-üç bin dolar.dün gece oturdum hesapladım olası bi beş yıllık ilişkide kolasından tatiline,yemeğinden hediyesine sana harcayacağım meblağ. yekün olarak al bırak peşimi...
-saysam ayıp olur mu?
-estağfurullah. yolda bulsan sayacaksın.hakkın bu para.
eğer düzenli aralıklarla görüşmenize vesile olan bir hayatın içinde değilseniz ( okul, iş, arkadaş çevresi vs.) damdan düşer usulü gerçekleşmesinde fayda var. evet evet, daha ilk günden yapın. ne kaybedeceksiniz ulan? en fazla daha önceden yaptığınızı yapar, yalnız kalmaya devam edersiniz.
yurttaki birinci masa sahibi arkadaşlarımızdan (!) birinin yan bankta oturan kıza ettiği ve bizzat duyduğum çıkma (çıkma nedir ya!?) teklifi:
-bir şey soracaktım sana?
+buyrun?
-saat kaç acaba söyler misin telefonu unutmuşum da ben?
+tabii bir dakika... altıya yirmi beş var.
-tamam. teşekkürler. bu saatten sonra benimsin.
+ben sözlüyüm yalnız..
-affet bacım o zaman. bilemedik.
birden nasıl bacı ayağına döndü o iş, hala aklıma geldikçe sorguluyorum. pardon de git yani en fazla. milletçe her şeyi uçlarda yaşamayı seviyoruz.
1 kere şartlar neticesinde telefondan yapmak zorunda kaldığım eylemdir. Neyse ki kabul edildiğindeki mutlulugu yasadım. helikopter, vapur falan geciyordu, zaman durmustu.
çıkma teklifi her ne ise o kolay da..
ayrılma istediğini belirtir kanun teklifini nasıl veriyorduk?
kanun hükmünde kararname çıkarmak istemiyorum bu sefer..
telefon numaramı değişsem adresimi biliyor..