Hayattan hiçbir tat alamazdik. Endişe ve üzüntüyle O günü beklerdik.
Mesela öleceği saati bilen, bekleyen idam mahkûmu psikolojisi, çok kötüdür.
Allah vermesin.
geleceğimin, iradem dışında gerçekleşeceğini düşünür, rahatlardım. Nasılsa iş olacağına varır, diyerek. Oysa ki, şimdi, bilmekteyim ki; tercihlerim, hem günümü hem sonumu belirleyecek. Mesuliyetim büyük, yani.
Dünya aynı şu anki düzeninde devam eder, kimse kimsenin gözünün yaşına bakmaz,
kimse kimseye altı ay sonra bugün öleceksin haydi biraz kalan ömrünün tadını çıkar demezdi;
Yani ne zaman öleceğimizi bilmeden tükettiğimiz ömrümüzü,
tüketimin adeta hayatın kuralı olduğu şu dönemde ne zaman öleceğimizi bilerek tüketmeye devam ederdik;
yaşamaya devam etme mecburiyeti ve saati bilinen o korkunç sona yaklaşmanın boşvermişliğiyle.
çok daha rahat olurduk. eğer erken bir yaşta öleceksek kendimize yatırım yapmadan eğlencemize bakardık, 90'lı yaşlara kadar yaşayacaksak ona göre çalışırdık açık ve net.