Berbat nargile yapan, ama sadece tarihi bir yer olduğu için tıklım tıklım olan bir yer. Millete kömür dumanı iciriyorlar resmen. Defalarca denedim. Ve hep aynı
overrated mekan. ayrıca kürtlerin ekmeğini yediği binlerce mekandan sadece birisi. buna bağlı olarak hizmet, kalite boktan. nargilesi de öyle ahım şahım değil yani.
Milli manevi gençlikten bahsedenlerin kiraya verdiği yerdir. hiçbir vakıf yetkilisi de çıkıp burası medrese, vakıf malı aslı dışında kullanılamaz demiyor. bir de tütün, nargile zararlıdır diye kamu spotu yapıyorlar. bir gün de vakıf mallarıyla ilgili kamu spotu yapsanız.
ne ilgi var ne hijyen.
nargile dediğin sessiz mekanda içilir. burası ana baba günü.
ikinci kez gittim yine aynı.
evet tarihi bir yer ama o kadar uzaklardan gelmenize değmez.
hakkında sayfalarca yazı yazmak istediğim ve yazabileceğim, fakat bir türlü kafamı toparlayıp da yazamadığım efsane mekan. o kadar çok anısı var ki bende, ister istemez kafa onlara gidiyor. medresenin tarihçesinden başlayıp iki satır sonra kendimi kedileri yazarken buluyorum.
istanbul deyince herkesin aklına gelen birkaç şey vardır illa ki. benim için de medrese onlardan birisidir. unutulmaz üniversite yıllarından yadigar kalmasından mıdır bilinmez, gitmediğim, havasını solumadığım her gün ızdırap gibi gelir nedense.
her mevsimi güzeldir güzel olmasına ama kışı bir başka güzeldir medresenin. hele yağmurlu yahut karlı bir kış günü gitmişseniz tarifi imkansız duygulara gark edebilir sizi. girişteki köz ocaklarında ellerinizi ısıtmak adettendir bu havalarda. sonrasında sıcacık çay içinizi ısıtır, üstüne nargilenizin dumanı nefesinizin buğusuna karışır ve tadına doyulmaz anlar başlar. yanınıza mırnav bir kedi gelir her daim, olmazsa olmazıdır medresenin.
medresenin eski tadı, eski havası yok diyenlere hak veriyorum. onun da sebepleri belli aslında. eskiden çevre esnafa, üniversite gençliğine yahut meraktan şöyle bir geçerken uğrayanlara ev sahipliği yapardı medrese. şimdi turistlerin uğrak mekanı oldu. e teknoloji de sağolsun, artık bilmeyen yok medreseyi. herkes merak edip bir defa uğrasa alın size kalabalık. haftanın belli günleri ve saatlerinde tenha olurdu, o zamanlar gidildiğinde tadından yenmezdi. şimdilerde sabah-akşam, haftaiçi-haftasonu pek farketmiyor, her daim kalabalık.
tütünler de eski kalitede değil. nerede o eski nakhla cappuccino, nakhla elma nerede şimdiki. tütün ithalatına getirilen sınırlama ve yasaklar haliyle medreseyi de etkiledi. üstüne kontrolsüzce üreyen nargile cafeler de eklenince adam gibi tütün de, kömür de bulmak zorlaştı. bu da medresenin tadını kaçıran diğer bir faktör.
şu ana kadar yazımın genelinde medreseyi bir bütün olarak ele aldım, mekan mekan irdelemedim. çoğu kişi çorlulu ali paşa medresesini yekpare bir nargile cafe sansa da içinde 3 farklı nargileciyi barındırıyor. mekanın en eskisi sağ cenahtaki erenler nargile. medresenin nargile severler için popüleritesi artmaya başlayınca normalde halı kilim vs satan mekan sahipleri de dükkanlarını nargile cafeye çevirmişlerdir. ilk solda ekmek ve su, hemen arkasında da ali paşa nargile yer almaktadır. ben son 1 yıla kadar hep erenlerde takılırdım fakat tütün kalitesindeki düşüş (zaten 3 çeşit tütünleri vardı) ve hizmette yaşanan bazı aksaklıklar beni canımdan bezdirdi. şimdi ali paşaya gidiyorum, mutluyum huzurluyum.
erenler nargilenin efsane közcüsü, emektarı mustafa abi son zamanlarda ortalarda gözükmüyordu. diğer mekana gitsem de yokluğunu farketmemek imkansızdı. duydum ki ameliyat geçirmiş ve durumu biraz ağırmış. geçmiş olsun diyorum kendisine, allah acil şifa versin. inşallah tekrardan aramıza döner, ben de onun iyileşmesi şerefine erenlere uğrarım bir defa.
