öküz: kara trenim,kömürüne kurban olduğum bizim aşkımızı kıskanan bazı kesimler var beni çok sinirlendiriyorlar!!
tren: tabi kıskanacaklar ben ne zaman geçsem sen hemen pencereye çıkıp bana bakıyorsun
öküz: ne yani istemiyormusun yoksa sana anlamlı anlamlı bakmamı?
tren: yaa isterim tabii ama üzerimde oturan yolcular "şuna bak öküz gibi buraya bakıyor" diyorlar kıskanıyorum seni..
öküz: lan utandırdın şimdi beni..
tren: utanma öküzüm utanma seninle biz daha ne bakışmalar yapacagız ne bakışmalar..
bizi kıskanacaklar arkamızdan öküzün trene baktıgı gibi bakışıyorlar diye nameler yapacaklar elalem kıskansın bizim sevdamız asırlarca daha devam eder..
öküz: benim en çok hangi bakışımı seviyorsun lan..
tren: hani bir öküz gibi olanı varya o bakışına eriyorum işte..
öküz: kara trenim benim, allah cuf cufuna zeval vermesin..
tren: öküzüm benim, allah bakışlarını başka ulaşım araçlarına çevirtmesin
öküzün bakıp, trenin onu siklememesiyle sonuçlanan ilişkidir. öküz ne kadar bakarsa tren o kadar gider... he gerçi öküz bakmasa da tren gidiyordur zaten bu yadsınamaz bir gerçek ancak burada söz konusu olan trenin gitmesi değil öküzün ona bakmasıdır. trenin gitmesi öküz için önemli olmasa bakmazdı, tersi bir durumda; öküzün bakması tren için önemli olsaydı, gitmezdi...