ayrılık uzerinde tartisilabilecek bir seydir cunku tecrube edenler konusabilir. ölümü tecrube edenler, sonsuza kadar susarlar. fikir sahibi olunmayan bir konu hakkinda karşılaştırma yapılamaz. hangisinin daha kötü olduğu bilinemez.
Ölüm ve ayrılık birbiriyle kardeş olan iki durumdur. Hatta ayrılığa ölümün ikiz kardeşi derler. insan aşık olduğu kişiden ayrıldığında canlı canlı mezara gömülmüş gibi olur, yaşayan bir ölüdür artık o.
en buyuk asklar yarım kalan aşklardır, ve bir tarafin ölümü hayatta kalanın ömrünün sonuna dek acı çekmesine, kurulan hayaller sanki %100 gerçekleşecekmişte ölümle beraber bu hayallerde ölmüş gibi düşünmesine yol acar
oysa en buyuk ask bile önündeki engeller kalkıp özgurlestiginde bitmeye mahkumdur. ayrılık bir gun sona erebilir, en azından belli aralıklarla birlikte olunur o gunü beklemenin tutkusu yeter insana.
bu yüzden ölüm ayrılıktan beterdir tabii.
ölümden bahsediyoruz lan ölümden, ayrilikla karşılaştırmak bile ergencedir.
Bunun doğruluğuna inanmayan insanlar, ayrılık yaşadığı biriyle birkaç yıl sonrasında karşılaştığında nasıl da kendilerine yabancı geldiğini, o ayrılık yaşadığı insan ölmüşte sanki karşısındaki bir yabancıymış gibi, hiçte öncesinden tanıdığı insan olmadığı duygusunu hissettiklerinde bana hak vereceklerdir.
Biraz büyümeniz gerek tabii bunları anlayabilmeniz için ama olsun.