eskiden filmlerde görüp özenirdim ama hayata geçince kimseyi ödemeli aramadım. bir de santral çıksın onunla konuşmak istiyorum ben. yalnız dahili numarayı bilmiyorsanız operatöre bağlanmak için bekleyin durumu değil bildiğin santral istiyorum.
telefon kullanıcısınının yüzsüzlüğünün son perdesidir. arıcaksan ara abi basık bişey bu ya... sen gevezelik yapcan, dert senin, ben niye ödüyorum ya...
aile fertleri arasındaki görüşmelerde çok işe yarayan ancak öğrenciler arasında genellikle kullanılamayan hizmet.çünkü bu hizmeti kullanmak için arama yapılan kişinin bir miktar bakiyeye sahip olması gerekmektedir nitekim öğrenci milletinde de genellikle kontor yoktur.
atölye tiyatro topluluğu'nun, larry cohen'in phonebooth adlı senaryosundan yola çıkılarak, yazıp sahneye koydukları tiyatro oyunu. garip özel efektleri ile alışılagelmiş oyunlardan çok farklı olduğu kesin. hele ki oynadıkları yer taksim oyuncular kahvesi'nin samimi ortamı olunca atmosfer daha da etkileyici oluyor. gerilim filmlerinin tiyatro sahnesine taşınmasını dileyenler mutlaka izlemeli.
kansere çare bulan insanoğlunun deva bulamadığı hastalıktır. 1000 ytl lik telefon taşırlar içinde 1 kontor yoktur. bu ne bohemdir. " baba arasana yeæ! kontorum yoq!" demeye getirirler. ödemelinin olmadığı hata geçersin, sonraki gün bakarsın ki telefonun çağrı trafiği artmış, ne olduğunu anlamamış vaziyete geçersin. eskiden ödemeli arayan tayfa şimdi 2 kere çaldırır olmuş. " baba okadar çaldırdık, niye aramıyon yeæ!" demeye başlamış. 2kere çaldıran eller, 3 ü görmüş, 3 ü gören eller, 4 ü beklemiştir..
sonra kafan ellerinin arasında dersin ki " sen çok yaşa e mi ödemeli!"