diz dize durup içleri gülen gözlerle bakışmak, bakışları ara ara dudaklarda kitlemek sonra vucudunun uzerinde gezdirmek.
parmak uçlarıyla masum dokunuşlar yapmak saçlara yüze omuzlara ayaklara.
ne kadar sevdigini anlatmak, soylemek değil anlatmak.
uzun uzun.
dinlemek sonra. dinlerken gözlerin yine yuzunde gezmesi.
vucudunda gezinmesi duduklarda kitlenmesi.
butun bunlarin yetmemesi sonra.
bakilan dudaklarin aralanmasi, disa doğru alinmasi verilmesi nefeslerin.
parmak uclarin kendiliginden karsindakinin vucuduna doğru hareketlenmesi, sabirsizlanmak ve karsindakinin sabirsizligini hissetmek.
buna daha cok tahrik olmak.
iki tarafinda hareketlerinde tatliliklarinda gulumsemelerinde bakislarinda heyecanlarinda birazdam sevisileceginin okunmasi; ama henüz sevişmeye baslanmamasi, anin tadinin cikarilmasi on sevismenin on sevismesi olabilir.
arzulamak istemek katsayilarinin zirveye ulaştığı nokta da olabilir.
nerden buluyonuz böyle kavramlar amk? eskiden böyle değildi bunlar
bahele bahele cilve de yapiyyy ya la bizim karı derdi erkek. disi de 'aboo ayiya bah laaa' derdi.
birbirlerinin omzuma yirmik atarlardi gülerek.
hem onsevisme hem onsevismenin on sevismesi aradan cikardi.
ön sevişmeye girişte daha küçük olan bir sevişme versyonudur. çiftler birbirlerine ilk teması burada yaparlar. örnek vermek gerekirse:
(bkz: kalçayı gıdıklamak)
(bkz: popoya çimdik atmak)
(bkz: kulakla ağzın boyunla burnun kesişim noktasından öpmek)