bikaç yetim hakkı yiyen kalantor indirilse hiçde fena olmaz denilesi durum. parası çok olanın göt korkusuda çok olur sonra bak nasıl hepsi teker teker gariban babası oluyorlar.
kuşkusuz espri olsun diye atılmış bir slogandır. amaçlı ya da amaçsız olarak etkisi ise çözümsüzlüğün propagandasıdır.
verdiği mesaj şudur: daha fazla madencinin veya liman işçisinin ölmemesini, etnik köken, kültür farkı, cinsel kimlik, yaş, engellilik veya törelerden dolayı insanların baskı görmemesini istemek demek türkiye'nin cehenneme dönmesini istemek demektir. bu halk, tasarı halinde olan ve hayata tam anlamıyla (samimiyetle) geçirildiği takdirde gündelik hayatta büyük değişiklikler yapabilecek ayrımcılıkla mücadele ve eşitlik kurulu'nu ve en azından kitabına uygun iş güvenliği uygulamalarını haketmemektedir. hak arama şekilleri şiddet yoluyla olacaktır, o yüzden de şiddeti hakederler.
maden mühendisleri odası'nın yaptığı açıklamaya göre çok basit bir uygulamayla 30 can kurtarılabilirdi:
"Grizu patlaması için oksijen, karbondioksit ve metan gazının bir ısı kaynağıyla birleşmesi gerekir. Erken uyarı sisteminin 540 metre derinlikteki kuyuda gaz düzeyinin tehlike eşiği olan yüzde 2'yi gösterdiğini saptadık. Bu durumda galerinin tahliye edilmesi, havalandırılması gerekir. Sonra yeniden çalışma başlayabilir. Ama bu bilgiye rağmen tahliye kararı verilmemiş."(1)
(1)http://bianet.org/bianet/...-olum-goz-gore-gore-geldi
bundan sonra işçilerin ölmemesi için mevcut sistemlerin çalışılası alanlar haline getirilmesi yoluna gidilmelidir. ülkemizi cehenneme çeviren yeterince sorun vardır.
cehenneme gerek yok, hele hele düşen her cana bir can almaya hiç gerek yok. bütün gerçek solun birleşip örgütlenmesi ve slogan atarak değil halkla konuşarak derdini anlatması ve iktidar olamasa da iktidara karşı büyük bir güç olarak her zaman söz sahibi olması bir başlangıç olur. iyi bir başlangıç.
en son maden işçilerinin proleterya devrimi yolunda şehit düşmelerinin ardından yapılması gereken türkiye'nin her bölgesi devrim yolunda cehenneme çevrilmeli. bugün 30 can daha sağlıksız çalışma koşulları ve gerekli tedbirlerin alınmadığından dolayı yitip gitti. artık birilerinin bu duruma el koyması için bir şeyler yapmanın vakti geldide geçiyor yoldaşlar.
30 candan bahsediyoruz. sadece bugün. dün ve insanoğlunun sömürüye başladığı andan itibaren yitip giden milyonlarca can. bunun en başlıca sorumluları kapitalist düzen ve patronlar, ağalar, haramiler saltanatı. derhal bugün yitip giden proleterlerin intikamı adına tüm alanlar ateş kızılına boyanmalı, kolluk kuvvetleri kaçacak delik aramalı, yetkili kişilerden bu canların hesabı sorulmalı. düşen her cana bir can istenmeli. adalet sistemi sözde demokratların istediği eksende değil devrimci şiddet ekseninde seyir etmeli. bunu istemek insanlığın bir borcu. insanca yaşamı savunmanın bir gereksinimi.
ölümleri normalleştirme hatasını ancak ölümü enselerinde hissedebilirlerse düzeltebilirler. sermaye devrilmeli emek kazanmalı.