dünyaya tek çocuk olarak, kardeşi olmadan büyüyenlerin veya yetimhanede büyüyenlerin öğrendikleri ilk şeylerden
biridir. yanlız yaşamak kafa dinlemek gibi gelse de bir süre sonra hayvan, bitki, bilgisayar gibi şeylere sarmaya başlar. yanlızlık meşgale olduğu zaman iyidir, yoksa hiçbir kimse hiçbirşey olmadan tek başına saatlerce duramaz.
benim de, çocukluktan beri tanıdığım yaşlı bir amca 10 yıldır yanlız yaşıyor yaşı 73 olmasına rağmen yanlızlıktan hiç de şikayetçi değil kendine yetebilen vaktini internet ve kitap okuyarak, bizim gibi gençler le anlaşa bilen anlayışlı bir insandır. hatta uludağ sözlüktete kendisi yazarlık yapmaktadır.uludağ sözlüğü tanımama vesile olan çok kıymetli amcam dır.
kendi tercihi olan insandır.
bir dönem insanın karşısına sürekli, düzenbaz, yalancı, hain insanlar çıkar ve insan artık o kadar bezer ki bu tip insanlarla uğraşmaktan bir an yalnızlığı en iyi alternatif olarak görür.
her zaman darbeleri yemek, insanda bir süre sonra bezginlik yaratır.
iki seçenek vardır;
ya herkes gibi olup, oyunu kuralına göre oynayıp düzene ayak uydurmak,
ya da, kendin olmaktan vazgeçmeyip, kendi başına yetinmeyi bilmek..
hayatın eninde sonunda kendisinden ibaret olduğunu bilen, güçlü insandır.
başkaları yanından uzaklaştığından ne yapacağını şaşırmış bir kedi gibi ordan oraya savrulan bir insan değildir bu. kendisinden keyif alan, kendisini seven, başkalarına katlanmaktansa kendine katlanmayı daha sağlıklı bulan da bir insandır.
ömrünü tek başına gerçiren değil diğerleridir asıl "ilginç" olan...
bu kadar kokuşmuş ilişkilerin, aldatmanın, aldatılmanın, kandırmaların ve kandırmacaların arasında hala saf kalmaya çalışandır aslında. kimseye ihtiyacı yoktur ve gerçek sevgidir sadece aradığı, ama o da yoktur artık...
insanların gerçekliği kalmamıştır zaten. sevginin gerçekliği de ne ola ki??
bilgisayar ile nikah kıymış, bilgisayarı adamdan saymayanlara göre, ömrünü tek başına geçiriyor gibi görülen kişidir. şizofreniye koşar adım ilerleyen kişidir ayrıca.