şu bir gerçek ki çok çok iyi bir savunması vardır. ayrıca fast break'e en iyi çıkan adamdır sanırım türkiye liginde. ama eurobasket 2009'u bir kenara koyarsak ben bu adamın murat murathanoğlu - ismet badem ikilisinin anlattığı, tee cine 5 zamanlarından kalma euroleague maçlarından beri 3 sayılık bir basket attığını görmedim.
savaşarak oynamak tabirinin canlı örneği. sümük gibi yapışıyor rakibe. o değil de top bu adama gelince anlamsız bir korku kaplıyor içimi. o kadar dengesiz bir gidişi var ki "aha da topu kaybetti", "aha da herifin üstüne çıktı faul yaptı" diyorum. halbuki iyi de şut atıyor.
türkiye-yunanistan maçının tek kahramanıdır belki de...cidden tüm emeklerine yazık oldu adamcağızın.tüm emekleri hakmeler,hidayet ve ömer aşık ın serbest atıştaki başarısı(!)sayesinde yerle bir oldu.bu arada ikizleri olmuş bugün hayırlı olsun.
litvanya maçı öncesi ısınmaya çıkmış daha sonra ateşi 39 dereceye çıkınca oynatılmamış ve bulgaristan maçında da oynayamayacak olan oyuncu . o nasıl bir ısınma tekniğidir sevgili ömer ?
sutör guard olmasina ragmen top hakimiyeti amatör lig seviyesinde olan adam. cok iyi bir sutör olsa insan görmezden gelebilir ama serbest atis yüzdesi bile %50 civarlarinda. yani o kadar da dengesiz bir eli var. sadece bos saha yakaladiginda deli gibi hizli kosarak turnikesini atar. topu potaya birakisi bile estetik acidan igrenc görünür. savunmasi iyi denebilecek derecededir. o da yine hizliligindan kaynaklanir. euroleague'deki her macta en az bir kere topu deli bir hizla sürüp pota altinda savunmadaki adami yere indirip aldigi bir hücum faul vardir. bu adam her macinda kesinlikle yapar bunu. saka gibi. yeryüzünde sanki baska 2 numara yok. ama tüm türkiye'de de, özellikle de basketbol basininda ve dünyasinda cok begenilen bir oyuncudur. biz anlamiyoruz herhalde.
bu sene efes pilsen'le oynanan yarı final serisinin ikinci maçında, hakemin efesli oyunculardan çıktığını sanarak topu fb ülker'e verdiği bir pozisyonda hakemi uyararak, topun kendisinden çıktığını belirtmiş ve rakibe verilmesini sağlamış centilmen oyuncu.
oyuncu bozuntusu. kendini beğenmiş basketçi. ben hayatımda ilk defa "ben hem hucum da hem de müdafada iyiyim, herkesi tutarım, hep tuttum, tutucam da atamaz onlar" diyen bir oyuncu duymamıştım daha önce canlı yayında. ben efespilsenli bir oyuncu olsam ve bu açıklamasını dinlesem ömere basketi bıraktırır feneri de 4-2 geçerim.
efes pilsen'de genç yaşta kaptanlık ünvanı verilmiş, o dönemlerde efes efes diye konuşan; klüpten ayrıldıktan sonra absürt açıklamalarda bulunup efes'i yermeye çalışan garip bir arkadaşımız. yaşlandıkça daha çok itiraz ediyor hakemlere.
halen marmara universitesi spor akademisi bölümünde ogrenci oldugunu ogrenmeme ve aynı kampuste olmamıza ragmen bı kez bıle goremedıgım ıcın teessüflerimi bildirdigim, pek bi canım cigerim, ugruna son besiktas-ülkerspor karsılasmasında daha dogustan sürüyle degil tek basıma ucmayıtercih etmeme ve kanımın siyah beyaz akmasına ragmen, sırf O ülker'de forma giyiyor diye, 2lik 3lük allah ne verdiyse attığında gizliden gizliye sevindigim, beni yoldan cıkarmıs olan, 1978 dogumlu, 194 cmlik yavru, en sevdigim basketbol oyuncusu.