son olarak; medrese için kapanacak dedikoduları dolaşıyor ortada. daha doğrusu medrese kapanmayacak ama nargile cafeler kapatılacakmış. normalde oradaki dükkanlar vakıfa ait. sanırım vakfın yeni yönetimi ile bazı anlaşmazlıklar varmış ve yıllık sözleşmeleri bitince büyük ihtimal nargile cafeler tarih olacak. gerçi ben medreseye ilk gittiğimden beri bu tarz dedikodular var ama sanırım sona yaklaşılıyor. umarım bu dedikodular gerçeğe dönüşmez ve istanbullular böyle güzel bir mekandan mahrum kalmazlar.
nargilesi , mekani , cayi on numara bes yildiz olan yerdir. calisanlarida bahsedildigi gibi sogukkanli veya ters tipler olmayip kurt asilli cana yakin insanlardir.
yeri güzel, nargilesi de fena sayılmaz ancak garsonları para etmez. siklemiyorlar resmen. sanki müşteri değiliz de zorla gelmiş misafir gibiyiz. konuşmaları da ayrı bir cins. bir de sigara yasağı var ki evlere şenlik. nargile içiliyor ama sigara yasak. nerede içebiliriz diye sorunca küllük var ilerde görmüyor musun diye tepki aldım. dövseydin bir de. kısacası yer güzel ama hizmet sıfırın altında eksi 30. üç beş kuruş fazla bayılır tophane'ye giderim daha iyi. yemişim ortamını. insan gibi muamele olmadıktan sonra ortamı ne yapayım.
gidildiğinde keyif alınılan bir yer. tek başınıza gittiğinizde bile tek kalmanız imkansızdır. çünkü sohbet her daim vardır ve kendinizi bu sohbetin içinde bulursunuz. istanbulda beyazıt ile çemberlitaş arasındadır. nargile içmekten keyif almak isteyenler için en iyi mekanlardandır. girişteki ilk sol yer kalitedir iyi ağırlanırsınız.
geçen hafta cumartesi günü arkadaşla bir girelim bakalım dedik sözde sultanahmete yürüyecektik kafayı bir çevirdikki aha medrese lan biz salakmıyız tarihi yapı varmış burada hemen gir güzel birşey varsa çekeriz felan dedik. sevindik gidik içeri girmez olaydık duman altı olmuş bildiğin nargile kafeye dönmüş koskoca medrese ne hale gelmiş yahu ayıp lan.
insanların başka yerde nargile içtiklerine pişman olcaklarını anlıcağı gidince güzelliği ve havası anlaşılan mekan. burası varken insan neden başka yerde nargile içer?
bir süre sonra nargile içmenin kaldırılacağını duyduğum ve üzüldüğüm mekan. neymiş başını kaldırdığında gökyüzü görünecekmiş içerken. huşu içerisinde o tatların denenebildiği yegane yerdi. umarım zeval gelmez.
beni kendine baglayan evimden sonraki tek yer. istanbulda oldugum zaman cikmadigim istanbulda olmadigim zamansa internetten resimlerine baktigim tarihi nargile mekani. mal durumuna dusuruyo beni bu yuzden ama kopamiyorum.
türkiye'nin en kaliteli nargilecisidir. eğer çorlulu ali paşa'da bir defa nargile içerseniz bir daha başka yerde asla içemezsiniz çünkü içinde çimen yakıyorlarmış gibi gelir. çay parası 1.3 tl dir. nargilesi 13 tl. dolayısıyla hesaplıdır da. diğer insanlarla yanyana oturmanız güzel sohbetler kurabilmeniz anlamına gelir. ayrıca derin siyasi konuları, farklı fikirleri tartışabilirsiniz. üstüne turistlerle konuşmak da cabası. sayısız turist yanınıza oturur ve sohbet etmeye başlar. son olarak adisyon fişi yoktur. çıkarken ne içtiğinizi kendiniz söylersiniz. doğru söyleyip söylememek tamamen sizin vicdanınıza kalmıştır. işte böyle bir yerdir çorlulu ali paşa medresesi.
yüzyıllardır orada oturmuş nargile tüttüren dedeler mevcuttur.
sırf köpükten oluşan türk kahvesinin içimi güzel olup, baloncukları çıkarmak zor bir süreçtir.