ülkeyi çıkmazlara sürüklemek her liderin hakkı değil atarlı yiğitler!
