insanı cehennemden başka bir yere götürmeyecek, aslında tüm laik, şeriat, dinci, ırkçı, kemalist tartışmalarının odak noktası, merkezidir.
bir insanın ırkı mı önemlidir, dini mi?
kırgızlar ve tacikler mi bizim gerçek kardeşlerimizdir, ürdünlü ve afganlar mı?
katolik bir türkü mü tercih ederiz, 5 vakit namaz kılan bir yunanı mı?
bunlar asıl konuşulması gereken, gerçek sorulardır...
kutuplaşmanın zirvesine vardığımız bu son aylarda, iki tarafın birbirinin görüşlerini çok daha iyi anlaması adına, sapıtmadan, güzelce birbirilerine neden ve olası sonuçlarını açıklama zorunluluğu bulunan mühim konulardır.
bana göre bu sorunun cevabı şöyledir:
iman etmiş bir kişi, ölümden sonraki hayatın sonsuzluğuna inanır. ortalama 65 sene türk veya alman olarak yaşayacağımız hayatta müslümanlığı ikinci plana atan kişi ile, ön plana alanın ahiretteki akibeti elbette ki bir olmayacaktır.
kur'an a göre dünyada her doğan insan müslüman olarak doğar. demek ki, müslüman olmak, tüm insanları kapsayan bir kavram olup, türk olmak, dünya nüfusunun en fazla yüzde 2 gibi bir kısmını ilgilendirmektedir.
çoğu hristiyan kilisesinde yapılan vaftiz törenlerinde dahi çocuğun müslümanlıktan, hristiyanlığa geçtiğini papazlar da söylemektedir.
sonuç olarak türk olmanın insana bu dünyada dahi bir faydası yokken, müslüman olmak insanı iki cihanda da kurtarır.
not: bu dediklerim dinsizleri veya islamdan başka bir dinin mensuplarını ilgilendirmez. bizim dinimiz bize, onların dinleri de onlaradır. burada konusu geçen insanlar, hem türk hem de müslüman olduğunu iddia edenlerdir. yoksa bunlardan birisini kabul etmeyenlere hiçbir şekilde bir sözümüz olamaz.
Tacikleri Türk sanan malların yorumlamaya çalışıp klasik islamcı cehaletlerini ortaya koyduğu konudur.
Bunların alayı böyle oluyor, en ufak şeyi bile bilmiyorlar sonra milleti dinsiz imansız diye yaftalıyorlar, Oysa ki cehennemde Allahlığa soyundukları için gerektiği şekilde yanacaklar.
belki enteresan gelecek ama;
bir kürde sorsalar önce hangisi gelir diye, eminim , %90 dan fazlası önce müslümanım sonra kürdüm diyecek. bunu ırk ezikliği gibi saçma sebeplere bağlamak yanlış olur, zira öyle olmadığını görüyoruz.
çıkarım yapmak istedim ama ırkçılık olur belki. sustum, hep sustuğum gibi...
elhamdülillah bu dünyaya müslüman olarak geldim inşallah da öyle giderim. ve yine elhamdülillah türk olarakta doğdum bu da ayrı bi şeref ha bşka bi milletten olsaydım ne olurdu bişey olmazdı her milletin iyisi kötüsü vardır...
türk gibi yaşayıp davranıyorsan, kadının ile yanyana yürüyüp mücadele ediyorsan, toprağının suyunun ve taşının kutsal hazinen olduğuna inanıyorsan doğru yerdesin,
ama bir arap gibi yaşayıp, onlara özeniyor, kadınını yerin dibinde saklayıp üstüne kuma istiyor, türkçe konuşurken konuştuğunun yarısı arapça çıkıyor ise bu soğukta ne yapıyorsun
çöl iklimi iyi gelir sana.
doğuştan müslüman olunmaz arkadaşlar,önce besmele çekilmesi lazım.müslümanlık okuyup öğrenip benimseyip severek olunması gereken güzel bir vasıftır. ırkın ama doğuştan bellidir.
kainatın efendisi * şöyle buyurmaktadır: "hayvan yavrusu doğarken burnu- yahut kulakları kesik olmaksızın uzuvları tam ve mükemmel olarak doğduğu gibi her doğan çocuk islam fıtratı üzere doğar. sonra anne ve babası onu yahudi yahut mecusi yaparlar. (buhari, cenâiz 80; müslim, kader 22)
aynı şekilde kur'an-ı kerim'de yüce yüce allah şöyle buyurmaktadır:
o halde (ey rasulüm), gerçek müslüman (muvahhid) olarak kendini dine doğrult, (başka şeye iltifat etme); allahın dinine ki, insanları onun üzerine yaratmıştır (zira herkes, hak dini kabul edebilecek yaratılıştadır). allahın yarattığı bu dini değiştirmeye kimsenin gücü yetmez. işte dosdoğru din budur; fakat insanların çoğu, (hak dinin islâm olduğunu) bilmezler.
(bkz: rum suresi 30)
Çoğu insan söylediğinde saçmalığın doruklarına ulaşır. Çoğumuzun ataları göçmendir ama hepimiz halis mulis türk olduğumuzu sanarız. Bunu söyleyen tam türk değilse tam müslüman da olmadığı anlaşılabilir, her yerde söylenmemelidir.
kişiye göre değişen bir önerme ve nazarımda hiç kıymeti harbiyesi olmayan bir cümle.
en mühimi galiba insan olmak. insan olduktan sonra gerisi kolay ve o zaman bütün vasıflar kendi kendilerini hizaya sokmakta zorlanmazlar.