bazen insan çok özler, dayanamayıp aramak ister, fakat özlenen insanın sizi özlemediği korkusu ve aynı duyguları hissetmediği korkusu aramaktan vazgeçirir.
olması gerekendir efendim. Zira vefasızlığına rağmen onu arayıp şımartmamak gerek.
Daha önce de söylemiş olabilirim tekrar söylüyorum rica edeceğim bu tip insanları şımartmayınız lütfen. O da seni özlüyor mu? Hayır kardeşim özlemiyor. Özlese arardı. O da seni düşünüyor mu? Kardeşim çok özür dilerim ama skinde bile değilsin. Aramayın arkadaşlar.
Ne zaman öleceğimi bilemediğimden, yapamadığımdır. Yarın öleceğimi bilsem, şimdi arayıp 'son günümü sana ayırmak istiyorum' derdim. Gururumu kırıp yapabilirdim bunu. Bir gün de gurursuz yaşasam ne olur ki?
oda seni aramaz. o kadar zordur ki tuvalete gidip döndüğünde telefonda hiç bir şeyin olmaması. sırf bu yüzden telefon evde bırakılır ya da sessize alınır. aklıma gelmesin bakmayayım diye.
Nasıl arayasın ki? Onca şeyin üstüne nasıl gururunu hiçe sayıp arayasın. Evet seni en iyi o anlayacak. Anlamasa bile bir tek ona anlattiğin zaman rahatlayacaksın. Ama nasıl arayasın? Olan olmuş, biten bitmiş. Artık ne o eskisi gibi ne de sen. Hayatını kuruyor herkes bir sekilde. Ve o da.
Yüreğe çöreklenen duygudur.
Belki de o kadar uzaklardadır ki...
Hiçbirimizin bilmediği diyarlarda...
Sesinizi duyamayacağı, özleminizi hissedemeyeceği kadar uzaklarda...