siz de inandınız aq, koskoca vakfın böyle alenen bir dağıtım yapabileceğine.
hadi diyelim ki, bu adamlar pornocu, misyoner, hayvan, eşşek, dombili ; hiç aklınız alıyor mu arkadaş böyle kolilerle yayın göndermelerini ? hiç mi düşünmez bu rezil komplocu misyonerler o okulda bunu kamuoyuna duyuracak birilerinin çıkacağını ? adamların böyle bir dağıtım niyeti olsa gidip bunu elden yapmazlar mı ? gerizekalı mı bunlar allasen ? misyonerlik yapmayı biliyorlar da iki dergi göndermeyi mi beceremiyorlar ?
ne ile ya ? ne ile besliyorlar sizi de böyle oluyorsunuz büyüyünce, anlayamıyorum.
o değil de,
kendi internet sitelerinde porno yayınlayan (baykal kaseti) bu adamlar değil miydi yahu?
sitenin bir tarafında ayetler,, hadisler, özlü sözler, ortada bildiğin porno.
demek ki porno izletmek kötü birşey değilmiş, hatta ayetlerle iç içe sunulması gerekmiş.
freud' un ne kadar da haklı olduğunu ortaya koyuyor bu gazete. nedir bu bel altı haber yapma kampanyası anlamadık gitti. hüseyin üzmez bilinçaltını fazla etkilemiş ondan olsa gerek.
habere gelince; vakit diyorsa kesin yalandır. bu kadar da basit ve komik.
çydd'nin başlatmış olduğu bir kampanya vardır ki örnek alınasıcası bir durumdur. evlerde bir köşede duran tüm kitap ve ansiklopedileri - bu saçma haberleri yapan nesiller gelecek nesilleri de kendilerine benzetmesinler diye, az da olsa bilgilensinler diye, okumanın ve öğrenmenin tadına varsınlar diye, diye de diye... - ülkemde yaşayan yavrucaklara ulaştırmak adına yapılan bu kampanya hakkında saçma sapan şeyler uydurup bundan büyük bir haz duyanların o sözde porno cd' lerinde domalan taraf olmalarını gönülden diliyorum. tutun ki haber doğru, tutun ki bir yığın uygunsuz kitap, cd neyse olmaması gereken kişilerin eline ulaştı. bu durumda hata kampanyada değil ellerine ulaşan kitapları irdelemeden okullara gönderen bir kaç şahıstadır. ve eğer böyle bir şey varsa o pornografik öğeleri gönderen şahısların çydd derneği sempatizanı olmadığı da kesin. geriye kim kalıyor bir düşünün derim.
normal olandır.inanılması güç ama diye habere başlanması biraz klişe olmuştur.aynı dernek hristiyanlığın çok güzel işlendiği kitapları da okullara göndermekteydi.kitabın içeriğinde 'nolur bu güzel şehir müslümanların eline geçmesin' diyen bi yavru kızımız vardı.falan felan.
ateş olmayan yerden duman çıkmazmış.ÇYDD bu türn duyumlarının daha önceden de almıştım bunların yaptığı sadece göz boyama kemalist ayağına ülkeyi götürüyorlar
hala bu sözde derneğin eski baş kadının fikirlerini savunup " türkan saylan bir eğitim gönüllüsüydü" diyenleri görünce insanda ister istemez içten içe bir salak yerine koyma arzusu doğuyor.
bir gün evlenirsem türkan saylan'ın melek olduğuna inanan bir kızla evlenirim.