kendileri için "ölsün gebersin" diyen bütün ülkü ocakları üyelerine, mhp teşkılatlarına, gülen cemaati mensuplarına, akp üyelerine, add derneklerine, tgb örgütlerine, chp'nin "sağ kemalist bölmeleri"ne şöyle bir çağrım olacak:
siz de karşılık olarak mesela, 30 yıldır süren çatışmaların bitmesi için bir kaç günlük, hadi bir kaç saatlik, toplu biçimde açlık grevi yapabilir misiniz acaba?
sorunun ve çözümün bir parçası olarak türkiye cumhuriyeti'nin siyasi iktidarına "bu savaşı bitirin, ölümleri durdurun!" çağrısı yapabilir misiniz?
yapabilirseniz tarih sizi onurlu ifadelerle anacak kitaplarda, takvimlerde. toplumun hiç olmadığı kadar birbiriyle kaynaşmasına vesile olmuş olacaksınız. ortak kimliğiniz, "ölümlerden çok çeken, artık ölmek ve öldürmek istemeyen" olacak. inanın bu kimlikle yola çıkıldığında türkiye tarihinin en etkili ve en kitlesel toplumsal hareketliliğini yaratmış olurdunuz.
ama maalesef yazarken bunları yazarken bile umutsuzum.
çünkü ezici çoğunluğunuzun ibadet gibi inandığı "savaşmayı ve orduyu ve milliyeti" kutsayan o fikirleriniz sizi hayatta her zaman "en az 1 halka düşman olmak"la sorumlu kılıyor.
kürt halkının hepsinin de pkklı olduğu sanrısı doğuran ölüm orucudur.
apo kimdir, kürt halkının temsilcisi midir? öncelik kürt halkınındır. bu konuda.
ama şu değişmez bir gerçektir ki önderiniz apo ise ebediyen artık benim kardeşim değilsiniz.
insan öldürerek hak aradığını söyleyen soysuzlar olarak sadece aynı coğrafyayı paylaştığım istenmeyen varlıklar olmaktan öteye gidemyeceksiniz.
yok mu içinizde ölümle değil diyalogla sorunları çözebilecek bir babayiğit de katiller padişahını kendinize lider seçersiniz? ısrarlı cehletiniz engel midir yüğinizde insan sevgisini hissetmeye?