içinde aşk-gurur ikilemini barındıran eylemsizlik durumu.
Ansızın gelir. Varlığına işler özlem. Ya kendine ya karşındakine sitem barındırır belki de o yüzden atamazsın o mesajı. Tek istediğin nasılsın demek ve mutlu olmaktır ama bilirsin ki yaşadığın şeylere, verdiğin kararlara ihanettir bu.
karşı yanın sizin üzerinizde bıraktığı o ılık esintiden dolayıdır. sıcak mı soğuk mu bilemezsiniz. çok özleyip mesaj atamamak, siz bir tümce fazla konuşmak için can atarken onun nötr kalmasındandır. tek bildiğiniz onun aranıza ördüğü belli belirsiz duvarlardır. bir süre sonra karşılık bulamama duygusundan ötürü o duvarları yıkmak istemezsiniz.
içinde bulunduğum durum. tam 4 yıldır facebook'tan fotoğraflarına bakmaktan ötesini yapamıyorum. beğenemiyorum bile sırf hala sevdiğimi anlayıp da üzülmesin diye. onda da bir bokluk var ama benimle mi alakalı yoksa başka birimi var bir türlü anlayamadım. sürpriz de yapamıyorum, romantizm çok pahalı.
sevginde boğulmak üzeresindir ya da sevginden uzaklaşıp başka yerlere doğru kulaç atmak. akıntıya karşı yüzmek kolay değildir, yorulup kendini bırakırsın. kolların dayanmaz. su seni öteye atar.sen kendine sarılacak bir şeyler bulduğunda belki sürüklenmekten kurtulabilirsin bir süre. ama nereye kadar? sular durulduğunda çok uzaklarda olabilme ihtimalin de var. sudan çıktığında ateş yakıp bir şeyler yemek için ormana girdiğin an daha da uzaklara gideceksin. belki kimbilir. diyelim ki günlük güneşlik her yer. tabiat asude. dönmek için fırsatın olursa bile sağlam bir kayığa ve kalbe ihtiyacın olacak o halde. zor. zor mu? ne zoru lan, bi "gel" desin annemin beyaz yeleğini, gri pijamamı çıkarmadan yolları, dağları, taşları, tepeleri, engelleri, yakar gelirim. yeter ki "gel" desin. kocaman çiçekler ellerimde, yapraklarında özlemim...
