öldükten sonra veya seni hatırlayan son kişi öldüğünde, hiç yaşamamış olacaksın şeklinde değilde ismini bilen son kişi öldüğünde hiç yaşamamış olacaksın şeklinde savunduğum gerçeklik.
yakınlık derecesine göre artan-azalan şeklinde cereyan edecek olan hakikat.
unutmak dediğimiz kavram allah'ın biz kullarına yaptığı bir güzelliğidir. ilk günkü o taze acıyı düşünün. aynı derecede bu hayatınızın sonuna kadar sürseydi şayet nasıl bir hayatınız olurdu. o sebepten kişi öldükten sonra onu dua ile anmak en hayırlısıdır. onun için dua etmek. allah'dan onun için bağışlanma, rahmet, merhamet dilemek. ölümde bile yakını olarak sınırı aşmamak çok önemli. allah ölenlerin yakınlarına sabırlar versin.
Öncelikle 1. Sorunsanla göre; ne bekliyorduk ki öldükten 100 yıl sonra da hatırlanıp "ah ah şöyle bir kız vardı ne de çok seveni vardı." falan mı diyecekler?? Bu devirde çeşme, köprü vb. Yaptıranlar bile unutuluyor. Sizi mi unutmayacaklar... bir diğer sorunsal da şu; üstte birkaç yazarın da dediği gibi biz öldükten sonra hatırlanmısız veya hatırlanmamısız ne fark eder. Herkes kendi pisliğinde boğulsun yeter kafasında oluruz birçoğumuz.
Yaşarken de çok kez unutulmuştuk. Çok kez ölmüş, çok kez yaralanmış, çok kez yok olmak istemiştik. Şimdi ruhun ölümü bedenin ölümü ile tamamlanıyor. Bu bir yok oluş. Ucu görünmeyen bir tünele tek gidişlik bir bilet.
Bazı kötü günlerde ertesi güne uyanmamayı istemiştik. Sevdiklerimiz ellerimizden kayıp gittiğinde de beni de götür diye yalvardığımız oldu ellerimizi açıp allaha. Ama sıra bize gelince kaçacak delik ararız.
iki ay önce ilkokul arkadaşım öldü bir gece. Bugün kimse hatırlamıyor bile. işte biz de böyle bir hiçtik ve hiç olacağız. Dünyaya büyük bir sevgiyle geldik. Gün ışığı ve anne şefkati içinde. Oysa bir karanlıkla ve soğuklukla kaybolacağız. Tüm düşler, umutlar, sevdiklerimiz, anılarımız ve bu güzel bedenler için Ne acı.
Bu kubbede, hoş bir seda bırakmamışsanız, unutulursunuz.
Yüreklere dokunmamışsanız, hafızalarda yer edecek olumlu özellikleriniz yoksa, bir insanın hayatında iz bırakamamışsanız, mesela gülümsetememişseniz sevdiklerinizi, iyi ki varsın dememişlerse, evet unutulursunuz.
Norman şair Robert Wace ya da gerçek adıyla Robert Wace bunun çözümünü söylemiştir, ta 2.yüzyılda.
"insana ölümsüzlüğü verecek şey kalemdir."
Kıssadan hisse: Burada yazarak ölümsüzlüğe doğru ilerliyorsunuz. Gerçi o ölümsüzlük uludağ sözlüğün ömrüne bağlı oluyor. Hmm, en iyisi siz bir kitap yazıp, onu bastırmaya çalışın, o zaman garanti oluyor ölümsüzlük...