Kıskançlık, gizlenen bir hayranlıktır. Hayranlığına teslim olarak mutluluğun olanaksızlığını hisseden hayran, kıskanmayı seçer. Bu durumda, içinde şimdi aslında hayran olduğu şeyin söz konusu olmadığı, yalnızca aptallık, tuhaflık, aşırılık olduğu başka bir anlatıma sarılır. Hayran olma, kendini mutlu bir biçimde hislerine bırakmadır, kıskançlık ise ben'in mutsuz bir dileği ve isyanıdır.
Yaşanan skandallar, insanın beğendiği şeye yöneldiği tutkuya göre değişir. Daha bayağı olan hayalsiz, tutkusuz, beğenmek için fazla yeteneği olmayan yapılar utanca kuşkusuz çok iyi batarlar ama şöyle demekle yetinirler: ''Bunlar kafama girmeyen şeyler, onlara aldırmıyorum.''