bugün

sizi bir süreliğine mutlu eden ama çevrenizi üzen duygu çeşididir.
Bu duyguyu bastırmak çok kolaydır sadece güzel şeyler düşün ve mutlu ol.
Hayranı, hastası olduğum death metal grubu lamb of god'ın 2004 ashes of the wake albümünün ilk parçası olan ''laid to rest''te 02:48'de başlayıp 03:02'de sonlanan ''failure!'' haykırmasıyla oluşan duygudur. Şarkı başlı başına bir öfke oluşturur bende ama failure kısmı öfke x10000 yapar, etrafınızda olan şeyleri(ne olduğu fark etmez) tekmeleyip dağıtmak, parçalamak istersiniz.
an itibariyle birilerinin kafasını kopartmak istememe neden olay duygu.
öyledir ki;
öfkeyi anlamak için hakkında ne kadar okuduğun, duyduğun, hatta gördüğün yetmez.
sadece gerçekten yaşaman gerekir ve damarlarının kaynadığını hissedince insanların nasıl kötülük yapabildiğini anlamaya daha yakın olursun.
duygu ırkında, insan ırkındaki varlığımın karşılığı.
kontrolsüzse çok zararlı bir güç.
felaket birşeydir.

şuanda çok öfkeliyim sözlük. nasıl geçecek bu? öneri laızm?
jehan barbur' un dinledikçe dinlenen mükemmel şarkısı. al dinle sonra konuşalım.
https://www.youtube.com/watch?v=C5FBu_0mzOE
yönetmesi zordur. http://www.doktortv.com/h/ofke-yonetimi
insanın kendisine yenik düştüğü en kötü duygudur. mantığını kaybeder, pozitif düşünme yetisini yitirir, kontrolden çıkar. insana en çok zarar veren duygulardan biridir. böyle durumlarda verilen kararları iki kere düşünmek lazım. insan öfkesine hükmedebilmeli.
krallar, mesafeler ve akrebin gözleri 'yle saç ayağı oluşturulduğunda gücüne güç katan erkin koray başyapıtı.
Tehlikeli bir duygudur. Doğuştan gelen hırs ile bütünleşir ise ciddi derecede zararlar doğuracaktır. Bütünleştiren zeki ise muazzam bir güç doğar.
kanına karışan ilaç nasıl anında etki eder, öyle yayılıyor vucuduma. sıcaklığından anlıyorum ne kadar yoğun olduğunu. rengim değişiyor, düşüncelerim bulanıklaşıyor. mantıksız şeyler anlamlı gözükmeye başlıyor, delilere sempati besliyorum.

uyuşturucu gibi yayılıyor, zararlı olduğunu bildiğin ama vazgeçemediğin, kuvvetli hissediyorum , duvarları delebilecekmişim gibi geliyor. dişlerim kenetleniyor, ellerim benden bağımsız yumruklaşıyor.

ağlamak geliyor içimden, ama ağlarken içime kapanmak değil, her gözyaşım için bir yumruk atmak, kırmak, dökmek, parçalamak istiyorum.

insanı insan yapan her özelliğim kayboluyor, hayvana yaklaştığımı hissediyorum, sakinleşmekse hiç istemiyorum. yaşadığımı hissediyorum.

yaşadığımı o kadar yoğun hissediyorum ki bundan da öfke duyuyorum.

velhasıl, insanın ağzına sıçan bir his
kaynağı kibir olan duygu.
Engelleme, incinme veya gözdağı karşısında gösterilen saldırganlık tepkisi, kızgınlık, hışım, hiddet, gazap.
"Öfke, rüzgar gibidir, Bir süre sonra diner; ama bir çok dal kırılmıştır bile." mevlana
gözler kararır, eller yumruk şeklinde sıkılır ama kafi gelmez, bacaklar titremeye başlar, kaslar seyirir, dişler sımsıkı sıkılır. attığın yumrukla fil devirecek gibi hissedersin ama daha da tahrik beklersin, genelde olayın sebebi kişiler, hayali evrenlerde çeşitli fiziksel ve ruhsal işkencelere maruz tutulurken, öfke daha da parlar, bileylenir. sonu kavgayla veya kendine zarar vermeyle biter, sonrasında uyku gelmesi, halsizlik, yorgunluk, olağandır.
Dunyayi bir yumrukla toz duman edebilecek hissi verir . kontrol altına alınabilecek en zor şeydir
kalktığımızda zararla oturacağımız kontrolsüz davranıştır.
bazen sağlam işe yarayan duygu. rahatım valla.
insanı yavaş yavaş resmen yiyen bir şeydir. Sağlıklı düşünmenizi imkansız kılar.
gerçekten yok etmenin tek yolu öç almak olan duygu.
nerede ve nasıl kullanıldığı ile anlam kazanır öfkede..
Hitler gibi 38 milyon kişiyi öldürtüyorsa yıkıcıdır, korkutucur
Biri sizi sevmiyor diye bağırıyorsanız çocuktur ama sevimlidir.
Biri size saldırdıgında bana ne yapıyorsun diye bağırıyorsanız korumacıdır.
Sevgiliye öfke sonrası daha güzel dokunuyorsanız yapıcıdr.
sahi kim söyledi bize asla öfkelenmemizi?
Neden Öfkeleniriz?

