çoğunluğun yanında olma arzusu, insanın riskli kararlar alıp, onun ceremesini yalnız başına çekme olasılığından korkup garanti olana yönelmesindendir.
yani kendi doğrusunu yapmaktansa başkasının yanlışını yapmayı tercih eder insanoğlu.
yaşamı büyük ölçüde etkileyen bir psikolojidir. kalabalık, topluluk psikolojisi ile birleştiğinde misal,
bir kitleden açık oylama usulüyle sorularn bir soruda cevabı evet olanların el kaldırması istendiğinde çoğunluk el kaldırmak için son ana kadar bekleyecek emin olamadığı cevabını bilmediği bu soru karşısında geniş kalabalıklarla beraber hareket edecektir.
günlük hayatımızda bunun çeşitli varyasyonlarını görürüz. örneğin, bir grup arkadaşla hangi cafe ya da resturanta gitmemiz gerektiğini seçmemiz gereken bir durumda, içerde kimsenin olmadığı mekanın kötü olacağı gibi bir ön yargımız ortaya çıkar. dolasıyla içerde az kişin olduğu mekanı tercih etmeyiz.
halbuki bir mekanın içersinde az kişinin olması onun kötü bir işletme olduğunu göstermez. yeni açılmış olabileceği gibi bir ihtimal var olduğu gibi populer olmamasından kaynaklanan bir durum da olabilir pekhala.
insanoğlunun populer olana yönelimi merakından,
çoğunluğun içinde olma eğilimi de korkaklığından ileri gelir.
+abi ben cem yılmaz ı sevmiyorum. esprileri sıkıcı geliyor.
-öyle olur mu oğlum bak şunu dinle: ".......... sonra o da ona kaynımda da var demiş." *
+iyi de hiç komik değil bu bunlara mı gülüyosun sen?
-sen de ne salak adamsın be. hiçbir şeyden anlamıyorsun. tüm türkiye adamı seviyor. bir sen sevmiyorsun.
+peki ben de seviyorum abi. kaynımda da var demiş ha. ahuhahahaha. ***
bazen çok zeki olmak da gerçeği anlamanıza yetmez. çünkü zeki olmak, sorun çözmek ve bir şeyi öğrenme kapasitesi anlamına gelir. ama çoğunluğun yanıldığını görmek ve yeni şeyler ortaya çıkarmak istiyorsanız entellektüel olmanız gerekir. yani eğer yeterince meraklı, saygılı ve sabırlı değilseniz 140 iq ile ortaçağda dünyanın düz olduğunu kanıtlamak için çalışıyor veya işinde çok iyi bir köle tüccarı olabilirdiniz.
demokrasidir çoğunluğun haklı olması. 10 prof ile 10 (bazılarının cahil diye nitelendirdiği) insanı bir araya getirin ve çoğunlukçu bir oylama ile sonuca gitmeye çalışın. eğer bireylerin kişisel özellikleri baz alınmıyorsa ve cahil denilen 10 kişilik gurup çoğunluğu sağladıysa onlar dediği olur. bunun adı demokrasidir. olması gereken de budur.
insanları kişisel özellik veya fonksiyonlarına değerlendirmek ise bana göre aptallıktır, bağnazlıktır.
Bununla ilgili çok efsane deneyler var. Maymun deneyi değil insan deneyi. Çoğunlukla hareket etme çok güçlü bir etki olduğu için açıkça yanlış olduğu ortada olan durumlara bile doğru lan bu diyenler var.