Umarım yukarıdaki arkadaş espri yapıyordur da insan gibi bilinçli bir varlığı elektronik aletlerle karşılaştırmıyordur.
Başlığa gelirsek, neye hak verildi ki bu güne kadar buna hak verilecek dedirtendir?
Sanmam ama cidden bilinçli bir tanrı varsa (ya da direkt varsa) ve cidden bu evreni yaratıp kutsal kitapları falan yolluyorsa "burada kuralları ben koyuyorum" egosunu ortaya çoktan koymuştur.
Özellikle müslümanların tanrısının sizin arzularınızı umursayacağını sanmıyorum.
Size bu dünyaya gelmek isteyip istemediğiniz soruldu
Her şeyden haberimiz vardı
Kuran da bir çok yerde belirtilir
Mesela a'raf suresi 172. Ayet
Hani Rabbin, Ademoğullarının sırtlarından zürriyetlerini (bütün insanların ruhaniyetlerini huzuruna) almış ve onları kendi nefislerine karşı şahitler kılmıştı: "Ben sizin Rabbiniz değil miyim?" (Size vücutlar, çeşitli imkân ve fırsatlar verip dünyaya gönderirsem, Bana iman ve itaat eder misiniz? demişti de) onlar: "Evet (Rabbimizsin), biz şahit olduk" (ve söz veriyoruz) demişlerdi. (Bu,) Kıyamet günü: "Biz bundan habersizdik" dememeniz içindir.
Ah gençlik, yine maratoryumu çekmiş bedenlerin krematoryumundan ah ü figânını lanse ediyor..
Gelin sizi spatyoma alayım? Hadi geçin ber-zah'ı falan direk nüh-felekten bir gece çalayım, yanına da iki tane namucessemi eğlence kaynağı bakın keyfinize..
infantilzmin dibini gördüm bu gece yine ben dark side'a geçiyorum gelene kadar uslu durun...
yaşıyor muyuz ki ölelim, yaşamak bu mu?
ölümle yaşam arası bir sarkaç misali salınıp duruyorum sürekli ne yaşam ne ölüm, arada sıkışmışlık durumu sadece. Rüyadan ziyade kabus demeli böylesine.
muhakkak vardır. cennet diye arzuladığın neyse ona kavuşursun. insanın cenneti yok olmaksa yok olur. ama dünya derdinden kurtulan bir ruhun yok olmak isteyebileceğine kim inanır?