geçenlerde öğle yemeğine çıktığımda biraz turlayayım dedim, galatasaray lisesinin yanından daldım ara sokağa çukurcuma'ya gittim.
çukurcuma'nın hoş bir havası vardır eski binaları, antikacıları, keyfi tıkırında görünen bolca sokak kedisi yani sevdiğim şeylerin bulunduğu bir mahalle kısacası. sağa sola göz gezdire gezdire, gördüğüm kedileri mıncıklayarak dolaşıyordum.
o sırada yanıbaşımdaki antikacının önüne oldukça yaşlı, üzerinde eskiliğini haykırırcasına belli eden kıyafetleriyle, başında fötr şapkası, koyu gri kumaş pantolonu ve yine koyu gri ceketi olan bir amca geldi.
amcayı gördüğüm ve sesini duyduğum anda yeşilçam'ın en sevdiğim filmerinden korkusuz korkak'taki hastanede ölen mülayim ters karakterini canlandıran rahmetli kamer sadıkyan canlandı gözümde, adam sanki ikizi.
gümüşsuyu'ndan inerken, taksim ilk yardımın arkasından istiklal'e çıkarken merkezinden geçtiğiniz semt.
Çok güzel bir kahvesi vardır. oturup rahatlamak için birebir.
doğa ve tarihin kültürüne sahip,istanbulu daha gerçek kılan semt.istanbuldaki diğer semtlerin aksine ruhunu korumayı başarırken çağdaşlıktan uzaklaşmayan ve o kadar tahribata rağmen karakteriyle ayakta kalabilen bir semt.
istanbul un en mistik semtlerinden biri. heryerden ulaşabilirsiniz; taksimden cihangirden tophaneden karaköyden galatadan. fakat arabayla girerseniz sokağa sinir krizleri başlar. çünkü sokak çok dardır üstelik millet kafasına göre park eder ayrıca sokağa hem başından hem sonundan arabayla girebildiği için sürekli pişti olursunuz ortada bir yerde. arabayı otoparka koyana kadar ananız ağlar yani. sokakta bir de hep yabancı turistler gezer, türkiye değildir sanki. ayrıca antikacıları ve ikinci el eşya satan dükkanları çok ünlüdür.