parti meclisini toplama yetkisi genel başkanda veya onun yazılı onayı ile yetki vereceği bir genel başkan yardımcısındadır. böyle bir durumda olmadığına göre parti meclisinin toplantısı ve aldığı kararlar hukuk dışıdır. ayrıca yargıtay cumhuriyet başsavcılığının uygunlanması konusunda uyardığı tüzük değişikliğine göre yeni myk'yı atama yetkisi genel başkandadır. sonuç itibariyle önder sav boşa çırpınmaktadır. bu işin peşini kolay kolay bırakmayacağı kesindir. sonuna kadar ortalığı karıştıracak ve gerekirse kurultaya gidilecek ama sonunda kazanan kılıçdaroğlu olacaktır.
kazan gibi kaynayan chp'yi kaynatan mekanizmaya en fazla kömürü atan, alev üstüne alev yayan zattır. eski genel sekreter diyebileceğimiz günlerin geleceği konusunda ümitsizdim fakat nihayet oldu. peki, kazanı kaynatan alev sönecek mi? hayır. çünkü yangın başladı bir kere.
yenildiği zannedilen chp genel sekreteri. parti meclisi'nin kararları kesindir. kılıçdaroğlu pm'yi tanımıyorsa partiyi kurultaya götürmelidir. kemal kılıçdaroğlu pm kararını görmezden gelirse parti önce kayyuma devredilir, ardından genel başkan seçimli kurultay toplanır. bu kurultayda seçilecek isim de büyük olasılıkla kemal kılıçdaroğlu olmayacaktır. kılıçdaroğlu, etrafındaki bilgisiz ve beceriksiz kurmaylarının kurbanı oldu. iyi de oldu.
bunların hiçbirisi beni ilgilendirmiyor. ancak bu kavga chp'nin sonu olmuştur. hayırlısı olsun. chp'den kurtulduk.
ak parti için abdullah gül, bülent arınç ne ise chp içinde önder sav odur. nasıl gül ve arınç tayyipin karizması altında liderlik ihtiraslarını bastırmak zorunda kalıp parti içinde birer klik ve güç odağı olmaya devam ediyorlarsa ve tayyip bu odaklara rağmen politika üretemiyorsa, kılıçdaroğlu önder sav ilişkiside aynıdır. iktidarda olduğu için akp içindeki bu çelişkiler ve çekişmeler su üstüne çıkamıyorken chp de ciddi bir sorun haline gelmeye başlamıştır. kılıçdaroğlu bu meselede her zaman sergilediği uzlaşmacı ve demokratik yaklaşımı terk ederek önder savı tasfiye etmelidir. siyaset bazen kafa kopartmayı zorunlu kılar.
önder sav ülkesini hiç olmazsa doğusunu ermeniye peşkeş çektirmemiştir.liman kentini amerikan uşağı araplara satmamıştır karadenizde ruslara toprak satmamıştır ülkemizdeki yeraltı kaynaklarını 50 yıllığına abd'ye kiralamamıştır.bu ülkenin askerini vatan haini dedirten duruma getirtmemiştir.daha saymakla bitmeyen rezil icraatlarınızın hiç birini yapmamıştır.
"kemal kılıçdaroğlu ile aranız bozuk mu?" diye sorulduğunda, "bozuk olsaydı gereğini yapardım" diyerek kemal kılıçdaroğlu'nun kendi desteğiyle ayakta durduğunu ima etmiştir. bu durumda CHp'nin gerçek lideri kim, biraz düşünebilenler anlar.
kendisi için söylenilen şu hikaye önder savın din karşıtlıgının sebebi olmuştur.
günlerden bir gün önder sav henüz 9 yaşındayken cuma namazı için camiye gider, namaza 20 dakika erken geldigi için hocanın vaazını dinler hoca hac ziyaretinin güzelliklerin falan anlatır. 20 dakika sonra namaza geçilir ve namaz bittiginde hoca önder savın yanına gelir küçük acaba bana 5 dakika yardım edebilir misin diye sorar önder sav hemen kabul eder, ne bilsin başına gelecekleri. geçer hoca tuvalete tuvalet silecegim diye ve önder savı çagırır. burdan sonrası malum anlatma geregi yok.
bu olaydan sonra önder sav tamamiyle dine küser, hacca giden birine araplar senin paranı kapmasınlar sonra der.