Hücrelerin yaşlanmasının sebebi her bölünmeden sonra DNA uçlarından yaşanan organik baz kayıplarıdır. Bu yüzden DNA uçlarında işlevsiz olan ve birçok kere tekrar eden bazlar bulunur. Belli bir süre sonra tekrar eden üniteler de biter artık işlevi olan yani geni oluşturan bazlar kaybedilmeye başlanır ve artık fonksiyonel kayıplar başlar ama bizim de buna karşı bir silahımız var telomeraz enzimi. Bu enzim her bölünmeden sonra gidip DNA’nın ucuna bir RNA kalını ekler yani bir nevi uzatır DNA’yı.Örneğin kanser hücrelerinde telomeraz enzim aktivitesi çok yüksektir yani kanser hücreleri yaşlanmazlar onlar ölümsüzdür. insanlık ölümsüzlüğü araştırmaya her zaman devam edecek belki bulamayabilirler ama her geçen asırda ortalama yaş ömrünü arttırdıkları bir gerçek.
Bilim adamları henüz spermi olmayan bir insana çare bulamadı. Ölümsüzlüğü nasıl bulsunlar ? Yaşam yaratamıyorlar ki ölümsüzlüğü bulsunlar . Bulamazlar.
evrenin başlangıcına dair herhangi bir bilgiden daha değerli olan bilgi. bir bilim insanının karşısına biri ölümsüzlüğün diğeri ise evrenin başlangıcını içeren iki bilgi koyun ve bunlardan yalnızca birini seçebileceğini söyleyin. tercihi yüzde yüz ölümsüzlüğün bilgisine erişmek olacaktır. eğer ölümsüzlüğün bilgisine erişebilirse evrenin başlangıcına dair herhangi bir bilgiyi edinme ihtimali daha da artacaktır.
bunu şuna benzetebiliriz:
zengin bir insan gelecek kaygısı olmadığından ötürü bütün gün felsefi düşüncelerde boğulabilir. bu yine insanların kurduğu sistemden ötürü böyledir ve bu insan için önündeki en büyük engellerden biri olan para konusu hallolmuştur. burada asıl ve henüz büyük ölçüde müdahale edemeyip kontrol altına alamadığımız sıkıntı ise tamamen zamandır. bilim insanı zaman ihtiyaç duymak ister ve aslında içten içe bunu kabul etse de etmese de içerisinde bir bencillik yatar. ölümsüzlük veya ölümsüzlüğe olabildiğince yakınsama tüm fenomenlerin çözümü için birer araçtır der ancak bunu yine kendisi bulmak ve o ana tanıklık etmek ister. bilim insanının buradaki düşüncesi her ne olursa olsun, ölümsüzlüğe bireyin değil de insanlığın penceresinden bakarsanız bu size zaten gerekli olan bilgidir. insanlık ölümsüzlüğün bilgisine ulaşmadan yok olursa bu oldukça kötü olurdu herhalde. insanların ölümlü yapılar olması onların henüz fazlasıyla primitif yapılar olduğunun göstergesidir.
Gelecek bilimci Dr. Ian Pearson'a göre, 2050 yılı itibarıyla bilincimiz bilgisayar sistemlerine aktarılabilecek. Böylece insanlar yaşamını sanal ortamda sürdürecek.
Ölümü kimler gömmüş hangileri ölümsüzlük şifrelerini çözmüş
Lan bırakın nedir bu martavallar
Kendi anahtarını bulamamışlar
Senin kilitli kapını söyle nasıl açabilirler
Onlar açamazlar
Oysa ölümü bilmiyorsun ölümü bilen yaşama zerre tenezzül etmez
Ölümü bilen hiç gelir mi Rabbini bilmezlikten
Onlar evrim dediler bu yaptıklarımız devrim dediler
Ah zekâsına kedi işeyesi nefer her şey kader
Bu imtihan bir seferlik bedenin kâğıt kalemin amel
Sana kâfi geleceğini sandığın iki bilekti oysa hayat tek biletti
Hakkını veremezsen bilet yanardı biterdi
Kiminin durumu şeytandan beterdi
Ab'ı hayat içtim sandı içtiği eterdi
Her canlının içten içe umud ettiği, istediği haldir. Dünyaya olan bağlılık ve hayatın ne kadar zor olursa olsun yaşama arzusunun baskınlığı, yok olma korkusu insanları sonsuzluğa, ölümsüzlüğe itiyor.
rockefeller adındaki şeref yoksunu zengin puştun tüm organlarını değiştirerek denedikleri ama sonunda başarısız oldukları, insan oğlunun var oluş sebebinden sonra üstünde en çok araştırma yaptığı, mit ürettiği olgu.