eski milli file bekçimiz. tecrübesi oldukça fazladır 2002 dünya kupasında 3.lük kazanan milli takımımızda yer almış çin maçında forma giymiştir. eskişehirspor da yetişmiş gaziantepspor da yıldızı parlamış gençlerbirliğinde de oynamıştır
nam-ı diğer barthez ömer. gençlerbirliği'nde kaleyi geçen sezon gökhan tokgöz'e kaptırınca bu sezon başında bursaspor'a geçmiştir. yaşlandıkça iyice güven vermez bir hal almış; bir maç kalesinde aslan kesilirken ertesi maç dibi delik kovaya dönüşebilmektedir. hatta aynı maçta bile arka arkaya toplar çıkarırken birden geleni yumurtlayıvermeyi başarmaktadır.
türkiye'nin en kıytırık kalecilerinden biri olmasına rağmen, kaleci kısırlığı yaşanan ülkemizde el üstünde tutulmayı hatta milli takıma girmeyi bile başarmış biri.
efendim, bu barthez ömer benim gençliğimi yemiş bitirmiş bir şahıstır. letonya maçında yediği gollerden sonra "ulan bir daha ben bu adamın oynadığı maçı izlemem" diye kendi kendime yemin etmişliğim vardı. ne var ki bu zat-ı muhterem geçe geçe benim süper ligde desteklediğim 2 takımdan biri olan bursasporun kalesine geçti. bende dayanamadım yemini bozdum, yine izledim. hay izlemez olaydım. izlediğim ilk maçta antalyaspordan öyle bir gol yediki, kova yaşar ile kumbara hayrettin birleşse, hatta kombo yapsalar, yine yiyemezlerdi o golü. sonuç; bursaspor 2-0 öne geçtiği maçı 3-2 kaybetti, beni de bir sürü soru işaretlerine boğarak kaleyi bu şahsa devretti. ömer hakkındaki en güzel tezahüratı yine çarşı bulmuş ve uygulamaya koymuştur;
yerlere basma ömer, çimleri eziyorsun
kusura bakma ömer, sen ..neye benziyorsun.
bu akşam oynanan, galatasaray-bursaspor maçından sonra, mondragon'dan ''kalecilik'' öğrenmesi gereken, bursaspor'un hala hangi akla hizmet oynattığını bir türlü anlayamadığım, şekilli bıyık bırakmaktan başka birşey bilmeyen miadı dolmuş kaleci...
Gaziantepspor'da olduğu yıllarda yaptığı kurtarışlarla " bu adam milli takımda yükselir " yorumlarına maruz kalmıştır, fakat ne yazık ki bu yükselişin bir şans olduğunun anlaşılması uzun sürmemiştir.
mübarek ramazan günü "neden küfür ediyorlar bana acaba?" diye düşünen, bir aut atışı kullanmak için 5 dakika hazırlanan güzel kardeşimiz. bir de mıknatıs gibi bütün toplar bir şekilde ona çarptı gıcık oldum. hele son anlarda fernando meira'nın füzesinin hafiften milan baros'a temas edip de akabinde bu vatandaşın ayağına çarparak kornere gitmesi, mekandaki herkese "oha lan senin balını" dedirtmiştir.
16 eylul 2006 antalyaspor bursaspor maci zamanında bursaspor kalecisi iken şuan da galatasaray tribünlerinden yediği küfürleri o zaman antalyaspor taraftarından yiyordu. ama o maçta antalya 0-2 den gelip 3-2 almıştı maçı ömer ile çok testis geçilmişti. ama gel zaman git zaman aynı durumlara bu sefer bizim kalecimiz olarak düştü. kaleciliğine 10 puan ama futbol dışı hareketlerine 3 puan veriyorum ömer.
not:3 puan kazanılan 1 puan için verilmiştir.
not2:sayısal verilerde götüme dayanılmıştır.
13 eylul 2008 galatasaray antalyaspor macinda yaptıgı terbiyesiz hareketlerle tüm galatasaray taraftarının tepkisini toplamakla kalmamış üstüne de bir ton küfür yemiş milli kaleci. mactan sonra da "bu mübarek ramazan ayında anneme küfredenlerin ellerinden öpüyorum" demiş. vah yavrucak! sen tribünlere hareket de cekmedin, milleti de galeyana getirmedin, sana durduk yerde küfrettiler di mi? evet evet...
ramazan gününde bizlere galatasaray taraftarının bilindik gerçek yüzünü gösteren kaleci. ne bir adamın bir maçta coşması, nede aut atışlarında 30-40 saniye beklemesi ölçü olamaz. bu adam ilk kez mi panterleşti kalesinde, yada ilk kez mi galatasaray maçında panterleşti. ya da ilk kez mi bir kaleci galatasaray deplasmanında 1 puan almak için aut atışlarını yavaş kullandı. hayır hiçbiri değil.
yine de ömer kardeşimiz gereken cevabı ''ben yine bana küfür edenlerin annelerinin ellerinden öpüyorum'' diyerek vermiştir.
gördüğü kırmızı karta gelince;
belki olayların arkasında başka işler de vardır, ama lincoln ün haftalardır bir cacıklık yol katetmeyip, höyt taraftarıma dokunamassın triplerini kaç galatasaray lı yedi acaba merak ediyorum. ayrıca ömer lincoln e cevap verseydi geçen seneki volkan olayı gibi taşşaklarına bakıp ağlamaz mıydı acaba.
13 eylul 2008 galatasaray antalyaspor macinda yaptığı başarılı kurtarışlarını, gösterdiği gereksiz tavırlarla gölgeleyen kaleci.
zaman geçirdiği için taraftar seni ıslıklar, bu ıslıklar normaldir, hakemi uyarmak içindir. sen kalkıp kale arkası tribünlere bakarak yüzün sahaya dönükken topu yerde sektirip garip garip mimik hareketlerinde bulunursan, top toplayıcı çocuğun attığı topları görmemezlikten gelip salağa yatarak top aramalara girersen; işte bunun adı her yerde tahriktir. maçın bitimine on dakika kala ömer'e edilen küfürler yaptığı kurtarışlara değil futbolla bağdaşmayan hareketlerineydi. milan baros pozisyonu kaçırmış, yatmış adam çimleri dövüyor; ömer efendi elinde topla abuk subuk hareketler yaparak dönmüş baros'a bağırıyor...
maç sonunda da ucuz kahramanımız ömer çatkıç geçmiş kapalının önüne eller bağlı kafa sallayarak taraftara posta koyuyor. ahh be ömercim adama sormazlar mı; madem bu kadar yıldır profesyonelsin taraftarın böyle tahrik edilmemesi gerektiğini öğrenemedin mi? o taraftarlardan bir kaç tanesi kendini kaybedip sahaya girse, senin yüzündeki uzuvların yerlerini değiştirseler; önce sana sonra galatasaray kulubune ve en önemlisi de türk futboluna yazık değil mi?
forumlara ve yorumlara baktım da cassio lincoln gelip ömer'e omuz atmışmış, tahrik etmişmiş, aslında ömer bir şey yapmamışmış( bu olayla ilgili maç sonunda ntv muhabirinin sorularını yanıtlayan ömer; lincoln'un sadece dokunduğunu bir problemi olmadığını söyledi gerçi de...). arkadaş bu ömer değil mi gaziantep'te oynarken trabzonspor tribünlerine garip garip hareketler yapan, şükrü saraçoğlu stadı'nda benzer hareketleri yaptı diye tribünlerden bir sürü madde yiyen hatta şemsiye atılan; ali sami yen'de 1 puan aldı diye mi bu adamın yaptığı hareketler "antifutbol" yerine "profesyonel" nitelemesine terfi etti?
maç sonunda çıkıp bir de sütten çıkmış ak kaşık triplerine girmesi de ömer'in futbol anlayışına göre ayrı bir profesyonellik örneği sanırım. yok onun hiçbir suçu yokmuş, seyirci tahrik etmişmiş, maç bitiminde sahada öylece durmak suçmuymuş falan filan. ahh ömer ahh; kaç farklı deplasmanlarda protesto edildin, o kadar tribünlerden küfür yedin hala akıllanmamışsın ya; pes...
ps: galatasaray tribünlerinin ettiği küfürler kesinlikle tasvip edilemez, haklı gösterilemez. sahada ne olursa olsun tribünlerin toplu halde küfür edip kulube zarar vermesi, futbola gölge düşürmesi kabul edilir bir şey değil...
hincal uluc'un kaleciler icin kullandigi "arkadas bazi maclarda da yemeyeceksin. alacaksin bu maci!" tabirini 13 eylül 2008 gs-antalyaspor macinda a'sindan z'sine yerine getirerek, binlerce kisinin annesine küfür etmesine sebebiyet vermis kaleci. futbol böyle bisey iste!