Aslında korkulacak bir yanı yoktur. Aksine canlı diri bir insandan daha az tehlikelidir. Potansiyel bir yalancıya dokunmak mı daha iyi yoksa tum yalanlardan ve sahtelikten sıyrılmış ölü ve ruhsuz bedene mi? Aslında böyle düşününce ölü insana daha sıcak gelebiliyor. Yani tüm olay, onu nasıl düşünüp değerlendirdigimize baglı.
hadi kalk dersin, kalk gidelim. önce kalkacakmış gibi gelir gözyaşlarını silerken anlarsın gözyaşların gibi kaybolmuştur o da çoktan, ama bilirsin gözyaşların gibi hep içindedir o, he deseler koparır zincirlerini.
sevdiğiniz biriyse kesinlikle kabul edemezsiniz ölümünü. üzerinden seneler geçse de kabul edemezsiniz.
morgdan eve gelmiş bir cenaze, en sevdiğiniz insanlardan biri hem de. "keşke..keşke onun yerinde ben yatsaydım" dersiniz. ama olmaz..en umulmadık bir anda azrail onu seçip almıştır yeryüzünden. ve son kez dokunursunuz..bedeni yıkanır sonra. ellerinizle bir tas su da siz dökersiniz..kefenlenir beyazlar içine. ve tahta bir tabuta konur. bahçeden koşup en sevdiği beyaz zambaklardan kopartırsınız. getirip yanına iliştirirsiniz. bakakalırsınız omuzlar üzerinde mezarlığa giden tabuta, onca anı eşliğinde..sanki giden bir başkasıymış gibi. o anı olmasu gerektiği gibi yaşarsınız. ama en sevdiğiniz insanın hiçbir şeilde ölmeyeceğini bilirsiniz. hep yanınızdadır, hemde hep..