sonrası muammalarla doludur çünkü, kimse ne olacağını bilemez ve insan doğası gereği bilemediği, kestiremediği olaylarla muhatap olmak istemez, korkar.
dinin doldurduğu boşluk da bunların büyük bir kısmını kapsar, bu kadar hit olmasını da buna bağlıyorum şahsen. yoksa binlerce yıldır kafayı yerdik sanırım ne oldu nasıl oldu da bu evren bu hale geldi diye. kim düşünecek big bang, evrim vs. tanrı de geç.
Aslında bir yandan ölümü ister insan. Uykuyu sevmesi bunun en açık göstergesidir. Uyumak, bir nevi yaşamamak demektir. Yaşamamaksa yok olmak demek değildir. Zira uyanabiliriz. Ölmek de sadece yaşamamak veya ölümü yaşamaktır. Hiçbir eylemin sonlu olmadıği gibi ölüm de sonlu değildir. Bir kere ölünce insan yok olamaz. Zaten Yok olmanın ne olduğunu algılayamaz, bilemez. insanın Deneyimleyemeyeceği bir şey de var denemez.eger yok olusu idrak edebiliyorsak, yok olusumuzu farkedebiliyorsak zaten varız demektir zira. Sonsuza kadar ölür bir defa ölen. Ölmek de yaşam gibi sonsuzdur. Yani Varolduktan sonra bir daha yok olamayız. Bu çok saçma olurdu. Sonsuza kadar yaşarız. Ya hayatı ya da ölümü. Ne farkeder?
Ölmek, uyumak sadece!
Düşünün ki uyumakla yalnız
Bitebilir bütün acıları yüreğin,
Çektiği bütün kahırlar insanoğlunun.
Uyumak, ama düş görebilirsin uykuda, o kötü.
Çünkü, o ölüm uykularında
Sıyrıldığımız zaman yaşamak kaygısından
Ne düşler görebilir insan, düşünmeli bunu.
Bu düşüncedir felaketleri yaşanır yapan.
Yoksa kim dayanabilir zamanın kırbacına?
Zorbanın kahrına, gururunun çiğnenmesine
Sevgisinin kepaze edilmesine
Kanunların bu kadar yavaş
Yüzsüzlüğün bu kadar çabuk yürümesine
Kötülere kul olmasına iyi insanın
Bir bıçak saplayıp göğsüne kurtulmak varken?
Kim ister bütün bunlara katlanmak
Ağır bir hayatın altında inleyip terlemek
Ölümden sonraki bir şeyden korkmasa
O kimsenin gidip de dönmediği bilinmez dünya
Ürkütmese yüreğini?
Aklıma herkes cennete gitmek ister ama kimse ölmek istemez sözünü getirmiş başlık.
Iki nedeni vardır. Birinci neden belirsizlige gitmek. Ne olacağını ne yapacağını nasil bir his oldugunu bilmemek. Ikinci neden ise insan egosudur. Insan için zaman hicbir zaman yapmak istediklerini yapacak kadar cok değildir ve hic kimse hayallerini gerceklestirmeden olmek istemez.
ahret hayatına inanıyorsa tabi ki cehennem ve kabir azabında korkuyordur, inanmıyor ise korktuğu şey bilinmezliktir. insan bilmediği şeyden korkar doğal olarak.
Yaradılışı kurgulayan büyük gücün hayatı, yaşamı yüceltmesi hatta yaşayan her organizmanın kurgusal en büyük görevinin neslinin devamını sağlamak olmasına karar vermesi bunu da yaradılışın başından beri yaratılanın bilinç altı motivasyon kodu olarak belirlemesi ile ilgili olan gerçek sebebini sadece o kodu yazanın bilebileceği nedensel bilgisinin yaratılanda mevcut olduğunu sanmadığım tarih üstü güdülenme nedeni ile.
Yaşamayı sevdiği için korkar ya da ölümden sonraki sonsuzluk fikri korkutabilir. Yaşamın bir sonu var ama ölümden sonranın bir sonu yok çok ürkütücü bulduğum bir durum.