çok özlediğin kişiye çok özlediğini söyleyememek

entry39 galeri1
    13.
  1. ''bazen öyle özlenir ki insan... özleyen bilse yokluğundan utanır.'' *
    3 ...
  2. 12.
  3. Sikerim özlemeyi de sevmeyi de hepsi yalan en gerçek kadar.
    3 ...
  4. 11.
  5. Söyledikten sonra bir şeyin değişmeyeceğinin farkında olup susmak.
    10 ...
  6. 10.
  7. Doğru olanda bu zaten, içinize atın söylemeyin, sevdiğinizi de söylemeyin, hatta aç ve susuz kalırsanız onu da söylemeyin şuracıkta bir köşecikte ölün gitsin.
    4 ...
  8. 9.
  9. Artık özlememeye başlaman gerektiğinin ilk siyallerinden biridir.
    1 ...
  10. 8.
  11. Söylemeyin zaten sonra karşı taraf ego yapar.
    1 ...
  12. 7.
  13. 6.
  14. insanın içini yakıp kavuran hadisedir...
    1 ...
  15. 5.
  16. sen söyleme başkası söylesin sende öyle kenarda bak.Müstehaktır.
    0 ...
  17. 4.
  18. 3.
  19. özlediğiniz kişi, özlememeniz gereken bir kişiyse maalesef kendinize saklıyorsunuz.
    0 ...
  20. 3.
  21. yaşam enerjisini harekete geçiren karmayı tamamlayamamakla eş değerdir. uzak doğu dinlerinde bir karma sistemi vardır. insanlar, karmalarını doldurana kadar yaşarlar, karmasını dolduranlar çekip giderler. evren lokalar halinde 7 kat altta 7 kat üstte olmak üzere toplam 14 kat, 4 yugadan olmak üzere 4 çağa bölünmüş, trimurti tanrı üçlemesiyle yönetilirler. bunlardan brahma; yaratma fonksiyonundan, şiva; sürdürme, vişnu; yok olmaktan mükellef tanrılardır. son derece gelişmiş ve iyi kurgulanmış bir kozmolojisi vardır bu dinlerin fakat benim için değişen bir şey yok. bir sürü tanrı, bir sürü nirvana, brahman, ramayana, mahabbarata ya da kozmoloji olsa ne yazar. karmam hep yarım yamalak. bir katmandan diğerine geçemiyorum. ya da ben buna inanmışım öyle gidiyorum. bir özlemek ki her şeyden koparmış beni, bir özlediğini söyleyememek ki saçlarını kazırken görmüşüm rüyamda. çakralara metafizik enerji biriktirmekten başka bir şey değil bunlar. aslolan, gözlerinin içine bakarak '' seni çok özledim'' derken yüzünde oluşan ifadeyi görmek, hissetmek sonra da payına düştüyse çekip gitmektir...
    5 ...
  22. 2.
  23. Çok zor olsada, alışmaya çalışıyosun, bu arada kac gündür düsünüyorum galiba bende cok özledim. Zaman geçsede insan unutamiyor.
    (Sevgi anlaşmak değildir, nedensiz de sevilir.)
    0 ...
  24. 1.
  25. hayatın dramatik yanlarından biri...çok saçma değil mi? göğsünün içinde bir ateş durmadan yanıyor ve o ateş her yerine yayılıyor. günden güne kavuruyor seni. o vakit güneşler güneş değil, yıldızlar yıldız değil, çöpleri deviren kediler kedi değil sanki her şey duygularınla beraber boyut değiştirmiş. her şeyde bi anlamsızlık, asimetriklik. düşünsene seni kavuran şeye bi bardak soğuk su dökecek insana bunu söyleyemiyorsun. bu ateşle birlikte külllerinden her gün yeniden doğuyorsun. bu sevmek, bu özlemek ve bunu söyleyememek var ya feng huan (anka kuşu) dan başka bi şey değil. ama onlar sadece efsane. evet çok saçma. söyleyebilseydik topuğumuzun terlikten taşıp soğuk balkon fayansına değdiğindeki üşümeyi hissederdik mesela, söyleyebilseydik sigaranın tırnaklarımızın dibine işlemiş dumanını fark ederdik, mesela çekerdik şarjdan fişi kafamızı koyduğumuz gibi uyurduk, uyandığımızda delik çoraplarla dolu çekmeceyi hızlıca itmezdik, mesela metruk duvarların yosunlarını kirpiklerinden ibaret sanmazdık, hiçbir ara sokaktan nefret etmezdik karşılaşmadık diye, bi sonraki otobüsü beklemezdik seni daha fazla düşünelim kalabalıklardan uzak niyetiyle, bak iste hep bunlar senin yüzünden, söyleyebilseydik bu kadar çok özlemezdik...
    14 ...
© 2025 uludağ sözlük