Etrafa vuracaksanız yumuşak yerlere vurun zira serçe parmağınızı kırıp sinirden fark etmeyebiliyormuşsunuz. En sevdiğim serçe parmağımdı...
Asla ama asla öfkenizi sevdiklerinizden çıkarmayın. Hatırlanması gereken en önemli şey bu. Fiziksel veya duygusal olarak sevdiklerinize asla zarar vermeyin.
insanlara dişinizi gösterin. salın öfkenizi. eğer kendinizi haklı hissediyorsanız veya gerçekten haklıysanız amına koyun o insanın. öfke kontrolü diye bi şey yok.
tabii bu dalyarak gibi sağa sola boşa atarlanma anlamına gelmiyor.
Ben genelde etrafımdaki eşyalara zarar veya elimi sert bir yere vurup acıtarak ofke kontrolumun az oldugu zamanlari belli ediyorum bence bunun en buyuk nedeni insanlara öfkenizin nedenini anlatamamanız veya ofkenizin nedeni insanlara mantıklı gelmeyecegini dusunmeniz olabilir kafamda birsuru sebep var ama bunları yazıyorum.
Sinirlendiğinizi hissettiğiniz an neden sinirlendiğinizi anlamaya çalışın ve derin nefesler alın. Kısa süreli çözüm bu şekilde. Fakat daha sonra aynı şey tekrar başınıza gelmesin istiyorsanız tedbirinizi almanızda yarar var.
termos kırmak.
aksi takdirde öfkelendiren gerizekalının burnunu kırıp uzay düzlemine dahil ederim.
bakın öfkesini başka şeylerden çıkaran insanlar çabuk öfkeleniyor diyemeyiz, aksine sabır küpü kişiler. birikmişlik azizliğine uğramış olabilirler sadece.
ayrıca karşıdan kontrol beklemek yerine insanı da fazla zorlamamak lazım nitekim. şahsen karşımda sınırlarını zorlayan gerizekalının teki varsa öfkemi kontrol etmem.
anlatamadım. her ne haltsa.
öfke kontrolü nasıl olur? e devletten sorgula.öfke kontrolü nedir? öfke ile ilgili merak ettikleriniz. bunu yapan öfkedir.öfke kontrolü neden yapılır? öfke kontrolü.
Ben de psikolojik destek sağlarım eğer çok büyük öfke probleminiz varsa uzmana görünün.
Çözüm Öncelikle ne için öfkelendiğinize bağlı sözlü tartışmada konuyu tatlıya bağlamaya meyilli taraf olun yeter en azından ben böyle yaparak çoğu zaman kârlı çıkıyorum.
Ayrıca adam sandler reyisin anger management isimli filmi hoşunuza gidebilir.
Doktora gitmeden önce "evet ya, bende öfke sorunu var, kendimi kontrol edemiyorum" diyerek suçu kendinizde görmeden önce, kendinizi psikolojik bir rahatsızlık durumuna sokup bunu kabullenmeden, kendinizi hasta olarak görmeden önce...
Küfür edin.
Tepki koyun (fiziki şiddet, saldırganlık olarak değil. Örn: haksız ise haksız, yanlış ise yanlış deyin ve boşver deyip geçmeyin, içinize atmayınız) kendinizi ortamdan kişilerden soyutlayın.
En değerli olan şey akıl ve ruh sağlığınız olduğunu (kendiniz) bilin.
Sizi üzen kızdıran kıran kişileri değersiz varlık, önemsenmeyen yaratık, bir pislik olarak görün. Tıpkı kabız olduğunuz zaman zorlukla sıçtığınız için klozet içinde bokunuzla kavga etmezsiniz (kusura bakmayın, bu örneği kibar şekilde anlatmak için kendimi yormadım) böyle bir durum gibi sizi kızdıran insanlara yaklaşın.
Ne bileyim, bir köpek havlayıp ya da kışın üreme dürtüsü ile bir kedi miyavladığında bundan rahatsızlık duyduğunuz zaman gidip köpeği ısırıyor veya kediyi tırmalıyor musunuz?
Tabi ki hayvan diyor ve doğal davranışı diyerek geçiyorsunuz.
işte, insanlara da böyle yaklaşın ve onlara bir hayvan gibi bakın.
Kabul edin, sizde de olan eksikleri hataları görün.
Örn: sizi kızdıran çıldırtan insanlara ortamlara karşı "eşeği siken osuruğuna katlanır" deyin.
Bir aleti tamir ederken yetersizliğini kabul edin. Başaramayınca onu kırmak daha da çok bozmak zorunda kalmazsınız.
Bu örnekleri çoğaltmak mümkün.
ilk önce kendinizi ve çevrenizi iyi gözlem edin. Durum analizi yapın.
Ondan sonra öfke kontrolü, psikolog desteği vb yollara başvurabilir kendinizi hasta çaresiz görün.
Bu durumla epey bir süre yaşadım.Şu aralar sadece sinirlendiğimde öfke birikimi olduğumda klasik müzik açarak temiz hava alıyorum.Biraz olsada iyi geliyor.Kendinizi kaybedebileceğiniz bir durumdur bu kontrolsüzlük.
doktora veya psikoloğa gitmeden önce bunun bir bozukluk olup olmadığına karar verin. kontrol edemediğiniz derecede bir büyüklük ve size zarar veren somatik bir yanı da varsa ve en önemlisi siz bundan memnun değilseniz bir bozukluktur. ani ve gereğinden yoğun olan öfkenin altında yatan pek çok sebep olabilir. çoğunlukla öfkelerini kontrol etmekte zorlanan insanların geçmişlerinde can acıtıcı bir olaya tepki veremedikleri ve onu yeterince yaşayamadıkları görülür. örneğin annesinin ölümünde, buna sebep olan şeye yeterince üzülememiş sinirlenememiş, üzerine bu olayın etkisi de hafızasından silinmiştir. danışana göre bu olay ciddi bir mevzu değildir hayatında ya da olduğundan daha hafife alıyordur. geçmişte yaşanılan bu gibi olaylar tekrar ortaya çıkarıldıklarında ve o yaşanması gereken duyguyu danışan yaşadığında öfkesini kontrol etmesinde zamanla iyileşmeler gözlemlenir.
diğer sebepler ise önceden türlü çeşitlerde şiddet görmesi bile olabilir. kişiden kişiye farklılık gösteren bu durum, kişinin yardım alarak kendi içgörüsünün sayesinde çözülebilir.
ne yaşadım, ne hissettim, ne düşündüm diye sorgulamak her zaman yarar sağlar duygusal bir durum yaşadığımızda. öfkemiz yoğun bile olsa, normal bir durum olabilir. her duygu gibi öfke de pozitiftir. duygularımızı anında, zamanında ve yerinde yaşamamız gerektiğini bir kez daha anlatır bize bu öfke kontrolünde zorlanmalar.