ölümün ağzından hayat

entry1 galeri0
    ?.
  1. bilmem kaç milyon senelik geçmişi olan insanoğlunun çare bulamadığı tek şeyim. niye bilinmez beni hiç sevmiyor insanlar. ama bilmiyorlar ki bu işe zorla getirildim. günlerce ağladım bunu üstlenemem, bunu taşıyamam diye ama yine de bu görevi bana verdi. fakat zamanla bu işe alıştım ve alıştıkça bilmediğim bir güç beni sardı. karşı koyamadığım bir güç. beni uyarmıştı, söylemişti, "kontrolsüzlük etrafını sararsa sonun iyi olmaz" diye.

    zamanla beni sevenler de oldu. kimilerini öldürdüm diye benim varlığıma tapanlar, benim gücümün karşı konulmaz olduğuna inananlar. yeri geldi yahudileri sevindirdim yeri geldi amerikalıları yeri geldi türkleri.

    çoğu zamanda benden öyle nefret ettiler ki. ne ocakları söndürdüm, ne yürekler dağladım, ne öksüzler bıraktım. ama dilim yoktu hiçbirşeyim olmadığı gibi gücümden başka. kendimi çok yalnız hissetmeye başladım bir zaman sonra. kızdım, ağladım ve bunun sonu olmadığını anladım. anladığım an yanında aldım soluğu. "çok yalnızım ve üstümde çok büyük bir yük var. ya yalnızlığımı dindir ya da yükümü azalt!". düşündü ve dedi "sana üç tane arkadaş veriyorum. hem yalnızlığını dindirecek hem de omuzlarında ki yük hafifleyecek".

    evet o gün üç tane yeni arkadaşım olmuştu. biri çok pis görünümlü, kendine hiç bakmayan "intihar" , biri de süslü ve bir o kadarda kibirli "idam". diğerine alışamadım bir türlü. hep kendi kendine takılıyor, nerede, ne zaman, ne yapacağını bilmiyor ve beni rezil ediyordu. pardon tanıştırmayı unuttum. onun ismi biraz uzun aynı kendi gibi "doğal felaket".

    şimdi hepimiz görevdeydik ama kafamda beni sürekli kurcalayan bir şey vardı; biliyordum ki yine suçlu hep ben olacağım.
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük