ölmek o ince geçitten her bir kum tanesinin geçmesi demektir. tanrının her bir kum tanesi gibi yok olup gitmesi demektir. o kum saatinin parçalanıp dağılması demektir. kumların saçılması demektir. ve ölmek en az yaşamak kadar uzun sürmektedir.
Ölmek nedir?
Ölmek kaçmak kurtulmak mıdır?
Her şeyden vazgeçmek midir?
Her şeyin sona ermesi midir?
Özgürlük mü demektir?
Ölmek yalnızlığa son vermek midir?
Hayallere kavuşan bir yol mudur? Bir umut mudur?
Ölmek sessiz bir yaşam seçmek midir yoksa sensiz hayata devam etmek midir?
Ölmek yaşarken gülmek midir? Gülmek yerine ağlamayı tercih etmek midir?
Ölmek sana kavuşmak mıdır yoksa senden ayrılmak mıdır?
Ölmek sensiz bu hayata devam mı etmektir yoksa devam etmemek midir?
Ölmek nedir söylesene nedir ölmek?
Yaşarken yaşayamamak mıdır?
Gülerken gülememek mi?
Nedir ölmek söylesene, nedir ölmek?
Biz zannediyoruz ki insan ölünce çürümeye başlar. Doğru değil. insan doğduğu andan itibaren çürümeye başlıyor. insanı çürüten ölüm değil, hayattır. Başkasından değil, kendimden biliyorum.
yok olmak, en sevdikleriniz tarafından bile kısa sürede unutulmak. bilincin yok olması. ruh dediğini şey bilincinizdir.
cennet, cehennem, ahiret vs. hepsi hikaye. doğmadan öncesi nasıl yoksa ise öldükten sonrası da yok. o yüzden başka insanları fazla takmayın. kısacık ömrünüzün tadını çıkarın.
Mekanın zamandan ayrılması. Teorik olarak mekan zamandan ayrılırsa herhangi bir kütleye sahip olmazsın dolayısı ile ışık hızı seni ırgalamaz. Istediğin yerde anında olabilirsin hatta aynı anda birkaç yerde bile olabilirsiniz. Ama gene de siz sırat köprüsünde cennet kuyruğunda bekleyin.
islama göre kuranı baz alırsak ölüm komadaki hasta gibidir.yani dirilene kadar olan bir rüya alemi gibi birşey veya hiçlik.ama kabir azabi diye birşey yok bunu nerden uydurdular onu bilemiyorum.ama maddi alem için yok olmak diyebiliriz.şahsi görüşüm ise umarım tekrar diriliriz.yok olmak istemem ben.
yok olmaktır. sonsuz bir karanlık. dünyadaki artık hiçbir şeyin anlam ifade etmemesi, dokunamamak, konuşamamak, hissedememek. tüm sevenlerini geride bırakmak.
Şimdi sanırım şöyle bir şey.
Sabah sis akşam sis gece sis.
Baktık başka bir açıklaması yok biz öldük diyoruz ev arkadaşımızla huşu içinde bir şeylere sürüklenmek evet.
Yaşıyor muyuz soracak kimsede yok lan etrafta.
Dip not: bunu da sisler içinden yazıyorum samanyolu tv salih ve ak sakallı dede.
Ahahaha macera seven beyler eklesin miydi o?