insanları öfkelendiren sebeplerin başında engellenme, önemsenmeme, aşağılanma, keyfi bir tutumla karşılaşma ve saldırıya uğramaktır. insan haz yaşamaya dönük bir canlıdır. Yeni doğan bir bebek hayata haz duygusunu yaşamaya yönelik başlar. insanların haz duygusunun önüne çıkan düzenlemelerin başında eğitim ve terbiye gelir. Haz dünyasını engelleyecek her durum, olay veya kişi, insandaki öfke duygusunun en başta gelen sebebidir. insanların neden öfkelendiği esas olarak aynı sebebe dayansa bile, her dönemin kendine özgü engellenmeleri vardır. Çocukluk döneminde eğitim, terbiye ve çocuğun isteklerinin karşısına dikilen yasaklar çocuğu öfkeye sürükler. Ergenlik dönemindeki genç, iki temel istek arasında sıkışır. Bir taraftan aileden kopmak, bağımsız olmak isterken, diğer taraftan güvensizlik ve yetişkinlerin desteğine duyulan ihtiyaç, çatışma ve öfkeye sebep olur. Yetişkinlikte rekabet şartları, sorumlulukların getirdiği zorunluluklar insanı engeller ve öfke doğurur. Bu arada reddedilme duygusu, ister toplum tarafından, isterse aile veya arkadaşlar tarafından olsun, insanda şiddetli bir öfke doğmasına sebep olur. Orta yaştan ileri yaşa geçenlerde, gelecekle ilgili güvensizlik ve bunun getirdiği belirsizlik, yaşın getirdiği sınırlamalar engellenme duygusuna ve öfkeye yol açar. Bütün bu söylediklerimden de anlaşılacağı gibi, insan için bu saf anlamıyla özgürlük, isteklerinin mutlak olarak karşılanması ve haz duygusunun yaşanmasıysa, yaşadığımız çağ, özgürlük görünüşü arkasında kesin sınırlar ve çerçeveler getirmektedir. Bu da insanın haz duygusunu dilediğince yaşamasını engellemektedir.

SAĞLIKLI ÖFKENiN ORTAYA ÇIKIŞ BiÇiMi

Her şeyden önce şunu belirtmek gerekir ki, öfke normal ve sağlıklı bir duygudur. Öfkesinden veya kızgınlığından ötürü insanın kendisini suçlu hissetmesi doğru değildir. Sağlıksız olan öfkenin saldırganlığa dönüşmesidir. Engellemeler bir enerji doğurur. Bu enerji yapıcı da kullanılabilir, yıkıcı da. Sağlıklı bir biçimde dışa vurulmuş bir öfke amaca yöneliktir, çoğunlukla toplumsal olarak kabul edilebilir bir biçimdedir ve çok kere uzun vadede kişiye yarar getirmesi mümkündür. Öfkenin sağlıksız olarak dışa vurumu ise saldırganlık ve şiddet biçimindedir ve en büyük zararı kişinin kendisine verir. Öfke ne kadar açık ve doğrudan ortaya konursa, o kadar çocukça olduğu düşünülür. Çünkü çocuklar öfkelerini açık ve doğrudan ifade ederler. Bu sebeple öfkelerini yenemeyen, onları kontrol edemeyen ve olduğu gibi ortaya koyan kimselerin duygusal açıdan olgunlaşmadıkları kabul edilir.

YAPICI ÖFKE

Öfkenin sağlıklı ve normal bir duygu olduğunu yukarıda belirtmiştim. Yapıcı olarak kullanıldığında öfke, zihinsel ve bedensel güç verir. Öfkeden yapıcı olarak yararlanmak için üç şart gereklidir. Birincisi, öfkenin esiri olmamaktır. Buna öfkeyi kontrol etmek de diyebiliriz. Öfkenin kontrol edilemediği durumlarda, kişi başlangıçta gitmeyi düşünmediği kadar ileri gidebilir. Böyle bir durumda kontrol kişinin elinden çıkmış, bir yönüyle ortaya çıkan durumun akışına kalmış ve bir yönüyle de karşı tarafın eline geçmiş demektir. ikinci şart, kişinin öfkesini bastırmaya planlanmış olmamasıdır. Kişi, öfkesini kabul etmez ve bunun normal yollardan dışavurumundan kaçınırsa, bu durumun doğurduğu tepkinin sonucu, sağlıksız bir öfke patlaması olarak ortaya çıkabilir. Üçüncü şart, toplumun öfkenin dürüst ve doğrudan ortaya konuşunu kabul edebilir bir yaklaşıma sahip olmasıdır. Bazı toplumlar, bazı gruplar arasında öfkenin ortaya konmasını hoş karşılamazlar. Örneğin, kadınların erkeklere, küçüklerin büyüklere doğru yollarla ifade edilse bile öfkelerini ortaya koymaları doğru olarak kabul görmez. Hiçbir zaman unutmamak gerekir ki bastırılmış olan ve kabul edilmeyen öfke, dolaylı ve zararlı yollardan ortaya çıkar. Bu nedenle öfkenin işaretlerini tanımak çok önemlidir.

not:alıntıdır.
içimde tutamadığımdır.